Jungkook bu geceden sonra ne yapacağını bilemiyordu nereye saklanıcaktı? Nereye gidicekti? o adam onun her adımını biliyor olmalıydı korkuyordu polisede gitmek tehlikeli olabilirdi ya o adam her şeyi ayarladıysa?
Jungkook:"Ne yapmalıyım? Kesin polise gidiceğimi düşünmüştür bişiler yapmalıyım ama ne?"
Jungkook'un aklına hiç bir şey gelmiyordu boşluktaydı...Birden bir mesaj geldi.
𝑀𝑒𝑠𝑎𝑗:𝑠𝑒𝑜𝑗𝑢𝑛:𝐽𝑢𝑛𝑔𝑘𝑜𝑜𝑘 𝑛𝑒𝑟𝑒𝑙𝑒𝑟𝑑𝑒𝑠𝑖𝑛 𝑠𝑎𝑛𝑎 𝑢𝑙𝑎𝑠̧𝑎𝑚𝚤𝑦𝑜𝑟𝑢𝑚 𝑏𝑎𝑘𝑡𝚤𝑔𝚤𝑛𝑑𝑎 𝑎𝑟𝑎 𝑏𝑒𝑛𝑖.
Jungkook koltuğa oturdu ve sakinleşmeye çalıştı her şeyin bir kabus olduğunu düşünmek ve rüyadan uyanmak istiyordu ama nafileydi olanlar onu dehşete düşürüyordu.
Jungkook sakince Seo-Jun'u geri aradı ve telefondaki kişi hemen açtı.Seo-Jun:"nerelerdesin Jungkook? Seni iki defa aradım."
Jungkook: "özür dilerim seo-jun çok yağmur yağıyordu ve ben biraz üşüttüm."Jungkook kekelemekten konuşamıyordu ne kadar zordu iyimiş gibi davranmak.
Seo-Jun:"peki ala jungkook yarın görüşürüz sen dinlen iyi akşamlar."
Jungkook:" Sanada"İkili vedalaştıktan sonra Jungkook kendini iyi hissetmek için evinde kahve yaptı artık dışarı eskisi kadar güvenli değildi. Televizyonun karşısına oturarak kahfesini içti ve aynı zamanda düşünüyordu.Ne yapıcaktı?...
-𝑆𝑎𝑎𝑡:07:30-
Alarm hiç durmadan çalıyordu jungkook geceyi kanepede geçirmişti ve uykusuzluktan zor uyandı yavaşça kalktı ve saatini durdurdu kendine gelmek için duşa bile zaman yoktu geç kalmak üzereydi jungkook aceleyle okul kıyafetlerini giydi ve çantasını alarak dışarı çıktı merdivenlerden koşarak inerken ayağı takıldı ve duvara çarptı burnu kanarken gözlerinden yaşlar süzüldü
Jungkook:"kahretsin!"
Ama vakit kaybetmeden taksiye bindi ve okula gitti kanayan burnu koltuğa damlamasın diye büyük ugraşlar veriyordu ama nafileydi ellerinden akan kan gömlegine, pantolonuna her yerine bulaşmıştı taksiden güçlükle inerken okula girdi ama çok geç kalmıştı ders başlamıştı bile jungkook sınıfın kapısını tıkladıktan sonra "Gel" lafını duyduğunda içeri girdi tüm gözler üzerindeydi ve bundan nefret ediyordu utanç verici..
Jungkook:"ö-özür dilerim öğretmenim geç kaldığım için çok üzgünüm"
Kanayan burnu artık neredeyse ellerinden yere akarken öğrenciler nefeslerini tutup şaşkınlıkla ona bakıyorlardı.Oysaki öğretmen bunu hiç umursamamıştı.
Öğretmen:"Otur yerine jungkook bir daha olmasın."
Jungkook titreyen bacakları onu zar zor sırasına getirdi ve en sevdiği düş köşesine oturdu.Seo jun ona peçete uzattı.
Seo-jun:"nereye çarptın öyle?"
Jungkook:"ah uzun hikaye."Peçeteyi sıkıca burnuna yerleştirdi acınası halinden hiç menmun değildi.
~𝑂̈𝑔𝑙𝑒𝑛 𝑆𝑎𝑎𝑡𝑖~
Jungkook öglen yemeğinde her gün evde kendine tost yapardı ama geç kaldığı için buna fırsatı olmamıştı aç aç okulun bahçesinde turlamaya başladı hiç bir şey doğru dürüst düşünemiyordu.
Birden 3 gruptan oluşan okulun popüler grubu jungkook'un önünden geçerken ona laf söylemeye başladılar
*Jungkook içinden*:"Tanrım yine başlıyoruz!!"