1. Cilt - Temel oluşturma
-
Yıl 6754, Axwell kıtası, saatler öğlene doğru giderken Lapnis İmparatorluğunun en güçlü kontluğu olan Hanweon kontluğundaki insanlar yavaştan kılıç talimlerine başlamıştı. Bahçede bir ağacın altında 13-14 yaşlarındaki siyah saçlı, doğru açı ve ışığın altında kızıla çalan kahverengi gözlü bir oğlan, küçük bir bıçakla elindeki kılıcı bilemekteydi. Bu çocuğun ismi Yone idi. Yone, Hanweon kontluğunun en genç efendisiydi.
En büyük ablası Rionna, reşit olduktan sonra zaman kaybedilmeden Lapnis İmparatorluğunun akademisine yollanmıştı. Genç yaşta gösterdiği, yaşına göre etkileyici olan büyü yetenekleriyle ve ilk çocuk olarak ablası, Rionna Hanweon, klanında hep büyükler tarafından desteklenmiş ve hanedanlığın gözdesi olmuştur. Buna nazaran ortanca çocuk olan abisi Yuan'ın büyü nitelikleri en büyük ablaları kadar iyi olmasa da yüksek potansiyelde kılıç yeteneklerine sahipti. Manasını* da iyi kullanmasından ötürü Hanweon kontluğunun gözüne en az ablası kadar girmek için İmparatorluğa askerlik yapmak için katılmıştır.
Uzun ve zor süren eğitiminden sonra imparatorluk ordusundaki 10 yüzbaşıdan birisi olmuştur. Hanweon kontluğunun adetine göre aile reisi kadın olamayacağı için ve en büyük erkek çocuğu Yuan olduğu için veliaht olarak geçen kişi şu anda genç efendi Yuan'dır.
En genç oğlan çocuğumuz olan Yone, kılıcını ağaç yapraklarından damlayan suyun ritmine ayak uydurarak keskinleştirirken yanına doğru yaklaşan adım sesleriyle buraya gelen yaşlı fakat etrafına esrarengiz bir atmosfer veren adama bakmaya başlamıştır. Bu kişi hanedanlıktaki güçlü büyüklerden birisi olan büyülü kılıç ustası Ares Hanweon'dur.
'' Genç efendi Yone, size daha fazla yardım edebileceğim bir şey olmadığının farkındasınız değil mi? Bu aşamadan sonra her şey ağabeyin Yuan Hanweon'a kalıyor. Hem başarılı olduğu hem de veliaht genç efendi olduğu için ona karşı çıkabilecek bir konumda bulunmamaktayız. Hepimiz sizin, abiniz Yuan'dan daha yetenekli olduğunu bilsek de Hanweon Kont'u Yve Hanweon'un kararı bu yönde. Lakin, isterseniz sizi Lapnis İmparatorluğunun akademisine veya ordusuna tavsiye edebilirim..? Kararı size bırakıyorum genç efendi Yone... ''
Genç efendi Yone şeklinde hitap edilen çocuk, isteksiz bir şekilde yüzünü buruşturup uzaklara bakmaya başladı. Aklına eskiden nasıl her şeyin daha kolay olduğu ve şu anda yüzleşmek zorunda olduğu zorluklar geldi;
'' Her şey için teşekkür ederim Ares ağabey, fakat abimin izinden gidemem. Bu yüzden ablam gibi kontlukta attığım temelleri askeriyeye gidip sıkılaştırmak istiyorum. Sonra ise savaş alanına gidip tüm imparatorluğa yeteneklerimi göstereceğim ve Hanweon hanedanlığının kontu olmam bile sadece küçük başarılarımdan biri haline gelecek. ''
Ares bu cevabı işittikten sonra, güneşten kaynaklanan bir göz yanılması sayılabilecek derecede küçük bir gülümsemeyle Yone'ye baktıktan sonra kısa bir cevap verir;
'' Peki, efendi Yone, size güveniyorum. ''
Ares Hanweon, bir savaş alanındaki karanlık bir su birikintisi ve üzerindeki kan damlalarını andıran siyah-kırmızı cübbesinden çıkardığı mor bir küreyi, Yone Hanweon'un cübbesinin içine koydu ve hafifçe gülümseyip kulağına doğru eğildi;
'' Bu elimdeki küre, ruh alemi gelişimine sahip bir zehir kraliçesinin ruh taşıydı, şu ana kadar de benim korumam altında idi. Artık bu senin. Askeriyeye gitmeden önce bu kristalin içindeki gücü kendi dantianın* ile birleştirirsen yetenekli ve soylu ailenin çocuklarının bile sana hiçbir şekilde sorun çıkartamayacağı kanaatindeyim. ''
Ardından Ares soluklanarak konuşmasına kaldığı yerden devam etti.
'' Zaten şu anki halinle sana sorun çıkartacak az sayıda soylu ve bunların arasında çok az sayıda yetenekli çocuk olmasına rağmen bu kristali özümsedikten sonra bu sayı sıfır olacak. Umarım sana verdiğim bu ruh taşını verimli bir şekilde özümsersin. Bu sayede hem kendin çok hızlı bir gelişme gösterirsin hem de beni hayal kırıklığına uğratmamış olursun. ''
Yone Hanweon'un bu yaşta olması gerekenden fazlasıyla soğuk olan kalbi, Ares Hanweon'un sözleriyle biraz olsun ısındı. Belki de hayatında ilk defa baba sevgisine gelince hissedebileceği en yakın şeyi hissetmişti. İçinde sıcaklık yayan duyguyu benimseyip az da olsa, o taşlaşmış kalpte küçük çatlaklar şeklinde sevgi duygusu belirdi. Zaten bu soğuk ve sevgiden yoksun hanedanlıkta onun taşlaşmış ve genişleyemeyen kalbine sığdırabileceği iki kişi vardı. Çok sevdiği ve onun izinden gitmek istediği ablası Rionna Hanweon, ve artık ona bunca zamandır yardım eden Ares Hanweon.
Bunun üzerine Yone hafifçe gülümseyip saygıyla eğildi;
'' Teşekkür ederim Büyük ağabey Ares Hanweon. Bu iyiliğinizin karşılığını gelecekte ödeyeceğimden emin olabilirsiniz. Sizi hayal kırıklığına uğratmayacağıma damarlarımda akan Hanweon kanı üzerine yemin ederim. ''
Ardından Yone, cübbesinin sağ cebinden çıkardığı bıçak ile sol elini keserek ciddi bi şekilde konuşmaya başladı;
'' Soylu Hanweon kanım üzerine yemin ederim ki; sizi, Ares Hanweon'u, hayal kırıklığına uğratmayacağım. ''
Kan yemini edildikten sonra elindeki kanı Ares Hanweon'un eline damlattı ve ikisinin ellerinde kan yemini edildiğinin göstergesi olan üçlü bir kılıç sembolü oluştu.
Ares, Yone'yi onaylar bir şekilde başını salladı. Bu küçük çocuktaki potansiyeli bildiği için hayal kırıklığına uğratmayacağını da biliyordu. Fakat çocuğun dediği kont olmak bile küçük bir başarım olmak sözünü birazcık çocukça buluyordu ve bu sözünü de çocuk heyecanıyla bağdaştırdı.
- Bölüm Sonu - 1.1 - Kaynama Noktası
YN: İlk bölüm olduğu için henüz detaylı bir anlatımla başlamadım direkt temel hikayeyi kavramanızı sağlayacak bir şey yazdım. Bölüm sıklıkları hakkında hiçbir fikrim yok yeterli motivasyonum olursa yazmaya devamlı devam ederim gibime geliyor. Aşağıyada dipnot bırakıyorum.
DN:
1*Mana: Bir kişinin içinde barındırdığı büyü enerjisidir. Sihir yapmak ve kılıç, ok, binicilik gibi şeylerde ustalaşmak, kısacası enerji gerektiren aktivitelerde kullanıcıya avantaj veren bir özelliktir.
2*Dantian: İnsan vücudunda yaşam gücü enerjisinin merkezi. Mana burada üretilir.
-
Alemler:
Temel 4 alem - Kemik alemi - Beden alemi - Enerji alemi - Ruh alemi
Ana 3 alem - Yıldız alemi (Büyücüler için) - Lord alemi (Kılıç ustaları için) - Kral alemi - İmparatorluk alemi (Büyücü ve kılıç ustalarının güçleri arasındaki anlam ruh aleminden sonra değiştiği için diğer ilk alemde isimler farklı olur.)
Son 3 alem - Ölümsüz alemi - Yarı Tanrı alemi - Tanrı alemi (Sonraki alemler henüz bilinmiyor)
-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Dance Of The Swords
Fantasy' Savaşı kazanmamızın bir olasılığı yok majesteleri.. ' Maskeli bir adam boğukça çıkan sesle birlikte tahtta oturan adama seslendi. Majesteleri denilen adam huzursuzca bir iç çekti; ' Hayır eski dostum, hala bir umudumuz var gizli kozumuzu unuttu...
