BİZİM SANA İHTİYACIMIZ VAR

26 1 0
                                    

Açelya'dan...

Silah sesi duyulur duyulmaz var gücümle çığlık attım. Korkudan kulağımı kapattım. Elimi yüzümden çektiğim anda kanlar içinde yerde kalan Ercan'ı gördüm.  Olamaz! Ercan Kerem vurulmasın diye Kerem'in önüne atlamış.

Selin: Abiiiiiii!  Abi aç gözünü.
Kerem: Açelya bir şey yap.

Arabadan ilk yardım çantasını alıp kanamayı durdurmaya çalışıyordum. Kurşunun kalbe çok yakın bir yere denk gelmişti. Elim ayağıma dolaştı.

Selin: Açelya kendine gel. Bir şeyler yap ne olursun. Abi aç gözünü abi.

Açelya: Ambulansı ara Kerem çabuk ol.

Kerem ambulansı aradı. Selin ağlamaktan helak olmuştu kızcağız.

Açelya: Ercan aç gözünü lütfen. Bizim sana ihtiyacımız var. Daha yazacak çok hikayemiz var... Şimdi olmaz...

Bunları söylerken gözümden akan yaşlara engel olamıyordum...

Kulağıma acı acı çalan ambulans sirenin sesi geldi. Birkaç dakika sonra da ambulans göründü. Ercan'ı ambulansa taşıdık. Ben ambulansla Kerem ve Selin arabayla sponsor hastaneye doğru yola çıktık..

Selin'den...

Hayatımın en kötü gecesiydi...  Abim Kerem için kendini feda etmişti resmen...  Hastane yolu sanki saatlerce sürmüş gibi geldi... Doktorlar ve Açelya abimi ameliyata aldılar. Ameliyathanenin önünde dizimin bağı çözüldü kendimi yere bıraktım. Beni Kerem tutmuştu

Kerem: Hepsi benim yüzümden. Şimdi o lanet olası ameliyathanede ben olmalıydım.

Elimi Kerem'in dudaklarına götürdüm ve sarıldım.

Selin:   Sakın Kerem! Senin ne suçun var. Hepsi benim suçum. Emre benim yüzümden hayatımızda ben olmasaydım...
Pelin: Hayır abla hepsi Kerem'in suçu. Korkak gibi abimin arkasına saklanmış. Yalan mı Muhammed Kerem Aktürkoğlu?  Susmasana be adam!

Pelin Kerem'in  omzuna yumruklarıyla vurmaya başladı.  Barış ve Hatice tam zamanında gelmişti zorda olsa Pelin'i Kerem'den ayırdık.

Kerem: Ben ne desem haksızım. Hiçbir özür Ercan'ı iyileştirmek için yetmeyecek. Emin ol o ameliyathane masasında Ercan'ın yerine olmak isterdim Pelin.

Barış: Kero saçmalama. Sanki orada sen olsaydın canımız yanmayacak mıydı?

Kerem:  Bir dakika Barış. Ben her şey için çok pişmanım Pelin...

Pelin: Sen hâlâ konuşuyor musun utanmadan?

Pelin kimsenin beklemediği bir refleksle Barış ve Hatice'nin elinden kurtulup Kerem'in üzerine yürüdü. Elini tokat atmak için kaldırdığı an Açelya tuttu.

Açelya:  Ban bak! Acına veriyorum ama bir daha bunu yapmaya bile yeltenme. Hepimiz üzgünüz. Git kenarda sakince otur kendine gel.
Hatice: Hadi biz dışarda hava alalım Pelin.
Barış: Açelya durum ne? Ercan nasıl?
Açelya:  Ameliyat devam ediyor. Ancak kana ihtiyacımız var. İçinizde...   kan gruplu biri var mı?
Kerem:  Benimki uyuyor.
Açelya:  Çok güzel haber hemen aşağı kata in Kerem. Orada hemşire seni bekliyor.

Kerem kan vermeye Açelya da ameliyathaneye geri gitti. Bir süre sonra kan geldi ama başka bir anormallik vardı hemşireler koştura koştura hastanın kalbi durdu diye bağırarak içeriye girdi...



Sahibisin Kalbimin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin