Bugün yeni bir yerde gözümü açtım,yeni bir evde,yeni bir odada, yeni bir şehirde...
"Yine taşınmıştık, artık bu kararlara alışmaya başlamıştım, belki bu sefer, birdaha taşınmak zorunda kalmazdık belki...
Ben Gece, 16 yaşındayım ailemin sürekli ansızın aldığı kararlardan dolayı pek arkadaşım yok olsada benim için bir önemleri yok...
Ailem tarafından pek umursandığım söylenemez hatta duygularımın bile pek bir önemi yok onlar için..."Kapımın çalma sesiyle yazmayı bırakmıştım. Benim kalemi bırakmam ile kapının açılması bir oldu.
"Abla annem çağırıyor"
"Neden yine ne oldu?"
" Bugün yeni bir okula kaydınızı yapacaz ya"
-Bu kardeşim Ezgi kendisi çok şımarık ve kendini beyenmiş bir kız ama o benim aksine taşınma konusunda hep olumlu düşünür daha doğursu okulda yeni kız havaları atmak tek derdi.Sadece sevindiğim aynı okulda okumuyo olmamızdı daha doğrusu ben ondan büyük olduğum için aynı okulda değildik-
"Tamam ben hazırlanıp inerim sen anneme söyle "
"Offff peki" tam arkasını dönmüş giderken "bu arada rahat ol bir saatimiz var bir saat sonra cıkacakmışız " kardeşim odadan çıkıp kapıyı kapattıktan sonra tekrar defterime döndüm belki yine aynı şeyleri yazıyo olacaktım ama bu beni rahatlatıyor du.İnsanlarla konuşmaktan,dertleşmekten nefret ederdim ama derdimi yazıp sonra okurken ağlamak beni azda olsa rahatlatırdı defterimi kapatıp kalemimi yanına bıraktıktan sonra banyoya doğru yürüdüm yarım saatlik bir düşün ardından üzerimi giyinip aşşağıya indim fakat kimse yoktu salona geçip biraz oturmak istedim fakat orada annemi gördüm ve bende bahçeye doğru gitmeye başladım o sırada arkamdan "sence nasıl olmuşum"arkamı döndüğümde bana bu soruyu soranın kardeşimin olduğunu gördüm ve ona dönerek "Yine aynısın Ezgi bir farkın yok"der demez hemen üste çıkmaya çalıştı fakat ben sadece yorum yaptım ...Arabaya bindiğimizde kulaklığımı takıp gözümü kapatıp (Kolpa/ Nasıl Öğrendin Unutmayı) şarkıyı dinliyordum fakat bi anda o kadar kaptırmıştım ki kendimi gözümden düşen damlayı kendim mış gibi hissetmiştim ve o an gözümden akan yaş daha yere düşmeden gelmiştik önce benim kaydımı yaptıracakmışız arabadan önce kardeşim sonra annem idiler sıra bendeydi biliyordum ama sanki hiç gücüm yok gibi hissediyordum o sırada annem "Davetiye mi bekliyorsun kusura bakmaya sana verecek davetiyemiz kalmadı" diyerek sertçe konuşunca aklıma gelen sadece iki düşünce vardı.
1. Çok uzun süredir benim arabadan inmemiş bekliyorlardı.
2.Verdiği tepki sayesinde tekrardan değerimi anlamıştım.
O sırada tekrar bi ses geldi "hala ne bekliyorsun in artık şu arabadan" diyerek babam tarafından arabadan indirilmiştim. Ben arabadan zorla indirildikten sonra okula doğru yürümeye başladık ben arkada yavaş yavaş yürürken onlar önden büyük büyük adımlar atıyorlardı ...10/C yeni sınıfımdı okul müdürü cem hoca sınıfa girip beni tanıtmaya başladı sonra boş bir yere otura bileceğim söylediler ben ise ilk gözüme batan cam kenarında en arka sıraya oturdum beş on dk sonra sınıfın kapısı çaldı ve "hocam öğretmenler odasında toplantı varmış cem hoca sizi çağırıyor"
"tm mert beş dk geleceğimi " diye kısa bir konuşma gerçekleşti hoca sınıftan çıkar çıkmaz sınıfta çok fazla ses oluşmaya başladı sesden rahatsız olduğum için kulaklığımı takıp camdan dışarı bakıyordum (cem adrian-herkes gidermi ) şarkısı çalmaya başlayınca benim gözümde aynı anda dolmaya başlamıştı ve omuzuma dokunan bir el yüzünden her şeyim yine mahvoldu.Kafamı kaldırım ve o elin sahibine baktım " Merhaba ben yaprak sınıfımıza hoşgeldin " - konuşmayı pek sevmeyen biri ile sohbet aç maya çalışmıştı yaprak- " hoş bulduk"
" Adını söylemeyi düşünmüyorsun galiba" dedi ve ben daha fazla dayanamadım bildiğim için ve bu kızn da uzun bir konuşma açacakmış gibi durduğu için daha fazla dayanamayıp sert bir ses tonuyla "konuşmaktan haz etmem " dedim ve yaprak bana sert sert bakıp yanımdan uzaklaştı. Ben ise eski halime geri döndüm ...İkiders satı geçtikten sonra okulun hoparlörden herkezin kantin katında toplanmaları söylendi herkez kantin katına inerken kulaklık kulağımda olduğu için anlamayıp dışarıya bakmaya devam etmiştim sonra yanıma bir hoca gelerek kantin katına gittim en arkada bir sandalye bulup oturmuştum. Okul müdürü cem hoca duyuru yapacakmış ama hangi konu hakkında olduğunu merak ediyordum "Çocuklar lütfen biraz daha sesiz olun. Hepinizin bildiği gibi okullar arası şarkı söyleme yarışması var ve bizim okulumuzda bu yarışmaya dahil okulumuzda enstrüman çalan herkezin şu an Merve hocanın yanına gidip adını yazdırsın ve sesinin güzel olduğunu düşünen öğrencilerde Hilmi hocanızın yanına gidip ismini yazdırsınlar" hocanın konuşması ardından çoğu kişi ayağa kalkıp ismini yazdırdılar. Ben gitar çalmayı ve şarkı söylemeyi seviyordum ama ben bu etkinliğe katılmak istemiyordum sonra duydumki kalan üç ders boşmuş. Bende bundan yararlanarak kütüphane ye gitmek istedim sonuçta orada şu an kimsenin olmadığını düşünmüştüm. Kütüphaneye gidip önce biraz gezindim kimsenin olmadığına emin olana kadar kitapların içinde dolaştım kulaklığımla çalan şarkıya kendinmi kaptırmıştım
"Bir şehre ait olmak gelmez elimden
İçimde bi' çocuk var hep gitmek isteyen
Ne kadar şarkı varsa koyup bavula
Koşturdum hep durmadan ordan oraya
Yok artık zamanımız
Bak kaldık yine yalnız
Kalktım baktım gecenin üçündeymişim
Ben nasıl bir kadınım hiç sevilmemişim
İstanbul'dan gitmeyi hep denemişim de
Sen aklıma gelince geri gelmişim" şarkının diğer kısmında kendi sesimi değilde bir başkasının bir erkek sesi evet bu bir erkek sesiydi ama kütüphanede kimse yoktu bakmıştım hemde her yere
"… Kalktım baktım gecenin üçündeymişim
Ben nasıl bir adamım hiç sevilmemişim
İstanbul'dan gitmeyi hep denemişim de
Sen aklıma gelince geri gelmişim"
Şarkıyı söylerken bana doğru gelmeye başladı durdum ve sadece dinlemek istedim çünkü sesi çok güzeldi. Bir insanı sesiyle kendine bağlayabilirdi.
"… Beklemek neye yarar gelmeyeceksen
Gelip de beni burda öpmeyeceksen
Sokakta yürüyorum yok tek bir ışık
Nedense gülüyorum kafam karışık..."Beni kendisi ile kitapçığını arasına aldı ve " Sesin büyüleyici" söylediği şeye karşılık ne diyeceğimi bilemedim sonra devam etti. "Bu müzik etkinliğinde seninle şarkı söylemeyi çok isterim"
"Ben istemem" dediği şeye karşılık bunu demiştim ve bunu der demez ondan uzaklaştım daha doğursu kütüphaneden çıkıp sınıfıma gittim ve son çıkış zili çalana kadarda orada duymuştum zil çalınca ağır adımlarla önce sınıfı sonra okulu terk etmiştim durağa kadar yürütmüştür ve orda benden daha önce gelip bekleyen öğrenciler vardı hepsinin üzerinde aynı üniforma vardı.
Dolmuş gelince dolmuşa binip eve gitmek istemiştim ve o kütüphanede karşıma çıkan çocukta oradaydı o ve bir kızın yanları boştu kızın yanına gidip oturmak istedim ama başka bir kız benden önce davrandı ayakta eve kadar durmak istedim ama o ayağa kalkarak burası boş buraya oturabilirsin demişti reddetmiştim fakat ısrar etmeye devam etmişti ve ben daha fazla dayanamayıp "oturmak istemiyorum farkındaysan "diye sert bir tavırla karşılık vermiştim ve dolmuştaki herkez bize bakmıştı.Bir buçuk saat sonra eve gelebilmiştim ama bacaklarım çok fazla ağrıyordu bende kendimi direk odama atıp yatağıma uyanmıştım ve öylece uyumuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tanışma
RomanceBu hikaye iki gencin hayatından bahseder. Bu gençlerin yaşadıkları acılarla yüzleşerek birbirlerini bulmalarını sağlar ve bu süreçte aralarında bir kıvılcım oluşur fakat bu kıvılcım canlarını daha fazla yakmaya başlar... İki acı bedenin tek masum bi...