Hayatı hep korkuyla keçmişti Leylanın. Çocukluğunu bir kelime ile özetle deseler korku derdi Leyla. Şimdi olduğu gibi korku hep korku onun bütün hayatının özeti korku.
Emir sandalyesini Leylaya yaklaştırıp "Leyla ö-özür dilerim sinirim sana değil biliyosun değil mi?" bakışlarını Leyladan bir saniye bile ayırmadan bakıyordu. "Ne siniri Emir ya ben sende sinir falan göremiyorum kii" diye şirince gülümseyen Leyla ile yüzünde ki bütün tedirgin ifade dağıldı Emirin. Bu kız başa belaydı ilk tanıdığı günden beri Emir hep söylerdi ona başa belasın Leylaa ama Leylada hep şöyle cevaplardı evett tatlı belaa. Emir gülümseyerek Leylaya baktığında Leyla zafer kazanmış hissiyle daha çok gülümsedi. Zil çaldığın da herkes sınıfa girmeye başladığın da "eee o zaman sen al bu defteri ben Aselden alırım kendim için" diye açıklama yapan Leylaya Emir sadece başını tamam diye salladı. Leyla kalkıp yerine geçerken Ali ve Güneş içeri girmesiyle Leylayı Emirin yanından kalkarken gören Alinin bu sefer kaşları çatıldı normalde olsa dalga geçerdi ama bu sefer olmazdı Emirin sevgilisi vardı.
Teneffüs saatinde Asel ve Taner...
Kardeşinin yanından ayrılan Asel merdivenlere yöneliyordu ki bir el onu durdurdu. Önüne siper olan ele bakan Asel bakışlarını elin sahibine çevirdi ama ona içi gide-gide bakan bir Taner beklemiyordu. Taner hiç birşey söylemeden kolundan tutup okulun en üstteki katına çıkarken Asel duraksadı bir süre sonra kendine gelmiş gibi silkelendi "Taner nereye? Napıyosun sen? Kolum acıyo bırakk" ard-arda söylediği cümlelerle Tanerin durmadığını gören Asel kolunun acıdığı yalanını söylemişti belki bırakır diye ama öyle değildi. Kolu acımıyordu çünkü hem tüy kadar hafif hemde sıkı tutuyordu. Dışardan gören biri kızın kolunu koparacak gibi tutuyor diye düşüne bilirdi ama öyle değildi. Taner en üst kata çıktığında hocaların görmediği bi duvar kenarına sürükledi Aseli. Duvara doğru çekmek istediği Aseli yanlışlıkla duvara itince bedeni duvara çarpan Asel ne olduğunu algılayamazken Taner başı çarpmasın diye elini başının arkasına koyup göğsüne çekti başını. Asel burnuna dolan parfum kokusuyla duraksadı birkaç saniye aynı şey Taner içinde geçerliydi Aselin saçlarına bu kadar yakın olmamıştı hiç bugüne kadar gülümseyerek saçlarında ki kokuyu içine çekmek adına saçlarına gömdü kendini. Saçlarında hiss ettiyi baskıyla ne yapacağını bilmeyen Asel başınıda kaldıramıyordu Tanere bakmak için çünkü onun gözlerine bakarken hep suçlu hiss ediyordu. Yerinden kıpırdanan Aselle Taner kendini gömdüğü saçlardan geri çekti ama bu sefer başında ki eli Aselin belini buldu sıkıca tuttu ve sevdiği kızın gözlerine baktı. Gözleri gözlerine kenetlenirken dışardan ifadesiz olarak görünen Aselin içinde fırtınalar vardı kalbi ona bağırıyordu sen nasıl bu çocuğa hayır dersin diye ama kalbinin aksine o hep beynini dinlerdi bu seferde dinlemek istedi ama beyni susmuştu sadece kalbi haykırıyordu. Aselin saçlarının kokusunu hayla soluyan Taner gözlerini kapatıp yaklaştı sevdiği kızın saçlarına. Saçının yüzüne gelen bi tutamıyla oynayarak kulağının arkasına sıkıştırırken nefesini verdi ve onun duya bileceği ses tonuyla "papatya" dedi. Aselse anlamadığını belirten bi ses çıkardığında Taner yine Aselin gözlerine dönüp bakmaya devam etti "papatya kokun papatya bebek". Asele bu denli yakınlık hiç iyi gelmiyordu zira şuan aklından geçenler hayra alamet değildi. İçinde ki sesleri susturmak adına derin nefes aldı Asel. Taner onun aksine yine konuşmaya başladı "sana papatya dersem kızarmısın bebek?" Aselin dudaklarından istemsizce gülüş nidaları döküldü Taner bu gülüşe gülümseyerek dahada yaklaştı yüzüne "sebebimsin papatya yemin ederim sebebimsinn" Asel şuan normal bi durumda olsa yaa sebebinmiyim gerçektenn diye dalga geçerdi ama şuan o durumda bile değildi. "Kabul etsen yemin ederim hiç yaşamadığın aşkı yaşatırım papatya" dedi ve dudaklarına yaklaştı "bunu sende biliyosun ama inatsın be kızım illa koşucaz peşinden dimi?" diye söylenen Tanerin ne söylediklerini algılayamıyordu şuan Asel. Çünki Taner yakındı ona hemde fazlasıyla. Bakışlarını gözlerinden çekmezken dudaklarından gelen nefesi Aselin dudaklarına vuruyordu. Tam ulan Taner o bu an diyordu ki çalan zil sesiyle irkilen Aselle oda kendisine gelip başını yana çevirip ağzının içinde sessiz bi küfür mırıldandı. Asel bi şekilde kollarından kurtulduğu Tanere hiçbişey söylemeden sadece bakıp yanından geçmekle yetindi.
* * * *
Ders bittiğinde herkes sınıftan çıkarken Aselde Leylanın koluna girip sessizce çıkmıştı bundan önce ki teneffüste hiç iyi şeyler yaşanmamıştı çünkü ve hayla Tanerin yüzüne bakamıyordu. Leylaysa yine neşesi yerine gelip hemen sevgilisiyle beraber gitmek için çıkan Emire baktı sadece.
Leyla ile birlikte ilerleyen Asele baktı Taner, ve ona baktığında her seferinde yüzünde oluşan gülümsemeye yine engel olamadı.
_________________________________________Hello aşklarımm nabersinizz?
Beğendiniz mi bölümü?
Oy ve yorum yapmayı unutmayın bebeklerrr
Daha fazlası için İzlemede kalınn💕