Travmaların Canlanışı

5 1 0
                                    


Oy verirseniz çok mutlu olurum.

Önceki bölüm çok kısaydı zamanım oursa bunu daha uzun atmaya çalıştım eğer bölümler geçirirse emin olun zamanım yoktur ve bölüm uzatmaya çalışıyorumdur.
Bide oy verirseniz çok sevinirim

İyi okumalar umarım beğenirsiniz

                                 __

[ 17:50 ] Bilinmeyen Numara : Mekanın arkasına gel.

Telefonu ve hattı yeni aldığım için bilinmeyen numaradan gelmesi normaldi ama mesaj hiç normal durmuyor ve hissettirmiyordu...
Babamın çıkabilme olasılığı içimi kaplıyordu çünkü ondan olabildiğince kaçıp kurtulmam gerekiyordu.

Eğer beni bulursa bırakmazdı ama ondan saklanmıyordum ki istese direkt olarak bana ulaşabilirdi. Bu birden aklıma gelince garipsedim Neden karşıma çıkmıyordu? Neden ondan saklanmıyordum? Belki benden komple kurtulmak istemiştir ve ulaşmamıştır...

Kendimi bu saçma düşünceler için yoramazdım çünkü daha önemli sorunlarım vardı. 'Mekanın arkasına gel.' mesajı!

Bizimkilerin yanından kalkıp kapıya yöneldim.O sırada arkamdan Lizge'nin sesini duydum "Yazgı nereye gidiyorsun."

"Hava almaya çıkıyorum"

"Bende geliyim mi? Birlikte hava alırız"

"Aşkım ben biraz kafa dinlesem çok iyi olur"

"Yani biz kafanı şişiriyoruz" diyerek Yiğit lafa atladı.

"Ben öyle birşey söylemedim"

"Basbaya öyle söyledin"Of Yiğit ortalığı karıştırmayı ne kadar çok seviyorsun...

"Yeni yangından çıktım ben hastayım hem kafamı şişirdiniz demiyorum yalnız kalmaya ihtiyacım var sadece"

Lizge sonunda konuşup"Yazgı, yine boş yapıyor işte Yiğit sende haklısın direkt 2 gün dinlendin sonra seni alışverişe çıkardım"demişti ama galiba kırılmıştı üzmek istememiştim aslında...

"Ya aşkım üzmek istemedim öyle deme hem sen beni zorla çıkarmadın ki benim özgür hür iradem"

"Saçmalama ne üzülmesi takılıyorum sadece çık sen"

"Tamam o zaman"diyip sonunda konuşmayı sonlandırdık bende hızlı adımlarla kapıdan çıktım ve mekanın arkasına gittim

                                ~

"Anne yalvarırım babam birşey yapmasın engelle beni dinlemez ne'olur"diye ağlayarak yalvarıyordum daha 9 yaşındaydım ve yaşadığım herşey bana çok acı veriyordu sırf çikolata aldım diye babamdan yiyeceğim azarı düşünmek ve annemin hiç birşey yapmaması özellikle...

"Ben birşey yapamam o haltı yemeden önce düşünmeliydin"

"Ben birşey yapmadım ne'olur engelle babamı"diye yalvarmaya devam ederken babam elinde bir bıçakla içeri girdi ve üzerime yürümeye başladı.

"Sen hangi hakla bizim paramızı harcıyorsun lan. Sen hangi hakla bizim paramızı kendi isteğin için çar çur ediyorsun !" bir yandan bağırıyor diğer yandan üstüme yürüyüp bıçağı sallıyordu sonra bir anda kolumdan çekti ve bıçağı karnıma dayadı.

"Baba gerçekten özür dilerim lütfen bıçağı saplama hem sizin paranız değildi ki o benim kendi param lütfen yalvarırım bıçağı çek."

"Yok öyle yağma! madem bir iş yaptın dersini almak için cezanı!" dedi ve sonrasında karnımda bir sıcaklık hissettim...
  
                                 ~

Gözlerimde bir ağırlık vardı gördüğüm kabusun etkisiyle bir an önce kalkmak istiyordum ama hem gözlerim hemde karnımdaki acı izin vermiyordu.

"Hareket etti eli hareket etti! Niye uyanmıyor o zaman "bağırıp duran bir ses duyuyordum ama kimin olduğunu algılayamıyordum.

"Lizge biraz sakin olur musun ? Doktor zaten birşeyi yok ameliyat gayet başarılıydı dedi uyanır birazdan" tamam bağıran Lizge'ydi konuşan ses kimdi ya??? Çok tanıdıktı sanki yeni duymuştum ama alışmıştım.

"Ayaz... Ona birşey olursa ben yaşayamam"

"Lizge sen söyledin çok güçlü bir kız o diye olmaz birşey" Ayaz konuşurken kapı açıldı ve iki çift ayak sesi duydum.

"Ee nasıl durumu hâlâ aynımı?"demişti Yağız diğer kişi ise Yiğit olmalıydı.

Daha fazla dayanamayıp gözlerimi yavaş bir şekilde açtım. Ve bunu gören Lizge direkt olarak üstüme atladı.

"Lizge... Nefes..."

"Ayy özür dilerim çok özür dilerim" diyerek yavaş bir şekilde benden uzaklaştı ve yatağa oturdu.

"Ne oldu bana?"

"Yine bıçaklanmışsın ya birşey yok"

"Haha çok komik Yiğit mal mal konuşma zaten birşey hatırlamıyorum"

"Tabi hatırlamazsın gerizekalı cidden bıçaklanmışsın Ayaz seni bulmuş hastaneye getirmiş sonrada bize haber verdi " dediğinde Ayaz'a döndüm ve teşekkür ettim o da gülümseyerek karşılık verdi.

Gülümserken gamzeleri çıkıyordu ve o kadar yakışıklı gözüküyordu ki offf ne diyorum ben ya daha bu sabah kavga ettim ben bu çocukla...

"Ne zaman çıkabilirim?" diye sorduğumda Ayaz "Serumun bitince çıkabirmişsin" diyerek karşılık verdi. Bu çocuğa aşırı fazla Ayz diyesim vardı ama konumuz bu değildi.

Yağız"O zaman ben çıkış işlemlerini halledeyim zaten serumun bitmek üzere, Yiğit sende Lizge'yi bir hava almaya çıkart seninde beynine kan gitsin mal mal konuşuyorsun"dedi ve odadan çıktı o kadar haklıydı ki...

Yiğit'te 'tamam' dedi ve Lizge'yi de alıp çıktı şuan Ayaz'la başbaşa kalmıştık.

"Yiğit yine bıçaklanmışsın derken neyden bahsetti? Yani özel değilse"

"Yoo değil.Babam beni hiç sevmezdide küçükken bana zarar vermeye yer buldu bıçakladı" artık bu konulardan bahsederken gözüm bile dolmuyordu.

"Annen?"

"O babama olan aşkından gözünü köreltmişti ne dese ikiletmeden yapıyordu yangından sonra beni düşündüler mi sanmam bile."

"Ne yangını" diye sordu tam yanıt verecekken Yağız içeri girdi ve "Ben işlemleri hallettim Lizge ve Yiğit bizi aşağı da bekliyor " dedi ve bu seferde içeri hemşire ve bir polis memuru geldi.

"Merhaba Yazgı Hanım eğer iyiyseniz ifadenizi alıcaktık."

"Tabi buyurun"

"Nasıl bıçaklandınız hatırlıyor musunuz, kim yaptı?"


                                  ~
Ehehh bu kadar...


Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 12 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

TRAVMALARIN YOK OLUŞU Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin