Vanilla|Profesör Tom Riddle

1|white swan

Profesörün gözleri her zaman üzerimdeydi. Normalde, aldırış etmezdim ama bu sefer farklıydı. Oldukça rahatsız ediciydi.

Sanki yanlış bir şey yapmışım gibi, öfkeyle bakıyordu bana. Oysa, geldiğimden beri tek yaptığım sıramda oturup dersi dinlemekti. Yanımda oturan Draco ile bu pek mümkün olmasa bile olabildiğince çaba gösteriyordum.

"Ödev kağıtlarını, cuma günü öğleden sonra masamın üzerine bırakın. Herhangi bir gecikmeyi kabul etmeyeceğim." Profesör Riddle'ın sesi, odayı doldururken konuşan öğrencilerin susmasını sağladı.

Tüm dikkat onun üzerine çevrilirken, dibi düşen kızlara iğrenmeden edemedim. Saçmalıktı.

"Başka bir sorunuz olursa Charlotte'a danışın. O size yardımcı  olacaktır." İsmimle hitap etmesi ile vücudumdaki tüm kanın çekildiğini hissettim. Gözlerim şaşkınlıkla açılırken, onun bundan keyif aldığı ortadaydı.

Normalde bana ders çalıştırırken, yani kütüphanede sadece ikimizin olduğu zamanlarda bana adımla hitap etmesi bir sorun teşkil etmiyordu. Şimdi ise burada böyle yapması, hakkımda olacak dedikoduları daha da alevlendirmeye yetiyordu.

"Gelecek dersimizde görüşürüz." Son söylediği şey ile öğrenciler hızla ayağa kalktı ve korktukları profesörden hızla kaçmaya başladılar. Dudaklarında tatmin bir sırıtış ile onların dışarı fırlatmasını izledi.

"Soruların cevaplarını buldun mu Charlotte?" Masamın önünde dururken fısıldadı. Hala eşyalarını toparlamaya çalışan öğrencileri bile umursamadı. Bu benim için oldukça gericiydi.

İki gün önce, parmakları içimdeyken olan halimi hatırladığımda vücudumdaki tüm kan yanaklarımı buldu.Gözlerimi belli belirsiz üzerinde tutarken konuştum. "Evet Profesör."

Belli ki mesele artık güç olma konusundan çıkmıştı. Önceden yaptığı şeyin, benim onun fikirlerine karşı çıkmam için olduğunu düşünüyordum. Şimdiyse, sadece tek yaptığı bana sahip olmaktı. Onun olduğumu kanıtlamak için gösterdiği üstünlüktü.

Geçen yıl geldiğinde, hepimiz onun bir sene bile dayanamayacağına hemfikirdik. Ama o şimdiye kadar en uzun süre gördüğümüz karanlık sanatlara karşı savunma profesörüydü.

"Güzel." dedi. "Bu gece, ofisime gel, böylece seni ders için çalıştırayım."

Ona bakamadım bile. Başımla onayladım eşyalarımı alıp sınıftan çıktım.

🦢