"çok güzel oldun."
seishu, emma'nın gelinlikli haline resmen ağzı açık bir şekilde bakıyordu.
emma hafif gülümseyip seishu'ya öpücük gönderdi.
"bu görüntüm böyle harcanmamalıydı." dedi iç çekerek ve aynanın hemen yanındaki koltuğa oturdu.
"emma sana defalarca istemiyorsan söyleyelim dedim, bir kez daha diyorum istemiyorsan söyleyelim."
emma kahkaha attı ve "canım, düğünüme 5 dakika kaldı. ne söylemesinden bahsediyorsun?" diye sordu.
seishu cevap vermek için ağzını açtığında kapı tıklandı.
emma "gel." diyince içeri haruchiyo girdi.
kuzenini gören emma dudaklarını büzdü. haruchiyo da hızlı adımlarla emma'nın yanına ilerledi ve ona sımsıkı sarıldı.
"ağlama, makyajın akacak." dedi haruchiyo. emma bir şey söylememişti.
seishu da durgun gözlerle ikiliye bakıyordu.
haruchiyo, emma'nın saçını okşayarak onu kendinden ayırdı ve yanağını sıktı.
"eminsin değil mi evlenmek istediğine, ona göre seni alıp götüreceğim."
emma gülümseyip "ay eminim, sorup durmayın şunu." dedi.
haruchiyo'nun içinin sıkıntılı olduğu anlaşılıyordu. iç çekti ve bir şey demedi.
"gideyim öyleyse." dedi ve ayağa kalktı.
"baban seni sahneye çıkaracak, az sonra gelir."
emma kafasını salladı. haruchiyo da bir şey demeden arkasını döndü ve odadan ayrıldı.
emma titreyen telefonunu masanın üstünden aldı ve kocaman açtığı gözleriyle seishu'ya baktı.
seishu'nun "ne oldu?" diye sormasına gerek kalmadan "annem, yeni eşiyle ve çocuğuyla gelmiş." dedi.
seishu pek tepki göstermemişti.
"yani olması gereken buydu." dedi sadece.
emma sıkıntıyla oflayıp annesine mesaj yazdı.
yeniden tıklanan kapıyla emma bir daha "gel." diye bağırdı.
içeri babası girdiğinde seishu ayağa kalktı.
onunla beraber emma da ayağa kalktı.
"kızım, çok güzel olmuşsun." babası koşar adım kızına ilerleyip ona sımsıkı sarıldı.
emma işte şimdi ağlamaya başlamıştı. babası kızının yüzünü elleri arasına aldı ve kızının gözyaşlarını silmeye başladı. makyaj'ı mahvolmuştu.
"ağlama güzel kızım, ağlama. her şey senin iyiliğin için, ben senin arkandayım her türlü arkandayım. korkma."
babası böyle konuştukça emma'nın ağlaması daha da şiddetleniyordu. seishu, emma'yı uyarmak istiyordu ama babası varken konuşmak da istemiyordu. hatta şu an bu ortamda durmak da istemiyordu. bu yüzden babası ve emma birbirlerine odaklanmışken onlara fark ettirmeden kapıya ilerledi ve odadan çıktı.
tam da kapının önünde haruchiyo bekliyordu.
"içim hiç rahat değil seishu." haruchiyo duvara yaslandı ve aşağı çömeldi.