1.BÖLÜM: Hokey Seçimleri

0 0 0
                                    

1800lerde bir kız yaşarmış.

Bok,

tabikide böyle anlatmayacağım.

Neyse;)

                                 🦋

O gün bazen olduğu gibi yine geç  kalmıştı derse Melike. Bunu umursamadan kapıyı tıklatıp içeri girmiş, her zamanki bahanelerinden bir tanesiyle, otobüsü kaçırdığını söylemişti.

Hocanın onayıyla yerine oturmuştu, ama arkadaşları ona 'hoca seni yok yazdı' demişlerdi.

Ama açıkçası bu Melike'nin sikinde bile değildi.

7.Sınıfı bitirmek üzereydi. Gelecek yıl LGS denen bir kavramla yüz yüze kalacaktı. Daha doğrusu arkadaşları kalacaktı. Çünkü Melike ders çalışan biri asla olmamıştı. O hep ya gezmeye ya da birileriyle konuşmayı severdi. Yani hiçbir zaman ders çalışmayacaktı.

Yine sıkıcı bir dersin bitişinde yeni beden öğretmeni kapının ağzından görünmüştü.

"Arkadaşlar hokey takımı kurmaya karar verdim. İsteyen bana adını söylesin. Karar verdiğinizde yanıma gelin. Nöbetçi öğrenci girişinde bekliyorum."

Hoca gittikten sonra Melike arkadaşlarına hadi katılalım demiş, onlarla birlikte aşağıya inmeye başlamıştı.

Melike çok sosyal bir kızdı. Eğlenceli, fikirlerini dinletebilen, kendine has bir duruşu olan biriydi, fakat ,bazen, kendini kaybetmesi, çabuk sıkılması, isteği olmayınca neden diye diretmesi dışın da gayet tatlı bir kızdı.

Gözleri maviydi, saçları sarıydı. Yani biraz sarıydı. Tamamen sarışın değildi. Ama çok güzel bir sesi de vardı.

Arkadaşlarıyla birlikte adını yazdırdı hokey grubuna.

Sümeyye
İrem
Pınar
Melike
Ceylin
Hira

Bunlar arkadaşlarıydı. Hira hariç. Hira götü kalkık -ve büyük-  şımarık çirkef iğrenç erkeklerin sikinden asla ayrılmayan biriydi. Sırf bu hokeyi de erkeklere ne kadar havalı olduğunu göstermek için katıldığına Melike adı kadar emindi.

Ceylin Hira'yla aynı sınıftaydı, Melike umuyordu ki Ceylin Hira'yı seviyordu.

Sümeyye İrem ve Pınar Melikeyle aynı sınıftaydı. Sümeyye ve İrem akrabaydı. Bu yüzden daha yakınlardı. Pınar sa herkesle arkadaş olabilecek biriydi.

Yani iyi insanlardı kısaca hepsi. Hocaya adını yazdırdıktan sonra başka kişilerin de geldiğini gördü Melike. Onları sallamadan yine arkadaşlarıyla sınıfa çıkmıştı.

Melike çok konuşkan bir kızdı. Asla susmuyordu, Hem de hiçbir zaman. Hep yeni konular bulabiliyordu. Bu da susmaması için bir nedendi.

Son dersi de işledikten sonra okuldan çıkmış, eve doğru Elif'le yürümeye başlamıştı.

Elif, sessiz sakin aklı başındaydı. İyi dinleyiciydi.  Melike soliksuz konuşurken de hiç lafını bölmeden dinlerdi.

Melike Elifin konuşmalarından sıkılmış ve giderken çantasından kulaklığı çıkarmış, müzik açmıştı. Birlikte yürüyüp eve vardıklarında Elif diğer yoldan gidip kardeşiyle birlikte gözden kaybolmuşlardı.

Melike evin merdivenlerini çıkmış, kapıyı çalmış ve abisi açmıştı kapıyı. Elin de de küçük erkek kardeşi Aybars duruyordu. Melike çığlıklar atarak kardeşiyle oynamaya geçmişti. Ve bu sayede abisi bebek bakıcılığından kurtulmuştu.

Melike 1 saatini kardeşine ayırdıktan sonra yemek yemiş ve telefonuyla uğraşmaya geçmişti. Bilmem kimin whatsapp durumuna bakıyordu kim bilir.

Bir süre sonra aile -abisi hariç- salonda toplanmış sohbet ederek televizyon haberleri izliyordu. Melike araya hokeye katıldığını söyledi annesine. Annesi seve seve katılabileceğini söylemişti. Bu da Melikeye derin bir nefes vermesine sebep olmuştu.

Eğer annesi hayır deseydi Melike konuşarak annesini ikna edebilirdi.

Sonra Melike uykum var diyerek odasına kaçmıştı. Telefona biraz daha bakıp yastığa başını koymuş ve uyumuştu.

&


Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 19 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KAVUŞMAK İMKANSIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin