Ben Taner kasabanın Taneri büyüdüğümde mucit olmak istiyorum hayalim bu
Bir gün okulda bir kız gördüm. Kızın yanına gidip tanışmak istedim adını öğrendim adı Dilek ben Dilekten hoşlanmaya başladım o gün sırada bereber oturduk bir birbirimizden bahsettik okul bitince derenin kenarına gidip oturduk kitap okumayı çok sevdiğini söyleyince bende ona kitap aldım ağacın altında kitap okuduk
Annesi Dileğe kızarak eve çağırdı bende eve gittim evde annem ve anneannem vardı hemen sabah olsun diye erkenden yattım sabah Dileği göreceğim için sevinçliydim hemen evden çıktım okula gittim okulda ders işledik ve tekrar okul çıkışında dereye gittik boynunda olan kolye ilgimi çekmişti kolye uçaktı çok çok güzeldi ona söyledim ilerideki hayalimin mucit olduğunu söyleyince o da çok sevindiğini söyledi
Neredeyse her gün okul çıkışından daha sonrasında dere kenarına gidip kitap okuyorduk ama bir gün dilek'in kasabaya veda etme günüydü dilek'le son dere kenarına gidip kitap okuma günümüzdü dilek'le son dere kenarına gidip kitap okuma günümüzdü ben çok üzgündüm dilek'in gitmesini istemiyordum Dilek de çok üzgündü neşesi yerine gelmesi için ona bir şaka yapmak istedim kitabını dereye atmak aslında planımda bile yoktu sadece kitabını alıp kaçıracaktım ama daha sonrasında geri verecektim
Daha kitabı elime alıp kaçıramadan kitabı dilek'in elinden alırken kitap suya düştü dilek'in en sevdiği kitap buydu Dilek çok üzülmüştü dilek'in üzüldüğünü görünce ben de çok üzüldüm sonuçta hem bu kasabayı bırakıyordu hem de en sevdiği kitabı suya düşmüş ve ıslanmıştı annesi ve babası dileğe seslendi artık gitmeleri gerekiyordu Dilek ağlayarak ve koşarak anne ve babasının yanına gitti benim kalbimde bu bir yara olarak kaldı Dilek arabaya bindi ve yola çıktılar ben o kadar çok üzgündüm ki hatta ağladım bile
Artık hepimiz büyümüştük kocaman olmuştuk dileği bir türlü unutamıyordum bir gün kasabanın içerisinde bir trende gördüm dilek'i görünce hemen yanına gittim beni hatırladın mı diye sordum Dilek hemen bana sarıldı ben o zaman sevinçten ağlamıştım Dilek de beni özlemişti dilek'e sordum Dilek senin bu kasabada ne işin var senin son beni bırakıp gitmemiş miydin diye sordum Dilek ise evet seni bıraktım ama tekrardan geldim ben atandım öğretmenim artık
Dilek'in kasabaya geldiğini görünce içimdeki yarayı kapatmak için hemen kitap almak için kırtasiyeye koştum kırtasiyede o gün giderken ki suya düşürmüş olduğum kitabın aynısını aldım o kitabı gidip hemen ona verdim Dilek onu görünce çok sevindi ve bana şöyle sordu sen hala onu hatırlıyor musun diye sordu ben ise o olay hiç aklımdan çıkmadı bile dedim en azından Dilek ile sonunda kavuşmuştuk ben de çok mutluydum benim kadar Dilek de çok mutluydu hemen onu kolundan kolundan tuttuğum gibi eve götürdüm anneme bir sürü yemek çeşidi yaptırdım sağ olsun annem de yaptı karnımızı bir güzel doyurduk artık ben kocaman adam olmuştum Dilek ise kocaman bir bayan olmuştu
Dilek'in kasabada kalacak bir yeri olmadığından dolayı dileği bize misafir ettim Dilek ise tabii ki de kabul etti Dilek 5-6 gün bizde kaldıktan daha sonrasında artık her gün bizde kalamayacağından dolayı bir ev bakmaya başladı sonunda bir ev gördü ve tutmaya karar verdi evi tutmuştu bütün eşyalarını yerleştirdik beraber daha sonrasında bizden komple taşınıp gitmişti neredeyse dile artık kasabanın tekrardan kızı olmuştu aradan çok fazla zaman geçti artık hislerimle ortaya koymanın zamanı gelmişti Bir gün okul çıkışı dilek'i alıp eskiden hep gittiğimiz dereye götürdüm direk buraya gelmemizin sebebini sordu ben ise dedim ki burayı hatırladın mı dedim Dilek ise hiç unutur muyum diye cevap verdi
O kadar çok heyecanlıydım ki hemen dizlerimin üstüne çöküp dilek'e çıkma teklifi ettim Dilek de çok sevindi meğer benim çıkma teklifi etmemi bekliyormuş neredeyse kız hemen cevabını verdi cevabı ise evet di biz o kadar çok sevinçliydik ki ve bir o kadar da heyecanlı mutluyduk hemen gidip ailelerimize söylemek istedik bu güzel haberi ilk önce benim annemlere söyledik daha sonrasında gidip dilek'in annesine söyledik tabii benim annem aşırı derecede mutlu olmuştu zaten dilek'in benim çocukluk aşkımın olduğunu biliyordu dilek'in annesi bir o kadar da mutlu olmasa da sonuçta dilek ve benim aşkım daha önemliydi
Dilek'le evlendik dilek'le o kadar çok mutluydum o kadar çok eğlenceli vakitlerim geçiyordu ki bir gün çocuğumuz oldu çocuğumuzun adını çoktan belirlemiştik daha annesinin karnındayken çocuğumuzun adı ali'ydi evet yanlış duymadınız Ali benim adıma sen her yerine eskiden Ali koyacaklarmış ama dedem sağ olsun taner'e değiştirmiş o yüzden ben de oğlumun adını Ali koymak istedim artık gittikçe dilek'in karnı büyüyordu bir gün icat işleriyle uğraşırken dileğin sancısı tutmuş hemen annem beni aradı dilek'in yanına Koşarak gittim dilek'i hemen alıp hastaneye gittik hastanede doktorun doğum zamanının geldiğini söyledi hemen ameliyata aldılar dilek'e ben o kadar çok heyecanlıydım ki ve bir o kadar da korkuyordum dilek için oğlumuz o kapıdan sağ Salim çıkmıştı ama Dilek...
Arkadaşlar bu bölüm yeter devamı için takip etmeyi unutmayın bu arada yeni başladım yanlışım ve eksiğim olursa yorum yapabilirsiniz hepsini okuyacagım. Hoşçakalın
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Birini sevdim
RandomMerhaba ben Beyza hikaye tamamen kurgudur size iyi okumalar dilerim