1. bölüm

15 3 4
                                    

Şarkı: Bir beyaz orkide
Cihan Mürtezaoğlu

Ölüm.
Ölüm nedir ki? Saniyelik gerçekleşen olay alt tarafı. İnsanların ölümden korkmasını hiç anlamazdım küçükken, evet küçük yedi yaşındaki Levin asla korkmazdı. Şimdi yirmi beş yaşındaki Levin korkuyor. Küçükken annem beni asla sevmezdi. Ben bu sebeple tüm kalbimle ölmeyi istedim. Ve bu yüzden asla korkmadım. Zaten korku neydi ki? Babamın ölümünü gördükten sonra içimde öyle bir duygu barındırmıyordum. Ta ki içime intikam duygusu işleyene kadardı. İntikam soğuk yenen bir yemek derler, hayır aslında intikam sıcaktır. Evet Levin Akel intikamını aldıktan sonra için har har yanacak değil mi? Babamdan tüm kalbimle özür diledim. Çünkü babam benim böyle bir kadına dönüşmemi istemezdi. Özür dilerim baba sözümü tutamadım. Özür dilerim baba ben nasıl böyle bir kadına dönüştüm bilmiyorum. Çok özür dilerim senin saf, cıvıl cıvıl, merhametli ve vicdanlı kızın yerine acımasız, sürekli birilerini kırıp döken, katil bir kadın oldum. Ben artık adım gibi rengarenk cıvıl cıvıl değilim baba. Hey baba bulacağım seni öldüren o kişiyi bulacağım. Bulacağım ve öldürmeden asla ölmeyeceğim. Belki de öldürdükten sonra o eski kız çocuğu olamam. Bana hep "Ne yaşarsan yaşa neler olursa olsun değişme benim güzel kızım" Derdin. Değiştim baba çok değiştim. Öncelikle masum birisi değilim artık. Baba sen ölmek isteyen bir kız çocuğuna hayal kurdurdun. Ben ölmek isterken yedi yaşındaydım. Google'a girip nasıl ölebilirim diye aratmıştım. Ölmek isteyen küçük Levin savcı olma hayali kurdu baba. Hep senin gibi bir savcı olmak isterdim baba. Sen oldum ama senin gibi olamadım affet beni.

Mezarlığın başına oturmuş mezar taşına bakıyordum. Yücel Akel Doğum 1975.08.12 ölüm 2021.08.12 "ben geldim baba" Dedim. Bunu söylerken gözlerim dolmuştu. Babama iki ay önce doğum günü partisi hazırlamıştım. Mumu heyecanla beklerken vurulmuştu. O kız çocuğu o gün öldü. O kişiyi bulup öldürmeyi düşünüyordum. "Merak etme baba bu böyle kalmayacak" Dedim "baba annem evlendi. Söz vermişti hatırlıyor musun? " Eğer ben ölürsem sakın evlenme Gülşah benim için olmasa bile biricik kızımız için bunu yapma" Demiştin o da söz vermişti. Mezarına bile gelmiyor baba mesut yaşıyor ne kadar acı değil mi? Keşke ölmeseydin baba.." Boğazım düğümlenmişti sanki ya da birisi sıkıyordu. Önümde eğilmiş olan İzar'ın sesini işittim "Levin iyi misin?" dedi İzar bana seslenene kadar öylece durduğumu bilmiyordum. "Gidelim mi Levin? İyi değil gibisin." İzar üç yaşından beri benimleydi. Sürekli beraberdik. Acılarımı paylaştığım gülüp eğlendiğim İzar. Ama artık gülüp eğlenmiyorduk. İzar babam öldükten sonra bana aile olmuştu. "İzar, eğer babam ölmeseydi, Annemim evlendiğini öğrense nasıl tepki verirdi?" diye sordum. İzar öylece kala kaldı. Dudakları aralandı, geri kapandı, geri aralandı ve geri kapandı. "Cevap veremiyorsun değil mi? Babam da böyle olurdu. Babama benziyorsun İzar." Dedim, hiçbir şey demiyor yalnızca mezar taşına bakıyordu.

"Levin? "

"Efendim? "

"Senin suçun değildi."

Cevap vermedim.

Senin suçun değildi."

"Hayır."

"Senin suçun değildi."

Yine cevap vermedim.

"Levin? "

"Efendim?"

"Gidelim."

"İstemiyorum."

"Altı saat on beş dakikadır mezarın başındasın Levin."

"Babam da ameliyatta altı saat kalmıştı değil mi?" diye sordum cevap vermedi. Gülümsedim. "Altı saate rağmen kurtaramadınız onu. Pardon siz değil. Benim suçumdu değil mi? Annem haklıymış İzar ben babasını bile kurtaramayan biriyim. Yine annem haklı ben sevilmeyecek biriyim." "Levin..." Ayağa kalktım. İzar'a baktım çaresiz görünüyordu.

"İzar" Cevap beklemeden "Gidelim" Dedim. Beklemediğim bir anda bana sarıldı. Sarılınca gözümün dolduğunu hissettim, mezarın köşesine çöktüm ben çökünce İzar da çöktü. Hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım. "Levin ben yanındayım tamam hep böyle olacak unutma tamam mı?"

"Ağlama güzelim"

"İzar"

"Ağlama"

"İzar, canım yanıyor."

"Geçecek güzelim."

"Öldüreceğim"

Bunu beklemiyor olacaktı ki şaşırdı. " Ne?!" 
"Bağırma İzar" Dedim "kızım ne dediğinin farkındasın değil mi? Kimi öldürüyorsun? "

"Babamı öldüren herifi bulacağım."

"Evet Levin'ciğim bir katil olmamız eksile çünkü."

"Evet İzar'cığım"

"Bunun geri dönüşü olmayacak Levin" Dedi
"Biliyorum İzar" Dedim "gidelim Levin evde konuşuruz bunu" Dedi " Uzatacak bir şey kalmadı İzar! Benim babam öldü ve katili bulmadan ölmeyeceğim."

"Tamam Levin'ciğim hadi eve gidelim"

"Timim Livinciğim hidi ivi gidilim."

"Çocuklaşma Levin hadi!!"

"Aman be sana da bir şey söylenmiyor."

Arabaya bindiğimde yol uzun görünüyordu. Akşam olmak üzereydi radyo çalıyordu.

"Bana bir masal anlat baba."
"İçinde bütün oyunlarım."
"Kurtla kuzu olsun, şekerle bal."
"Baba, bir masal anlat bana."

Gözlerimden bir yaş süzüldü. Gözlerim kapalıydı. İzar uyuyor sanıyordu. Neyse ki sağa doğru dönüktüm uyumadığımı anlardı yoksa, şarkı içime dokunmuştu."

"Anlatırken tut elimi."
"Uykuya dalıp gitsem bile.."
"Bırakıp gitme sakın beni.."
"Anlatırken tut elimi..."

Bir anda araba frenlemişti. Gözümü hafifçe araladığımda önümüzü dört veya beş arabanın kestiğini gördüm. Gözüm geri kapandı.

"LEVİN!!"


























































































Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 03 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Siyah KarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin