✩1✩

12 2 0
                                    

Nikolai Pov:

Yıllardır çalışacak bir iş arıyordum... aslında gayet iyiyim fakat palyaço hareketlerim yüzünden kimse işe layık görmüyordu beni, bir gün... bir kış ayında yine işten atıldığım zaman çaresiz bir şekilde karın dondurucu soğuğuna teslim olarak ölümümü beklemekten başka çarem kalmamıştı... evimde yiyecek hiçbir halt yoktu, kirayı ödeyememistim ev sahibinin sabrı taşmış gibiydi bi kere eve tabanca ile girdiği bile oldu... ve güvenebilecek hiçbir kimse kalmamıştı...
Yavaşça karın üzerine kendimi bıraktım ve gökyüzünden yüzüme tutam tutam düşen kar tanelerini önemsemeden öylece gökyüzüne baktım, bir süre sonra gözlerim kapanmaya başladı... üzerimde doğru düzgün bir mont bile yoktu büyük bir ihtimalle cok fazla ısı kaybettim ve tam o sırada yüzümün önünde bir gölge oluştu gözlerim kapalı olsada hissediyordum ve gölgenin sahibi bir şeyler diyordu... sahiden ne diyordu acaba... anlamıyorum... birisi bana yardim etsin... içimden bu sözleri geçirdiğim anda gölgenin sahibi beni yavaşça yattığım yerden kaldırdı ve gözlerim zorda olsa aralanmıştı güçlü birisine benziyordu ve elleri... lanet olsun çok sıcak ve yumuşaktı kafamı zorlukla döndürüp o kişiye baktım.
Siyah kısa saçları ve mor şehvetli gözleri ile baya çekiciydi hoşuma gitmişti... galiba? Siyah saçlı adam elini uzatıp yüzümü yavaşça okşadı bir elinde eldiven vardı ama benim yüzümü okşadığı elinde eldiven yoktu... eli gerçekten çok sıcaktı bir an yavaşça gülümsedim ve dokunuşuna doğru eğildim...
Dudaklarından bir kaç kelime çıktığını duydum
"İyi misin? Beni duyuyor musun?" Diyordu sesi kalın değildi fakat incede denilemezdi, beni ayağa kaldırdı ve üstündeki ceketi benim sırtıma atıp önümü sıkıca kapattıktan sonra beni kendine yakın tutarak yavasca ilerlemeye başladı sıcaklık beni rahatlatmıştı ve onunla birlikte yürümeye başladım... bir süre sonra harabeye gelmiştik her yer kırık döküktü oda fakirdi herhalde göz ucuyla adamın yüzüne baktım, fakir olmasına rağmen yakışıklıydı ve sonra bir duvarın önünde durduk adam elini uzatıp duvardaki bir çıkıntıyı yavaşça itti ve duvar birden kapı gibi açıldı içeriyi bize gösterdi... rüya gibiydi ama kocaman ışıklı bir oturma odası vardı ve sıcaklık şimdiden yüzüme vurmuştu... şöminenin çıkardığı sesler beni biraz da olsa rahatlatmıştı ve yanimdaki adam bunu fark etmiş olacak ki beni yavaşça içeri aldı ve içeri girmemizle duvar bir anda kapandı korkuyordum... kendimi kibritçi kız gibi hissediyordum... ama umarım tecavüze uğrayan olmam...
Adam dudaklarını hafifçe aralayıp "açsın herhalde" dedi ve beni şöminenin önüne bi koltuğa oturttu gözlerimi tamamen açıp öylece şömineyi izledim adam mutfağa gitmiş olacak ki yemek pişirme sesleri geliyordu... yere kendimi attim ve yavaşça oturup şömineye biraz yaklaştım... cok sıcaktı... yere kıvrıldım ve gözlerim yavaşça kapanmaya başladı...
İçimde kötü bir his vardı vücudum... sanki birisi dokunuyor gibiydi rahatsızdım hareket edemiyordum ve nefes almakta zorlaniyordum tam o anda bir kuvvetin yavaşça beni dürtmesiyle gözlerim açıldı... siyah saçlı adam yanıma çömelmiş öylece bana bakıyordu ve "Yemek pişirdim gel ye hadi" dedi dogruldum ve gözlerimi ovuşturdum az önce yaşadığım şey rüyaydı galiba veya kabus... ayağa kalktım ve adamın peşinden gittim. Beni büyük bir masanın olduğu büyük bir odaya getirdi bu odalar nerden çıkıyordu? Bilmiyorum... bana bir sandalyeyi işaret etti ve geçtim oturdum oda yanıma oturdu, karşımdaki yemeklere göz gezdirdim bir çoğunu hayatımda hiç görmemiştim... yemeklerin kokusundan ağzım sulanmıştı ve elimi yavaşça uzatıp bir tavuk kanatı aldım ardından hızlıca ağzıma götürüp ısırmaya başladım fark etmedim değil yediğim süre boyunca siyah saçlı adam beni izleyip gülümsüyordu, doyduktan sonra adama baktım ve adam "Adın ney?" Diye sordu, hızlıca "Nikolai Gogol" dedim ve oda "Tanıştığıma memnun oldum, ben Fyodor Dostoyevsky" dedi biraz kanım kaynamıştı ona, hiç istemeden yaklaşıp ona sıkıca sarıldım ölmeyi hedefliyordum ama o... o beni kurtardı, Fyodorda kollarını yavaşça vücuduma doladı... ilk defa bu kadar rahat hissetmiştim kendimi hiç istemeyerek onunla olmayacak hayaller etmeme neden oldu... bir süre sarıldıktan sonra geri çekildim ve mutlu bir yavru köpek gibi ona baktım Fyodor "Ne oldu kemiğini mi istiyorsun" diyerek kıkırdadı kaşlarımı çattım ve ruh halim hızlıca değişti onunla birlikte kıkırdadım, hiç olmayacak bu durumda bir soru sordum "beni... neden evine layık gördün? İnsanlar genellikle beni işine bile layık görmüyor..." kelimeler dudağımdan zar zor çıkıyordu resmen ve oda hafifçe gülümseyip "Masum ve çaresiz gözüküyordun tanrı seni bana göndermiş gibiydi bende almak istedim" dedi... bir süre ona baktıktan sonra kafamı yere eğdim... "Ben domates gibi miyim yani... almak isteyen alabilir mi diyorsun?" Dedim o ise "Hayır yanlış anlama yardım etmek anlamında söyledim" dedi ve sonra ayağa kalktı onunla birlikte ayağa kalktım,
Yürüyerek "Niye sokaklara düştün sen bakalım" dedi, gözlerimi başka tarafa kaçırarak "çalışacak işim yok" dedim ve direkt "O zaman seni garson olarak Cafeme alabilirim yarın baslayabilirsin sabah 8 aksam 9" dedi anlamadım bu ne hız böyle? Sanki bunu dememi bekliyormuş gibi... kabul eder gibi başımı yavasca salladım ve elimden tutup beni bir odaya yöneltti, büyük bir odaydı ve bi tane yatak ile bi tane dolap vardı "Dolapta kiyafet veya mont var ihtiyacın olursa kullanabilirsin bana bir şey sormak istersen odadaki kırmızı tuşa basabilirsin" dedi odadan yavasca çıkarak, odayı dolaştım ve etrafi inceledikten sonra kendimi sımsıcak yatağın içine bıraktım ve gözlerimi kapattım... gözlerimi araladığımda pencereden giren ışığı fark ettim ve yavasca doğrulup esnedim ardından ayağa kalktım. Duvardaki saate bakılırsa daha saat 7'ydi bu iştende kovulmamak için elimden gelenin en iyisini yapmalıydım hızlıca dolaptan bir gömlek ile pantolon çıkarıp giydim ardından üzerime bir mont ile kırmızı bir atkı alıp odadan çıktım ve kapımın önünde bekleyen Fyodoru fark ettim dudaklarımı zorlukla aralayıp "G-günaydın... Beni mi bekliyordun?" Dedim, "Evet arabayı hazırladımda senin gelmeni bekliyordum hadi hızlı ol" dedi ve kolumdan tutup aceleci bir tavırla eve girdiğimiz yere ilerledi... kırmızı lüks bir araba ile büyük bir restorana geldik içeride cok fazla insan vardı ve bar bölgesinde ise bir sürü bilmediğim içki ya da şarap vardı. Ben meraklı bir şekilde etrafıma bakınırken Fyodor koluma bir önlük verdi "Al bunu tak önüne ve sana verdiğim talimantları yap" onayladıktan sonra montumu ve atkımı dikkatli bir şekilde çıkardım ve önlüğü önüme taktım ardından Fyodora hevesli bir şekilde baktım oda hafifçe gülümsedi "Bak şuradaki rafa aşçılar bazı tepsiler koyuyorlar tepsilerin üzerindeki kağıtlarda numaralar yazılı o numaralı masalara tepsileri götüreceksin şimdi git yap bakalım" diyerek beni izlemeye başladı bende isteğini hızlıca yerine getirerek ilk siparişimi vermiştim orada daha yeni olduğum için çalışanlar çok garip bakıyorlardı neyseki palyaçonun teki olduğumdan pekte umursamadım... gece yarısı olmuştu ve içerisi biraz da olsa boşalmıştı çalışanlar mola almaya başlamıştı. Saat aksam 7 olmuştu çıkmama tam 2 saat kalmıştı ve tam o anda bana seslenen Fyodoru fark ettim, temizlik odasına girmişti ve bende hızlıca yanına gidip içeri girdim içerisi karanlıktı "Fyodor bey... buraya neden beni çağırdınız bir yanlışım mı oldu yoksa?" Fyodor hiç beklenmedik bir hareket yaparak beni duvara yasladı ve beni duvara tamamen sıkıştırdı... yüzlerimiz çok yakındı ve dudaklarımdan sadece bir kaç metre uzaktaydı... hiç istemeden yanaklarım kızardı ve gözlerimi kapattım, Fyodor yaklaşıp dudağımdan öptü ve bana daha çok yaklaştı resmen nefes alamıyordum... kendimi ona teslim etmekten başka çarem yoktu boğuk bir şekilde inledim "Hngh..." Fyodor hızlıca çekilip yüzüme baktı derin nefes alıp vererek kalp atışımı düzene soktuktan sonra Fyodora baktım kulağıma yaklaşıp fısıldadı "Seni istiyorum Nikolai..." ürpermeyen başlamıştım ve ellerim gerildiğimden yavaşça titremeye başlamıştı ve Fyodor yavasca kollarını belime doladı ardından kafasını omzuma koydu ve beni yavaşça sıktı ve tekrardan fısıldadı...
"Sonsuza kadar benim olur musun?"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 22 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

~Sıcak Bir Kış Gecesi~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin