3

69 7 12
                                    

Jk'den:

Üzerime bol t-shirt'mü ve pantolonumu giydim. Aynanın üzerine dağlnık saçımı tarayıp düzenledim. İki üç kez saçımı şekillendirdikten sonra telefonumdan saate baktım. Saat 8 civarlarıydı en sevdiğim parfümümden üç fıs sıktıktan sonra garson kiyafetlerimi alıp evden çıktım ve kafeye doğru yollandım. Yolda cebimdeki kulaklığı çıkarıp taktıktan sonra telefonumdan bir çarkı açıp sesizce yürümeye devam etdim. Kafam düşüncelerime karışık olucakmış ki yolu geçerken üzerime gelen arabayı görememişim. Üzerime doöru gelen araba uzunca kornaya bastığında direk koşmaya başlamıştım. Yolu geçtikten sonra arkamı dönüp baktığımda siyah bir lüks araba görmüştüm. "Sanarım kulaklığı çıkarsam iyi olucak." Diye düşündükten sonra yoluma devam etdim. Bir kaç addım sonra hemen kafeye varmıştım içeri geçip soyunma odasına gitmiş ve üzerimi değişmiştim. İçeri geçtiğimde başka bir garson yanıma yaklaşıp "Müdür seni çağırıyor Jeon." Dedi bend eyanıt olarak "Ah tamam gemen gidiyorum.". İçeri geçtiğimde müdür bana kızgın gözlerle bakmaya başlamıştı.

Jk:
Beni çağırmışsınız müdür bey..

"Evet çağırdım neden geç kaldıöını sora bilir miyim acaba bay Jeon Jungkook?!."

Jk:
Sadece 3 daki-

"Kes sesini!. Neyse bu gün en ünlü şirketlerden iki kişi kafemize gelicek onlara özel lezzetlibit yemek hazırlanı istiyorum umarım bunu yapa bilirsin Jeon!!."

Jk:
Tabi tabiki bunu severek yaparım

"İyi güzel şimdi işinin başına bir kaç dakika sonra gelicekler. Elini çabuk tut!!"

Jk:
Nasıl isterdeniz efendim..

İçeri geçmiş ve annemden bildiğim lezzetli bir yemek tarifini yapmaya başlamıştım. Yemeği yaparken şarkı söylemeyi sevdiğim için şarkı söylemeye başlamıştım. Ama şarkı söylememe gıcık olan bazı kişiler vardı ve hep "Kes şu alçak sesini Jeon!." diyorlardı. Bu yüzden şarkıyı içimden söyleyerek yemekleri yapıyordum. Düşüncelerime boğularak yemeöi yapmaya başladığım zaman bir anda yemeği bitirdiğimi gördüm. Küçük bir tebessüm etmiştim ve bir anda mutfak kapısı sertce açılmıştı. "Geldiler Jeon!!. Hadi yaptıöın yemeği onlara servis et!.". Kafamı olumlu anlamda sallayıp yaptığım yemeği iki özel müşteriye götürmeye başlamlştım. Masada iki yakışıklı adam oturmuştu. İkiside şık giymiş güzel kokulu havalı saçları ile baya dikkat çekiyordu. Hatta restirandaki kızların çoğu yemeklerini bırakıp onları izlemeye başlamışlardı. Gülümseyerek yaptığım yemekleri nazikçe önlerine koymuştum. Siyah saçları olan adam bana bakıp koca gülümsemeyle "Teşekkürlerr" demişti bende gülümseyerek "Ne demek afiyyet olsun." Deniş ve hızla oradan uzaklaşmış başka masalara servis etmeye başlamıştım. Servis ederken ara sıra özel müşterilerin bana bakarak konuştuklarını görmüşdüm. En çokta bana gülümseyen adam. Adamlar yemeklerini bitirdikten sonra beni yanlarına çağırmışlardı.

Tae:
Baka bilir misin?

Bense gülümsüyerek onların olduğu masya ilerlemeye başlamıştım. Bana gülümseyen adam yine bana gülümsemişti. Yanındaki adama baktığımda parlayan gözleriyle bizi izlediğinin farkına vardlm.

Tae:
Biz en ünlü şirketin çalışanlarındanız. Ben Kim Taehyungun

Hobi:
Bende Jung Hoseok

İsimlerini duyduğum anda gülümsemiştim.

Jk:
Menun oldum efendim

Minik kedi ve Sahibi/TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin