Sabah yine Pansy den önce uyandım sonra hazırlanıp onu da kaldırdım.Oda hazırlanınca birlikte ortak salona gittik ve bizimkilerin yanına oturduk
Tom:Günaydın
Diana:Günaydın.Bugün ilk ders ne
Blaise:Sihir tarihi
Diana:Merlin,bu adamın dersini kim ilk derse koydu
Draco:Adamı Granger dan başka dinleyen yok zaten
Hepimiz onayladık.Biraz daha konuşup sınıfa doğru ilerlemeye başladık sınıfta pek kimse yoktu biz Pansy ile bir sıraya oturduk karşımıza abim ve Mattheo oturdu arkamızda ise Draco ve Blaise oturuyordu Profesör Binns gelince ders başladı.Söylediği şeyleri not ederken arkadan birinin saçımla oynadığını hissettim arkamı döndüğümde bunun Draco olduğunu fark ettim arkamı dönüp fısıltıyla 'ne yapıyorsun' dedim oda 'saçınla oynayabilir miyim' diye sordu Güldüm ve kafamı salladım bütün ders saçımla oynamıştı eğer bunu başka biri yapsa kesinlikle rahatsız olurdum ama Draco yapınca rahatsız olmamıştım hatta hoşuma gitmişti.
Ders bitmişti çantamızı toplayıp çıktık
Mattheo ve Tom kütüphaneye gitmişlerdi
Blaise:Bende bunlarla gidiyimde kütüphaneyi başımıza yıkmasınlar
Diyip güldü
Pansy:Eee benim odada bir işim vardı ben gidiyim
Diana:Bende geliyi-
Pansy:Yok yok siz takılın ben gelicem
Diyip koşarak uzaklaştı. Ne yapmaya çalıştığını anlamıştım bizi başbaşa bırakmıştı
Draco:Karagöle gidelim mi
Diana:Orası neresi
Draco:Bir dakika sen hiç kara göle gitmedin mi?
Başımı hayır anlamında salladım
Draco:Gel benle
Diyip elimi tutup koşmaya başladı
Diana:Draco düşücez
İkimizde gülüyorduk. Ve karagöle gelmiştik o kadar güzeldi ki ağzım açık kalmıştı Dracoya baktığımda Tebessüm ederek beni izliyordu birlikte gölün kenarına oturduk ve sohbet ettik Dracoyla konuşmak bana gerçekten iyi gelmişti
Draco'nun bakış açısı
Ben karagöle kafamı dağıtmak için gelirim, normalde Astronomi kulesine daha çok giderim ama orda pek iyi anım olmadığı için birşey düşünmek istemediğim zamanlarda hep buraya gelirim ama buraya getirdiğim ilk kişi Dianaydı. Normalde bende insanlara kolay kolay güvenmem ama içimden bir ses ona güvenmem gerektiğini söylüyordu sanırım bu kalbimin sesiydi pek kalbimin sesine kulak veren biri olmasamda bu sefer denemek istiyordum umarım pişman olmam.Şuan şaşkınlıkla göle bakıyordu onun bu haline gülerken oturup onu da yanıma oturttum. Güneş batmak üzereydi ve turuncu bir ışık yayıyordu.
Güneş ışığında o kadar güzel görünüyorduki, saçları önüne gelmişti saçını alıp kulağının arkasına sıkıştırdığımda bana bakıp tatlı tatlı güldü. Merlin bana böyle baktıkça ısırasım geliyordu. Ahh ben gerçekten aşık olmuştum bu kıza ama bu duygularımdan birtek Blaise e bahsetmiştim bana aşık olduğumu söyleyince saçmalık olduğunu düşünmüştüm ve bu duygularımdan uzaklaşmaya çalışmıştım, ama olmamıştı işte beni bu kıza çeken birşey hatta birşeyler vardı.Diana nın bakış açısı
Draco ile Güneş batana kadar oturup sohbet etmiştik o kadar keyif almıştım ki. Draco gerçekten hiç düşündüğüm gibi biri değildi dışarıdan ne kadar sert ve soğuk biri gibi gözüksede bunu size asla yansıtmıyordu dışarıya nasıl yansıyorsa bizim yanımızda tam tersiydi
Ve aslında bu benim biraz hoşuma gidiyordu.Yani bu yumuşak tarafını sadece bize yansıtıp başkalarına karşı soğuk davranması iyi hissettiriyordu sanki siz özel biriymişsiniz gibi..
Umarım bende ona karşı böyle hissettirebiliyorumdur Draco ne kadar bize göstermemeye çalışsada bir sorun olduğu belliydi. Sürekli yorgundu ve..gözleri, her sabah yanımıza geldiğinde gözleri kıp kırmızı görünüyordu ne olduğunu sormakta geçiştiriyordu Blaise ve Pansy biliyor gibilerdi ama sorduğumda onun söylemesi gerektiğini söylemişlerdi.
Tabikide sorularımla onu sıkmak,üzmek istemiyordum ama..merak ediyordum işte çünkü Draco bana çok iyi gelmişti ne zaman üzgün olsam beni güldürmüştü, ne anlatmak istesem beni dinlemişti ve beni çok güzel hissettiriyordu bende onu böyle görmek istemiyordum ve onu ne bukadar üzüyor bilmek istiyordum ama onu sıkmak istemiyordum o eğer isteseydi bana anlatırdı.Ben böyle düşünürken onun beni izlediğini fark ettim bende ona baktım, gözleri okadar güzeldi ki anlatamam mavi ve grinin karışımıydı daha yakından bakmak istedim
Diana:Draco
Draco: Hmm
Diana:Bir baksana
Dedim ve kafasını tekrar bana doğru çevirdi daha yakından görebilmek için biraz yaklaştım.Draco nun gözleri birkaç saniyeliğine dudaklarıma kaydı sonra tekrar gözlerime baktı
Diana:Gözlerin
Dedim
Diana:Gözlerin çok güzel
Draco şaşırmıştı
Diana:Bunu sana ilk söyleyen kişi olamam değil mi
Draco:Aslında.. öylesin
Şaşırmıştım ama gülüp devam ettim
Diana:Desene ilkin oldum
Draco gülüp bana baktı,o kadar güzel gülüyorduki gözlerimi ondan çekemedim. Draco benim ona baktığımı fark edince gülüşünü bitirip bana baktı
Draco:Ne oldu niye öyle bakıyorsun
Diana:Ha- dalmışım pardon
Dedim ve kafamı aşağı eğdim, utanmıştım. Draco bu halime sırıtırken elini bana uzattı
Draco:Hadi gel hava serinlemeden gidelim
Kafamı tamam anlamında salladım ve elini tutup kalktım yol boyunca İkimizde konuşmadan ilerledik ve ortak salona geldik yemek zamanı gelmişti ve bizimkiler hep oturduğumuz yerdeydiler. Ben Pansy nin o da Tom un yanına oturdu
Pansy:Ee ne yaptınız bu kadar zaman
Diyip gülmüştü
Bende sinsi bir gülüş gönderip cevap verdim
Diana:Sohbet ettik Pansy
Dedim ve odaya bir geçelim seni öldürücem bakışı attım Pansy tatlı tatlı bakmaya başladı ondan gözümü çekip diğerlerine baktım Blaise Draco ya birşeyler söyleyip gülüyordu,Draco onu dinleyip sırıtıyordu.Sonra bu konuştuklarını Mattheo ya anlattılar ve o da gülmeye başladı. Sinirlenmeye başlamıştım ve Pansy nin onlara birşey anlatabileceğini düşündüm ona bakıp kulağına fısıldadım
Diana:Sen bunlara birşeymi söyledin
Pansy hızla başını salladı
Pansy:Hayır ben birşey söylemedim.
Dedi Ve gülüp devam etti
Pansy:Bence onlar da fark etti
Dedi
Sinirle Pansy e baktım
Diana:Fark edilecek birşey yok Pansy
Pansy:Tabii
Dedi Ve sırıtmaya başladı kolunu cimcikleyince teslim olur gibi ellerini kaldırdı ve güldü o gülünce bende güldüm. Sonra kafamı abime çevirdim birşeyler anlamış gibi Dracoyla bana bakıyordu ona şirince gülümsedim
Tom:Burda neler dönüyor
Diana:Yok birşey abicim
Dedim inanmamıştı ama yinede üstlenmesi kafasını salladı ve önüne döndü. Pansy tekrar bana baktı
Pansy:Bugün pijama partisi yapalım mıı
Dedi pijama partisini duyar duymaz hareketlendim,uzun zamandır kız kıza parti yapmıyorduk. Heyecanla Pansy e döndüm
Diana: Olurr yapalım, o zaman sen odayı ve yiyecekleri ayarla bende kızları çağırayım
Pansy:Tamamm
Tam kalkıcakken aklıma gelen şeyle sırıttım
Diana:Pansy bide viski bulabilir misin
Pansy de sırıttı
Pansy:Sorman kabahat kankam sen iste en güzelini bulurum
Pansyi öptüm ve kalktım.Gry ortak salonuna doğru ilerledim. Ama bir sorun vardı ben şifreyi bilmiyordum ki.
Yapacak birşey yoktu gelen kişilerden birine soracaktım.
Oliver:Diana, ne işin var bu saatte
Diana:Ahh Oliver iyi ki geldin beni içeriye alabilir misin kızları çağırmam gerek
Oliver: Tabii, bir sorun yok umarım
Diana:Yok hayır sadece pijama partisi yapıcaz
Dedim gülerek,oda gülünce tablonun yanına gittik
Oliver:Caput Draconis
Kapı açılmıştı
Diana:Çokk sağol Oliver sen olmasan sabaha kadar burda beklerdim:)
Oliver:Ne demek,iyi eğlenceler
Dedi Ve gitti.Bende kızların odalarına ilerledim ve kapıyı çaldım.Bizim gibi onlar da aynı odada kalıyorlardı.Kapıyı Ginny açtı
Ginny:Selam Diana burda ne işin var
Diana:Hadi hazırlanın pijama partisi yapıcaz
Arkadan koşarak Herm geldi
Hermioni:Ayy çok güzel olur dedikoduda yaparızz
Diana:xhxjxhxjxj Hermioni dünden hazırmış
Ginny/Hermioni:cncjfnxjxbxb
Diana:Hadi giyininde gelin
Hermioni:Tamam
Odaya geri döndüğümde herşey hazırdı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Diana Riddle
FanfictionOkula 3. sınıfta gelen Diana ilk geldiğinde birbirlerini sevmeyen Draco Malfoy'a aşık olacağını nerden bilecekti