İki bölümlük bir şey yapmayı düşünüyorum o yüzden bu yarısı gibi düşünebilirsiniz.
Bu kitaptaki konuşmaların bazı kısımlarında okuduğum kitaplardan alıntılar var. Eğer bunlarla karşılaşırsanız çok şaşırmayın.
Düzenlemeleri falan daha sonra yapacağım.
Çoğunuz hayatta yaşadığınız sürece boyunca imkansız aşk terimini duymuştur. imkansızlığın varolduğu yerde aşkın barınmadığını haykırmak ihtiyacı doğuran yersiz bir tamlamadır. Hatta tamlama değil anlamsal bir eksikliktir. Momo hayatı boyunca imkansız aşkı zayıflık olarak görmüştü. Daha küçük bir köylü kızıyken zayıf olarak adlandırdığı bu insanları eleştirir, acı çekmesini seven kişilerin aşkı olduğunu söylerdi. Ona göre ruh mazoşisti kişi ısrarla bilerek olmayacak kişilere aşık olur ve kendini böyle tatmin ederdi.
"Yine dalmışsın Hirai."
Yanına oturan arkadaşıyla Momo yeni bir sigara yaktı. Dönüp kafasını çevirmeye veya cevap vermeye tenezzül bile etmemişti.
"Ne düşünüyorsun komutan?"
"Ruhumdan her geçeni dudaklarımın arasına yollarsam, ruhuma ne kalır?"
Jeongin aldığı cevapla kafasını sallayarak arkasına yaslandı. Momo gibi bir kişilikten başka tür bir cevap beklenmeyeceğini zaten biliyordu.
"Bensiz aşk mı yaşıyorsunuz aşk kuşları?"
Sarı saçlı çocuğun koşarak gelip boynuna sarılmasıyla suratını buluşturarak kucağındaki vücudu ittirdi Momo. Bu kadar yılışık bir kişilikle nasıl sarayda bulunduğunu olduğunu gerçekten merak ediyordu.
"İn kucağımdan Taehyung."
____
Momo iki arkadaşının güvenli bir şekilde saraya geldiğinden emin olduktan sonra sarayın dışına çıktı. Cebinden bir sigara daha çıkartıp yaktıktan sonra duvara yaslandı. Sarayın içinde tütün yasak olduğu için her zaman kapı görevlilerini oradan kovup gizlice kapıya çıkardı. Ağzındaki dumanı üfledikten sonra önündeki yapıya döndü. Gözleri arkadaşı Jeongin ve onun kız kardeşinin odasında gidip geliyordu.
Sarayın kapısındaki sandalyelerden birine oturduktan çoğu gece yaptığı gibi cebindeki küçük kağıt parçalarını çıkarttı. Momo ne kadar bir asker olsa bile fotoğraf çekmeye büyük bir ilgisi vardı ve fotoğrafları çoğu zaman saklardı.
Sayfalarını çevirip gözlerini anılarında gezdirmeye başladı. İlk sayfada Jeongin ile karşılaşınca gülümsedi. Nasıl yakın olduklarını bile anlamadığı Jeongin ülkenin büyük prensiydi. Momo kendisiyle neden arkadaşlık yaptığını hiçbir zaman anlamayacaktı.
Gecenin defterine yansıyan ışığı ile sayfaları çevirmeye devam etti. Sonraki sayfada karşısına çıkan sarı saçlı çocukla Momonun dudaklarında yeniden bir sırıtma oluştu. Taehyung sarayın görevlilerinden biriydi. Üçlünün yakınlaşmalarından sonra Jeongin onu özel hizmetçisi yapmış, bakım ve kıyafet gibi işleriyle uğraşması için en özel yeri ona vermişti.
Üçlünün fotoğraflarını tek tek gezdikten sonra karşısına çıkan sayfa ile Momo duraksadı. Kim Dahyun. Kimsenin gülüşünü görmediği, asla konuşmayan sert komutanın biricik aşkı. Momonun imkansız aşkın aşkların içinde en aşk olduğuna inandıran kadın.
Komutana göre imkansız gibi gibi oldukça hâlâ var ise
bilirsin hatta bilmene bile gerek yoktur;
bu aşktır."Bu saatte burada tek başınıza olmanız doğru mu komutan?"
Momo duyduğu ses ile hızlıca defterini kapattı. Kağıt parçalarını cebine tıkıştırdıktan sonra mimiksiz bir şekilde yanına oturan kadına döndü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
royal | dahmo
FanfictionHirai Momo yaşadığı ülkenin prensesine aşık olmuştu. !mini fic