bugünün şarkısı; solmaz naraghi, nobahari
şarkının bir kaç güzel sözleri;
gül nedir ki senin can alıcı güzelliğinin karşısında,
sen çiçekler arasında, dikenler içindeki gül gibisin
bir ömür daha lazım, ölümümüzden sonra
çünkü bu ömrümüzü sadece umutlanmakla geçirdik.bugünün film önerisi; mayıs sıkıntısı, 1999
bugünün filminin alıntısı;
ben bu mayıs aylarını sevmem, hep içime bir sıkıntı çöker, hep bir terslik olur nedense...
&
"size şunu söylemek istiyorum. evet belki ben bir baltaya sap olamayan, sıkıcı ve acınacak durumda biriyim. tersliğim, uyumsuzluğum canınızı sıkıyor. galiba hiçbir yeteneğim de yok. kanımdan başka da verecek bir şeyim... gençliğim, kimseye gerekli olmayan bir izmarit gibi yok olup gidiyor. ne bir yuvam, ne dostlarım, ne de bir işim var. gençliğimin en verimli çağında, bu kasabaya kısıldım kaldım. erkekliğim, dinçliğim, kalbim gözümün önünde eriyor. şunu da söyleyeyim, askere gitme vakti gelene kadar bu kasabadan kurtulmaktan başka bir şey düşünmedim. ama o sabah gelip çattığında, beni bu kasabaya bağlayan, o güne kadar fark etmediğim daha derin bağlar olduğunu fark ettim. çiğ damlalarıyla kaplı kavaklardan havaya ince bir koku yayılıyordu. nedense o gün bana bu kavakları, çamları, çınarları hayatımda sanki ilk kez görüyormuşum gibi geldi. sabahın bu erken vaktinde sokaklarda serseri bir mayın gibi dolaşan köpek çetelerinden başka bir şey olmaz. galiba bu sessiz sabahları, köpekleri, toprak kokusunu seviyorum. ama bu kasabada yaşayan insanları ve onların küçük hesaplarını anlamıyorum. ruhuma yabancı ve boğucu buluyorum. şimdi söyleyin bana büyük, ciddi ve herkese gerekli bir işin yapıldığı bir yerlere gitmek istemekte kötü olan ne var?"
&
klasik müzik bana herkesin malı gibi geliyor bütün insanlığa ait bir şey.bugünün şiiri;
KUŞUM VE BEN
kuşum ve ben bir aynada
uyuyoruz, kafesimiz yatağımız
yüzlerimiz eşlerine baka baka
sonsuz kar altında uyuyoruz
kuşum ve ben.
eşim ve ben kızıl bir bağla
bağlıyız birbirimize
çözülürse yoksulluk seviniraynamızın içinde tek bu bağ...
kızıl kıskanç eşim kuşum ve ben...nilgün marmara
bugünün mektubu;
acaba bazı şeyleri başka türlü yapamaz, yaşamımı farklı bir biçimde yaşayamaz mıydım - daha az acı çekip, daha az çektiremez miydim...
bilmiyorum. belki.
belki de değil.
ama şunu biliyorum: yaşam tek seferliktir. Bir kişi de kim ise odur. ben de ancak öyle yaşadığım gibi yaşadım; başka türlü yapamazdım. başka türlü yapabilmeyi ister miydim... sanıyorum, hayır. peki o zaman bütün bunları yeniden yaşamak durumunda kalsaydım, bunu ister miydim... sanıyorum, evet.
çünkü, başka, olduğumdan farklı bir kişi olmak istemezdim. bütün yoksunluklarımla, kusurlarımla, bozukluklarımla, ben benim... yaşamım da böyle olacaktı; zaten de öyle oldu.oruç aruoba, zilif.
♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
bir şeyler, daha azı veya fazlası değil.
Short Storykalemimin ucu hâlâ biraz daha sivri,