Eylül'ün Siyah Ojeli Ayakları

His Kaybı

Uyandı.Evindeki kanepedeydi,yanında evini paylaştığı arkadaşı vardı.Karanlıktı,beraber dizi izliyorlardı.Uyandığını fark eden arkadaşı:"Sonunda uyandın Eylül" dedi.Eylül'ün başı ağrıyordu,boğazı kupkuruydu.Daha da önemlisi,belinden aşağısını hiç hissetmiyordu! Eylül başta hislerinin onu yanılttığını düşündü,arkadaşıyla altına girdiği battaniyeyi sıyırdı ve bacaklarına dokunmaya başladı.Hiçbir şey hissetmiyordu,panikledi:"Noluyor? Ceren,belimin altını hissetmiyorum!" Ceren başta inanmadı,elini Eylül'ün siyah ojeli ve yüzüklü ayak parmaklarına değdirdi.Eylül daha da panikledi:"Hissetmiyorum,kıpırdatamıyorum bile!" dedi.Ceren elini Eylül'ün bacaklarında gezdirdi,hakkaten de bir şey hissetmiyordu.Ceren Eylül'ün bacaklarını koltuğa uzattı ve Eylül'ün her yerine dokunmaya başladı:"Burayı hissediyor musun? Peki ya burayı?..." Eylül'ün vücudunda hissedebildiği en aşağıdaki kısmı karnıydı,karnının altını hissetmiyordu.Eylül:"Ceren,lütfen beni hastaneye götür!" Ceren hemen götürmekten yana değildi:"Bu saatte nasıl gidelim,saat gecenin 1'i.Bence sen uyu,yarında eğer bacaklarını hissetmezsen hastaneye götürürüm." Ceren Eylül'ü sakinleştirdi ve Eylül yarın gitmeyi kabul etti.Yarın hastaneye gideceklerdi,fakat Eylül'ün hiç uykusu yoktu,sanki 1 gün aralıksız uyumuş gibiydi.Ceren'den bölümü geriye almasını istedi,uyuyakaldığı için izleyemediği kısmı açtı.Ceren battaniyeyi üstlerine geri örttü,gizli bir planı vardı.Battaniyenin altından Ceren'in ayaklarına dokunmaya başladı,dokunduktan sonra eline sinmiş mükemmel kokuyu burnuna götürüp içine çekiyordu.Dokunmalar gıdıklamalara dönüştü,Ceren basbayağı Eylül'ün ayaklarını gıdıklıyordu fakat Eylül'ün çıtı çıkmıyordu çünkü ayaklarını hissetmiyordu.Ceren artık son bir test yapmaya karar verdi.Eylül'ün ayaklarını kucağına aldı,Eylül'ün haberi bile olmadı,eline sehpadaki önceden hazırlamış olduğu raptiyeyi,pamuğu,yara bandını ve kolonyayı aldı,iğneyi ayağının yan kısmına hafifçe sürttü.Eylül'den tepki gelmeyince biraz daha bastırdı ve raptiye komple ayağına girdi,kan akmaya başladı.Ceren Eylül'e baktı,Eylül ona dönüp:"Noldu?" diye sorunca anladı ki bütün bir raptiye bile Eylül'ü rahatsız etmemiş.Ceren:"Bir şey olmadı" diyerek geçiştirdi, ardından raptiyeyi,pamukla kanı sildi,kolonyayı döktü ve normalde acıdan kıvranması gereken Eylül'den yine ses çıkmadı,pamukla beraber yara bandını yapıştırdı.Şu anda yaptığı testlerden anlaşılmış olacak ki Ceren Eylül'ün ayağını kuşbaşı doğrasa bile Eylül hissetmezdi.Ceren Eylül'ün ayaklarını battaniye altından burnuna götürdü ve kokusunu içine çekti.Artık daha fazla dayanamıyordu,Eylül'ün ayak tabanlarını yalamaya başladı.Topuklardan ayak parmaklarına kadar yaladı,siyah ojeli ayak parmaklarını biberon gibi emdi,ayak parmağındaki yüzüklerini diliyle tek tek çıkarıp geri taktı.İki ayağındaki 3'er yüzüğü de sırılsıklam olmuştu.Eylül'le göz göze geldiler,Ceren'in sadece gözleri görünüyordu çünkü ağzıyla ve burnuyla battaniyenin altında Eylül'ün ayaklarını kokluyor ve yalıyordu.Eylül ise hissizlikten hiçbir şey anlamıyordu.Ceren zaman geçtikçe daha çok azdı.Altındaki şortu çaktırmadan çıkardı,zaten ıslanmıştı,Eylül'ün buruşuk ayak tabanlarını birazcık sağ ayağı birazcık sol ayağı olmak üzere sırayla amına sürtmeye başladı.Eylül'ün ayaklarını sırılsıklam yaptı.Ceren zevkten çıldırıyordu ama Eylül duymasın diye ağzını tutuyordu ve en sonunda dayanamayıp boşaldı.Biraz fazla titremişti ve bu Eylül'ün dikkatini çekmişti:"Niye battaniyeyi sallıyorsun Ceren?" dedi.Ceren:"Pardon" dedi.Ceren işini hallettiğine göre sıra temizlemeye gelmişti.Peçeteyle Eylül'ün ayaklarını sildi.Koltukta sırılsıklam olmuştu ama ona yapılacak bir şey yoktu.Ceren şortunu giydi ve Eylül'e:"Hadi artık yatalım Eylül" dedi.Eylül 3 bölüm bitirmişti,4. ye başlayacaktı:"Ama ben zaten yeni uyandım,pek uykum yok" dedi.Ceren Eylül'e yarın sabah hastaneye gideceklerini hatırlatınca Eylül uyumayı kabul etti.Ceren battaniyeyi açtı,Eylül koltuktaki izi sordu:"Koltuk niye ıslanmış Ceren?" Ceren kafasından bir şeyler uydurdu:"Diziyi izlerken yanlışlıkla su döktüm" dedi.Ceren Eylül'ü kaldırmaya çalıştı ama beceremedi,Eylül Ceren'den daha ağırdı.Eylül'ü yavaşça yere bıraktı,sürükleyerek yatağına götürdü.Ceren Eylül'ü yatağının yanına getirince battaniyeyi açtı,Eylül'ü destekleyerek yatağının üstüne çıkardı.Eylül yatakta sırtüstü uzanmıştı fakat o yüzüstü uyurdu,Ceren'den çevirmesini rica etti ve Ceren Eylül'ü ayaklarından tuttu.Tam çevirecekken Eylül ayağındaki yara bandını fark etti ve:"Ceren,ayağımda neden yara bandı var?" dedi.Ceren:"Ayakkabı ayağını yara yapmıştı,ben de yara bandı yapıştırdım" dedi.Eylül yarayı görmek istedi:"Bir bakayım" dedi ve elini ayağına götürdü,tam bandı açacakken Ceren ani bir refleksle:"Dur açma" dedi ve elini Eylül'ün ayağına koydu.Eylül:"Doğru diyorsun,yarayı açmıyım geri" dedi.Ceren kılpayı kurtulmuştu,Eylül yara bandını açsaydı birden kan fışkırırdı ve ayakkabının yapmadığını anlardı.Ceren Eylül'ü ayaklarından tutarak ters döndürdü ve üstüne battaniyesini örttü.Eylül Ceren'e yardımcı olduğu için teşekkür etti.Yatma zamanı gelmişti,ama henüz işi bitmemişti,o yüzden uyumaması gerekiyordu.Eylül'ün uyumasını bekleyecek,sonra da ayak keyfine devam edecekti.Ceren de Eylül'ün yatağının karşısındaki kendi yatağına uzanıp telefona bakmaya başladı.Whatsapp'ta teyzesinin ona atmış olduğu ayak fotoğraflarını gördü.Ceren teyzesine bir ödev için ayak fotoğrafı istediğini yazmıştı,e tabi ki teyzesi onu kıramamıştı,Ceren'e her taraftan çektiği ayağının 10-15 tane fotoğrafını atmıştı.Aslında ortada ödev falan yoktu,sadece Ceren'in azgınlığı vardı.Sosyal medyalarda gezinirken karşısına sürekli ayakla ilgili videolar çıkıyordu.Pedikür videoları,masaj videoları,gıdıklama videoları...Her şey Eylül'ün ayaklarını işaret ediyordu.Ceren daha fazla dayanamıyordu,ikinci tura geçmesi gerekiyordu.Yavaşça yatağından kalktı,Eylül'ün yatağına doğru ilerledi.Kalbi ilk kez yapıyormuş gibi küt küt atıyordu.Yatağın yanına geldi,battaniyeyi yavaşça sıyırdı ve suratını Eylül'ü ters çevirirken özellikle yan yana koyduğu ayaklarının tabanına yapıştırdı.Yavaş yavaş koklamaya başladı,Eylül'ün ayaklarını yüzünde hissetmek istiyordu.Eylül'ün ayaklarını yalamaya başladı.Topuklardan başlayıp ayak parmaklarına kadar yalıyor,ayak parmaklarına gelince emmeye başlıyor,siyah ojeli tırnakları da dahil olmak üzere yalanmadık yer bırakmıyordu.Ayak parmak araları üzerine yoğunlaştığı bir sırada hiç beklenmedik bir şey yaşadı.Eylül arkasına dönüp:"Napıyorsun Ceren?" dedi.Ceren donakaldı,çünkü Eylül'ün fark edeceğini düşünmüyordu...