🚨‼️KİTABA BAŞLAMADAN ÖNCE UNUTMAMANIZ GEREKEN UNSURLAR; Bu kitap bir fanfic kitabıdır. Yani bir kısmı gerçek karakterler, diğer kısmı ise yazarın oluşturduğu karakterler vardır.
Bu kitapta yaşanılan; olay,zaman,mekan, olay örgüsü tamamen kurgudur. Kurgu olmakla beraber kitap yazar'a aittir.
Herhangi bir (ç)alınma,yanlışlıkla(!) benzer hikayeler yazma, yazar tarafından telif hakkı istenecektir. 🚨‼️
‼️DİĞER UNUTULMAMASI GEREK HUSUSİ KONU‼️
Bu kitap, useruhavenfht yazarının tamami ile kendi zihnindekileri kaleme dökmesi ile ortaya çıkmıştır.
Çalıntı kitap söz konusu dahi değildir.
Yazarın hiçbir kitaptan (ç)almadığı gibi, diğer yazar arkadaşların da bu kitabı kopyalaması söz konusu dahi değildir
‼️🚨
"Afet masa 4'e bakar mısın !?" dedi patronumuz Burhan Bey.
"Hemen Burhan Bey !" diyerek elimdeki sipariş kağıdını,menü ve kalemimi alarak masa 4'e ilerledim.
"Hoşgeldiniz efendim ne istersiniz ?" Menüyü önlerine bıraktım.
Bir kadın bir erkek oturuyorlardı. Galiba sevgililerdi. Çünkü bakışları aşk diye bağırıyordu resmen !
"Biz karar veremedik ilk defa geldik de siz ne önerirsiniz ?" dedi kibar bir şekilde hanım efendi.
"Tabiiki.. öncelikle Etimek tatlısını çok çok öneririm efendim. Şerbetini kendimiz özel yapıyoruz. Diğer bir tatlı olarak da sütlaç öneririm. " dedim gülümseyerek.
"Tamamdır biz iki tane Etimek tatlısı alalım. İçecek olarak da iki gazoz alalım. Uyar mı sana hayatım ?" dedi sevgilisine dönerek.
"Olur canım."
"Tamamdır. Hemen getiriyorum." dedim ve gülümseyerek mutfağa ilerledim.
"İki Etimek tatlısı." diyerek hızlıca içecek standına ilerledim. İki adet gazoz alarak pipetle birlikte masalarına bıraktım.
Sonra etrafıma bakarak birinin ihtiyacı var mı diye bakındım. 1 masa hesabı isteyince hesabı götürüp geri kasaya Burhan Bey'in masasına götürdüm.
"Buyurun masa 8 hesabı." Burhan bey telefonundan başını kaldırarak bana gülümsedi.
"Ay'ın elamanı olucaksın galiba yine." diyerek parayı kasaya koydu.
"İnşallah diyelim." diyerek gülümsedim.
"Afet masa 3'e bakar mısın ? Elimi kestim gidemiyorum ya." dedi yanımıza gelen deniz.
"Tamam tamam iyi misin sen ?"
"Evet evet teşekkür ederim." diyerek içeri girdi.
Bende menü ve sipariş kağıdını alarak masa 3'e doğru yürüdüm.
"Merhaba hoş geldiniz ne alırdınız ?" sipariş kağıdını doldurduğum için daha yüzlerine bakamamıştım.
"Ben bir tane white chocolate mocha alabilir miyim ?" dediğinde yüzlerine bakabilmiştim.
"Tabii."diyerek diğer adama döndüm.
O zaten bana bakıyordu.
Fazla yakışıklı birine benziyordu. Gözleri masmavi saçları ise altın sarısıydı.
"Buyurun siz ne istemiştiniz ?" dedim gülümseyerek.
"Ben bir tane sütlaç bir de profiterol alabilir miyim ?" dedi çok kibar bir şekilde.
"Tabiki hemen getiriyorum." diyerek son kez sarışın bey'e bakıp arkamı döndüm ve mutfağa ilerledim.
Siparişleri söyleyip kasanın yan tarafında beklemeye başladım. Telefonumda birşeylere bakarken izlenme hissine kapılınca kaşlarımı çatıp kafamı kaldırdım.
Sarışın bey bana bakıyordu. Göz göze geldik.
Galiba siparişleri gelmediği için psikolojik baskı uygulamaya kalkmıştı. Telefonumu arka cebime koyup içeriye girdim.
2 dakikanın sonunda siparişi alıp masalarına bıraktım.
"Afiyet olsun."
"Teşekkür ederiz."dedi sarışın olanın arkadaşı. Şimdi fark etmiştim onun da gözleri yeşildi. Saçları ise kumral.
Gülümseyip kasaya doğru gittiğimde herkesin o masaya baktığını gördüm. Hatta müşterilerden bir kaç tanesi yanlarına gitmişti.
"Ay afet gel gel." dedi Didem.
"Ne oluyor ?" dedim kaşlarımı çatarak.
"Ne demek ne oluyor ? Kızım sen tanımıyor musun bunları?" dedi Tolga.
"Tanımam mı gerek ki ?" dedim hepsine bakarak. Resmen aynı anda hepsi göz devirmişti.
"Kızım bunlar Beşiktaş'ın oyuncuları ! Sarışın olan Semih Kılıçsoy, diğeri ise Tayyip Talha Sanuç !" dedi Kubilay.
Semih Kılıçsoy...
---
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
