2

194 27 54
                                    

yüzümde neredeyse kulaklarıma varacak kadar gülümsemeyle arada basket takımına arada da tribüne bakış atıyordum.

hem okulumda hem de çevre okullar arasında ponpon dansı yapan tek erkek olduğum için ve okul bu konuda sorun çıkartmadığı için performans sergileyebilmem beni çok mutlu ediyordu. sadece burada olabilmek bile keyfimi yerine getiriyordu.

takımdaki diğer kızlar bir sağa bir sola giderken ben de elimdeki ponponları onlara uyumlu yöneltiyordum.

kızlar kenarıya çekildikten sonra kendi solo gösterimi yapıp kızlar arkamdan tekrar gelip ponponları dalga haline getirmiştik.

taraftarlarımız da şarkıya uyumlu okulun adını tezahürat ederken yakın arkadaşlarımla göz göze gelince gülümsemem artmış ve göz kırpmıştım.

3-4 dakika süren gösterimizden sonra kenarıya çekilmiş karşı okulun gösterisine bakmıştık. son üç yıldır yapılan bu gösteriler öncesinde karantina dönemi diye bırakılmıştı ama bizim okulun tekrardan başlattığı bu gösteri hızlıca diğer okullara da yayılmıştı. bu yüzden sadece spor takımları arasında değil tezahürat takımları arasında bile rekabet oluşmuştu.

ben bunları düşünürken karşı okulun tezahürat takımından beni dürten arkadaşım yüzünden elde olmadan gözlerimi çekmiştim. durmadan dans ettiğim için kızarmış ve terlemiştim bunu fark edip bana su uzatan yunjin'e döndüğümde arkamda oturan riki ile göz göze gelmiştim. herhalde bana bakıyordu ki direkt göz göze gelmiştik. gözlerini benden uzun süre ayırmamış karşı tezahürat takımının açtığı şarkının bitmesiyle ayağa kalkarken göz kırpmıştı.

dün bana attığı mesajlar aklıma geldiği için göz devirmiştim o ise maç skorunun hesaplandığı masadan telefonunu alıp bir yere girip bir şeyler yazmıştı.

en sonunda maçın başlayacağını belirten düdükle tüm takım ayağa kalkmıştı.

o ise bana bakıp telefonunu gösterdiğinde ben de arkadan telefonumu bulmuştum.

riki
bence sana sweatimi vermeliyim
okulumuz şortundan kumaş çalmış
müdür kim cebine attı paraları herhalde

son mesajına güldüğümde riki de bana gülerek bakıyordu. gözlerimi kaçırmam ile o da takım arkadaşlarına bir şey söylemişti.

yunjin bana ne olduğunu sorduğunda rikilerin maça girdiğini görmem ile telefonu ona göstermiştim.

"YOK ARTIK BU BAYA YAVŞIYOR..."

"...ve sen gülüyorsun."

"bağırma gebertirim seni."

"aşkım kim duyacak burada tezahürat etmekten insanların neredeyse boğazı çıkacak."

bu dediğinde haklıydı.

basketbol maçlarının çeyrek finallerine gelmiştik. geçen sene 1. olan takımla eşleşmiştik. bu kadar büyütülmesinin nedeni ise bizim de 2. olmamızdı.

bu yıl kuradan çıkan eşleşmeler çok saçmaydı evet ama herkesin odağını da bugün yapılacak maça vermesini sağlamıştı.

sonuçta bu maçı kim kaybederse geçen senenin finalistlerinden birinin finale çıkmayacağını gösteriyordu.

takıma göz gezdirdiğimde maç başlayalı çok olmasa da gergin hava hemen başlamıştı. genel olarak gergin havayı yaratan karşı takımdakiler çok sert oynuyorlardı.

bu kadar sert oynamaları beni gererken nedenini anlayabiliyordum.

geçen sene riki yine as kadrodayken takım kaptanı mezun olduğu için bu sene riki kaptan olmuştu.

bizim mezunlarımızdan dolayı takım kadrosu değişmişken onların kadrosu daha fazla değişiklik yaşamış gibi gözüküyordu. büyük ihtimalle yeni kadro da riki'nin ne kadar iyi olduğunu bildiği için onun elde olmadan gözleri korkmuştu.

topun dışarı çıkmasıyla karşıya geçen top ve topa kitlenmiş ciddi bakan riki şu an onu içten içe desteklememi sağlıyordu.

sinir bozucuydu.

riki kesinlikle sadece sinirimi bozmak icin vardı.

☀️
ABI PIC RIKI ASIGIYIMMM
NE YAPARSA YAPSIN TAMAM DIYIP GECERIM
ASIGIM ASIK KOCAM

ᴄʜᴇᴇʀ ʟᴇᴀᴅᴇʀ-ꜱᴜɴᴋɪHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin