BDSM kampı

Kamp'a yollanışım

Babam Anneme "Dil kamp'ı" diye yedirdiğini söyledi ve beni hava limanına bıraktı. Birkaç saat Uçağı bekledikten sonra uçak kalktı ve ben de bindim, Amerika'ya vardığımda bana atılan konum için bir taksi tutulmuştu, taksiye bindim ve beni bir ormanın girişinde bıraktı. Babamı aradım 

"Alo? Baba?"

"Efendim oğlum, vardın mı?"

"Vardım da..beni bir ormanın girişinde bıraktılar, emin misin doğru mu diye?"

"Doğru Doğru, sen ilerle tabelalar sana yol gösterecek, hadi kal sağlıcakla"

Ben daha bir şey demeden telefonu kapadı.

"Neyse birşey..olmaz herhalde" dedim ve ormana girdim

Tam da babamın söylediği gibi patikayı takip ettikçe karşıma bir tabla çıktı "BDSM Camp =>" diye bir tabelaydı. Tabelayı takip edince ormanın ortasında, göle yaklaşık 5 dk yürüme mesafesiyle lüks bir ev çıktı, evin kapısını çalınca karşıma  uzun çizme tarzında topuklu ayakkabılardan giymiş, kaşıklarının kaşlarını ortaya çıkaran bir don, ve bir de sütyen ile, yaklaşık 1.68 boylarındaki, kısa sarışın saçlı, elinde kırmızı şarap şişesiyle beni bir kadın karşıladı (ingilizceden çevrildi.)

"Kimsin?"

Bi an ne diyeceğimi bilemedim kadını incelemekten, kekeleyerek,

"B-ben Kayra"

"Oooh Kayra! Baban ile görüşmüştük, sen kamp için geldin değil mi?"

"Evet evet,"

"Gel içeri, ben Abby, yeni Sahibenim"

İçeri girdim içerisi de evin dışı kadar lükstü, ama bodrumunda neler vardır..orası tartışılır, beni salona götürdü ve bana bir şarap doldurdu 

"Son özgür anlarının tadını çıkar, 3 hafta seninleyiz..."

Şaraptan bir yudum aldım 

"Sadece 3 hafta mı?"

Abby bir kahkaha patlattı 

"ne oldu? Çok mu heveslisin?"

"Yani biraz evet"

"Merak etme babandan izin alır, sikine bir tane tıkaç takarım olur biter!"

Dedi ve tekrar kahkaha patlattı

Sütyeninin askılarında dikenler vardı, ve askı onun koltuk altından ve omuzlarının üstünden geçiyordu, tabii koltuk altından gözen yerde dikenler yoktu ama omuzundan geçen yerde küçük de olsa vardı

"Ne oldu bir yere daldın gibi?"

"N-ne? Ben mi?"

"Başka kim var lanet olası?"

"Bir..yere bakmıyorum"

"Eh öyle olsun.." dedi ve şarap bardağını bitirip

"Artık başlayalım..on anların umarım güzeldi" dedi ve odadan ayrıldı, birkaç dakikaya elinde ip, kelepçe ve later bir maske ile geldi, 

"Maske mi tercih edersin yoksa top tıkaç mı?"

"Top tıkaç olsun"

"Git Bodrum'dan getir"

"Ben mi?"

"Tabii ki sen aptal! Ayrıca kırbacımı da getir, bundan sonra bana hanımefendi diyeceksin! (Mistress Abby diyo)"

"Peki Mistress Abby" 

Dedim ve Bodrum'a indim..etrafta her türden seks oyuncakları vardı, kadında spank atmak için bu çok keskin olmayan ama keskin olan kılıçlardan vardı, dedim bu kadın beni sikecek, ayrıca gıdıklamak için de fazla malzemesi vardı, bu kadın beni gerçekten gülmekten öldürecek gibi duruyor..