Felix'ten
Babam yine içerek eve gelmişti. Kahrolası adamın beni bir türlü rahat bıraktığı yoktu ki. Zaten annem bu işkencelere dayanamayıp göçmüştü bu hayattan. Şimdi de bana yapıyordu bu işkenceleri. Bir sürü de borcu vardı bir de. Onlar da ayrı bir mesele.
"Felix! Nerdesin lan sen? Niye cevap vermiyorsun lan? Benim sözüm ikiletilmeyecek demedim mi ben sana?! Geç şu odaya geç! Uslanmamışsın sen hala!! "
" Ya baba kıyafetlerimi değiştiriyordum" yalan söylemiştim.
"Sus lan! Ben sana konuş dedim mi eşşek! " Beni kolumdan tuttuğu gibi sürükleyip odaya getirdi. Bir yandan bağırıyor bir yandan da kendimi onun bu kirli ellerinden kurtarmaya çalışıyordum. Yüzüne söyleyemesem de ölmesini isteyecek kadar nefret ediyordum ondan.
Kemerini çıkardığında odanın en kuytu köşesine doğru gerilemeye başladım. Hayır! Bunu yapmasını istemiyordum. Elindeki kemerle bana yaklaşmaya başladığında korkudan titriyordum.
"Noldu lan korktun mu? Sen daha çok korkacansın o zaman eşşek herif!"
Koluma hızlıca çarpan kemerin acısıyla beraber gözlerim dolmuştu. Durmuyordu bir de. Aralıksız vuruyordu. Bayılmak üzere olduğumu hissediyordum. Her tarafım kemerin izleriyle dolmuştu. Yeter artık daha fazla dayanamıyorum.
Ayağa kalkmak için hareketlendiğimde son bir darbeyle beraber iyice yere yığılmıştım. Her tarafım acı içindeydi.
Hepsi babam yüzündendi. Her gece eve sarhoş gelip annemi döverdi. Zavallı kadın o da dayanamadı artık bunlara. Haklı tabi bu dünyadan gitmekte.
Dış kapının sertçe kapanmasını duydum. Bu babamın evden çıktığı anlamına geliyordu. Yine içmeye gitmişti işte. Zaten saat geç olmuştu. Uyumalıydım. Yarın okul vardı.
Okulda da zorbalık görüyordum zaten. Tek arkadaşım Jisung'du. O da ailesinden şiddet görüyordu. İkimiz birbirimizi bulmuştuk resmen.
Ayağa kalkıp odama yöneldim. Elimi rafta duran kitaplara atarken kolumdaki kemer izleri gözüme ilişti. Siktiğimin adamı nasıl vuruyordu öyle. Resmen mosmor etmiş.
Raftaki kitapları çantama koydum ve yatağıma uzandım. Masamın üzerinde kalmış olan mektuba baktım. Canım annemin mektubuydu bu. En son onu tekrar okurken babam çağırmıştı beni. Sonrası malum...
Çantama kitaplarımı koydum ve yatağıma oturup düşünmeye başladım. Acaba daha iyi bir babam olsa hayatım da düzelir miydi?
Yatağın içine girip gözlerimi kapattım. Annemi düşündüm. Onu kesinlikle babamdan bin kat çok seviyorum.Gerçi babamı hiç sevmiyorum. Sadece emirlerini yerine getiriyorum. Çünkü bunu yapmazsam dövüyor.
Bir gün bu babamın elinden de kurtulacağım zaten. Ama nasıl olacak onu da bilmiyorum.
Yarım saat falan telefonla uğraştıktan sonra kendimi uykunun kollarına bıraktım. Sonrasında ise mışıl mışıl uyumuşum zaten...
Bu ilk ficim dostlar. Nasıl olmuşş
Ağağağ
Sonraki bölümler mükemmel olacak. Bu biraz kısaydı
Neyse hepinizi öptüm.💋💋💋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Father's Debt | Hyunlix
FanfictionFelix'in babası zamanında mafya babası Hyunjin'e ödeyemeyeceği kadar borçlanmıştı. Aynı zamanda da oğlunu yaptığı borçları için kullanmayı planlamıştı... Yan shipler:Minsung-Chanmin-Jeongbin