Öncelikle bu ilk kurgum. Çok heyecanlı hissediyorum. Daha önce birçok kez denedim yazmayı. Her seferinde hazır olmadığımı düşündüm. Sildim, yazdım, sildim, yazdım. Bu kurguyu güzel bir şekilde ve biraz spontane yazma kararı aldım. Açıkçası her şeyi yaşayıp göreceğiz. Yorumlarınız benim için çok önemli. Hikâyeyi benim değil de sizin şekillendirmenizi istiyorum. Kitap, Karaca adındaki genç kızın çocukluk aşkı olan Yaman'ın Karaca lisedeyken onun edebiyat öğretmeni olmasıyla başlar. Aralarında yaş farkı olduğundan eğer rahatsız olacaksanız okumanızı tavsiye etmem. Kitapta kâh geçmişe gidicez kâh ağlayacağız kâh güleceğiz. Kısa bir not geçmek istiyorum:
KURGULAR BENZEYEBİLİR YENİ ŞEYLER KOLAY ÜRETİLMEZ FAKAT BENİ ÇALMIŞSIN DİYEREK SUÇLAMAYINIZ BU BENİM EMEĞİME HAKARETTİR.
Teşekkür ederimm💝. O zaman giriş bölümü sizinlee.
🧌(bu tarz yerlere beklentilerinizi yazarsanız mutlu olurum)
"Aa, yağmur yağıyor!" derken neşeli bir çocuk gülüşü kaçmıştı ağzımdan. "Karaca!" annemin sesini duymamazlıktan gelmiştim. Bir keresinde dedem bana "Yaz yağmuru kısa sürer yakamoz güzelim." demişti. O günkü hislerim hâlâ aklımda. O zaman da dedeme güvenmiştim. Mahalleye yeni birileri taşınmıştı, görmem lazımdı. "Ayça," Ah güzel Ayça... Onu da kaybettim şimdi. Gerçekten ay gibiydi yüzü. Ayça hemen bana döndü. "aretliğim hangi evdeydi bu yakışıklı yaa." diye sordum. 7 bilemedin 8 yaşındaydık. O kadar birbirimize bağlıydık ki daha o yaşta aretliğim derdik birbirimize. "Valla bilmiyorum aretliğim, şahin gözlerimize kaldı iş." yağmur azalırken etrafı gözetliyorduk. Her gördüğümüz yabancıyı sorguya çekiyorduk. Mahallenin ağası kesilmiştik.
Yanımıza Tomris geldi bir süre sonra. O da aretliğimizdi. Üçümüz her şeyi beraber yapardık. "Napıyosunuz aretliklerim?"
"Koca avındayız aretliğim." dedi Ayça.
"Ya koca değil meraktan." dedim.
"Yeni gelen çocuğu diyorsunuz siiz. Yaman o kadar da yakışıklı değilmiş gördüm ben." dedi Tomris. "Hatta şu bu tarafa yürüyen abi."
Kafamı çevirmemle görmüştüm Yaman'ı. O siyah saçlarının bembeyaz teniyle uyumu beni daha o yaşımda yakıp kavurmuştu. Çocuksun demişlerdi. Abin o senin demişlerdi. Çocuk aklı işte diye gülmüşlerdi. Aramızdaki 10 yaşa gülmüşlerdi. İnanmamışlardı. Beni de kendi bildiklerine inandırmışlardı.
Şimdi karşımdaydı. Kalbim onu ilk gördüğüm gibi atıyordu. Tekrar ettim içimden:
Çocuğum, abim o benim, çocuk aklım işte...
N'olur eskiye dönme.
N'olur...🧌
Biliyorum kısa oldu ama en azından bi fikriniz olsun istedim.
Genel olarak kitaba Karaca'nın ağzından okuyacağız.
Umarım beğenirsiniz ve destek olursunuz. Öptüm hepinizii💗💗

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bunun Adı Aşk Değil
Teen Fiction"Karaca BOZOK" Önüne dönecekti ki adı tanıdı, hatırladı, hatırlamak istemedi. Karaca'ya döndü. Genç kız zaten ona bakıyordu. Tekrarladı bir fısıltı hatta haykırış gibi "Karaca BOZOK..."