*30*

668 83 113
                                    

______________

Uyandığım zaman rahat bir yataktaydım, gözlerimi açtığım zaman yanma ile tekrar kapadım. Gözlerimi kırpıştırıp tekrar açtım, etrafımda ki eşyalar çok yabancıydı çok farklıydı hiç iyi hissetmiyordum. İçimde ki stres ve korku artmaya başladı ağlama duygusu içimi yakıp kül etmek üzereydi. Yataktan kalkıp odada olan bütün eşyalara göz gezdirkten sonra kapıya gittim, kapının kolunu tutup aşağıya indirdiğimde kapı açılmamıştı, tekrar tekrar zorlayıp pes ettim ve bağırmaya başladım

"Açın kapıyı!"

"Bırakın beni, gitmek istiyorum!"

Göz yaşlarım gözlerimi terk ederken odanın kapısı açıldı ve tanımadığım bir adam içeri girdi. Uzun boylu, biraz yapılı, güzel yüzlü bir adam girmişti, ağzı kulaklarındaydı resmen. Burada gülecek bir şey varda ben mi göremiyorum

"Tanrım sen kimsin, beni niye buraya getirdin. Gitmek istiyorum"

"Sana da günaydın jisung, sakin ol anlatıcam"

Beni yatağa oturtuğunda karşıma geçip oturup konuşmaya başladı

"Jisung bana jaehyun diyebilirsin. Evimde bir süreliğine misafir kalıcaksın"

"Babacığın biraz yaramazlık yaptı ve bedelini böyle ödeyecek"

"Madem sorun minho ve senin aranda neden beni kaçırma gereği duydun"

"Dediğim gibi babacığın bana iyi şeyler yapmadı cezası bu. Çocuğunuz olacağını biliyorum merak etme amacım sana zarar vermek değil"

Delirecektim bu adamla napıcaktım ben. Minho'nun beni bulması biraz zaman alıcaktı ve ben burda esir kaldım gene, ama bu sefer farklı ev farklı bir adam. Jaehyun denen adam odadan çıkıp kapıyı kilitlemeden çıkmıştı odadan, göz yaşlarımı silip odadan çıkıp aşağıya inmiştim. Çalışanlardan biri gelip beni mutfağa götürüp yanımızdan ayrılmıştı, jaehyun yanındaki sandalyeyi işaret edince oturdum

"Yemeğini ye sonra odana çekil"

Başımı sallayıp göz devirmeme neden olmuştu. Odana çekil ne demekti sanki düşmanına söyler gibiydi, aslında doğruydu düşmanına söylüyordu. Hazırlanan yemekleri yerken jaehyun denen adamın telefonu çalıyordu, telefonunda ki gördüğü isimle sırıtmış bana bakmıştı

"Düşündüğüm gibi, babacığın arıyor daha yeni düşmüş heralde seni aramak. Yazık"

Biraz beklettikten sonra telefonu açıp hoparlör'e vermişti

"Selam sevgili babacık, nasılsın"

"Orospu çocuğu nerdesin, naptın jisung'a"

"Merak etme sevgili bebeğine dokunmadım, yani şimdilik dokunmadım"

Ellerimi dizlerime getirip sıkmıştım. Ne demek şimdilik dokunmadım?

"Şahsen bende jisung'un yatakta nasıl olduğunu öğrenmek istiyorum. Sen yatakta iyi olmayan birileriyle takılmazsın çünkü"

"Ona dokunursan öldürürüm seni, hayatında kimseyi bırakmam"

"Benim olana dokunamazsın daha öğrenemedin mi, yer altında bunu bilmeyen kimse yok"

"Bilmiyorum babacık, sadece birazcık jisungla oynıycaz. Belki benimde ondan çocuğum olur ne dersin"

Minhodan hiç bir ses gelmiyordu zaten bir süre cevap vermeyip telefonu kapamıştı. Masadan kalkıp odaya gittiğimde kapı kapalı yatakta yatıyordum. Kendimi yoramazdım karnım şişmişti ve burdan atlarsam bebeğimi kaybetme şansım vardı, bunu göze almak istemiyordum. Yattıktan sonra odaya jaehyun geri geldi ve yatakta dikleşirken önüme bir kaç atıştırmalık koyup önüme oturdu

"Korkma jisung sana el sürecek niyetim yok, sadece sinirlendirmek için söyledim"

"Seni kaçırıp zaten şuan siniri ve acısını çekiyor, amacım onla yüzleşmek. Bunları yedikten sonra masanın üzerine bırak sonra uyu"

Hiç birşey demedim, jaehyunda bu konuda birşey demediğim için çıkmıştı. Önümde meyveler duruyordu ama içimden yemek gelmiyordu, minho getirmemişti bunları bana tanımadığım biriydi ben minho'nun aldığı çilekleri yemek istiyordum. Sırf bebeğim için yemek zorunda kalmıştım çünkü o istemişti çilek yememi, normalde olsa dökerdim. Ayağa kalkıp odayı gezip neler olduğuna bakıyordum oda güzeldi ama benim minho'nun evine geldiğim günkü gibi olmayabilirdi

Onu özlemiştim belki bir gün olsa bile özlemiştim. İlk defa bu duyguyu hissediyordum ne kadar çok şey yaşasakta, belki ondan çocuğum var diye hissediyorumdur bilmiyorum. Yatağa komple girip üzerime battaniyeyi örtüp uyumaya çalışmıştım, sadece sağ ve sola dönüp duruyordum gerçekten çok sıkıcıydı

En sonunda derin bir uykuya daldıktan sonra korkuyla uyanmıştım. Silah sesleri her yeri kaplıyordu titrememi engel olamıyordu. Odamın kapısı tek seferde sert şekilde açılınca minhoyla gözlerimiz kesişmişti, silahını arkasına koyup yanıma gelmişti. Bana sarılıp elini belime koyunca dudaklarımı öpmeye başlamıştı, bende ona öpücük konduruyordum. Öpüşmesi hızlanıp sertleşmişti ona ayak uydurmaya çalışıyordum sadece, oda azdı. O üst dudağımı dudakları arasında hapsederken bende onun alt dudağını öpüyordum, dudağımı ısırıp tekrardan öpüyordu. Minho'nun dudağını sert ısırıp benden ayrılmasını sağlamıştım

"Minho biliyorsun ki burda sevişmeyeceğiz"

"Kendimi tutamadım özür dilerim. Çok özledim"

"Bende çok özledim, özür dilerim.."

"Neden özür diliyosun"

"Seni dinleyip evde kalıcaktım, başına iş açmayacaktım bundan dolayı özür dilerim"

"Dilemene gerek yok bir daha böyle bir şey yaşanmıycak"

Beni belimden ve bacaklarımdan tutup kucağına almıştı. Odadan çıkıp aşağıya indiğimizde bütün adamlar kanlar içinde yerde yatıyordu, jaehyun bile. Kurtluduğuma sevinmiştim bir minho vakası tekrardan kaldıramayacaktı bedenim, zorla alıkoyulsamda artık kalbim minho için yanıp kül olmaya başlamıştı onsuz hiç mişim gibi geliyordu bana. Ne kadar sevmeyip yaşasamda hayatımın parçası olmuş oldu daha sonradan aşık olmuştum, bebeğimin babası olmuştu

Hala minho'nun kucağında bir şekilde arabaya doğru gidiyorduk, içimde ki huzur anlatılmayacak şekilde çok fazlaydı sevdiğim adama kavuşabilmiştim. Daha bir gün olsada özlem duymuştum. Beni arabaya bindirip  kendiside şoför koltuğuna oturup kendi evimize sürmeye başladı...

_________________________________________

Final nasildi begendiniz mi?

Ben begendim sahsen cok guzeldi






















Saka la
Gul diye 😘
60-70 oyla yeni bolum atacam ona gore ha biraz oy lazim

Minsungla kalin arkadassaklar optum💗💗💗😘😘😘

Little boy's daddy/minsung DADDYKİNGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin