Kaç gece yeter bilmiyorum yarınlara açılmaya ama hazırım sanki hâlâ yaşamaya..
Defterin son sayfasına ermişimde söyleyeceklerim yarım kalmış gibi.
Ya da toprağına tohumlar ekmişim şubatın ortasında.
Kar dondurmuş hepsini ya da kuşlar yemiş her birini.
Kaç gün yeter bilmiyorum geceye sarılmaya ama sanki kucak açsam sığınacak boynuma.
Şişenin sonuna varmışım da susuzluğum geçmemiş gibi.
Ya da resimler çizmişim ıslak kumlara,
Dalgalar gelip hepsini silmiş sanki.
Dilimden dökülmek isteyen cümleler vardı bir zamanlar.
Selalar okumuşum hepsine, kazmışım her birine birer mezar.
Bir ben olmak için kaç ben kaybetmem lazım daha bilmiyorum ama.
Tebessümlerim kırılıyor aynaya her baktığımda.
Unutmak isteseydim unuturdum biliyorum ama.
İstemeyen yanım çok ağır basıyor yalnız kalınca.
Bunu da atlatırım elbet ya bu gece ya sonrakilerde.
Yeni bir defter alır başlarım dizelerime.
Kışın da açar elbet çiçekler.
Denizler kurursa nehirler akmaya devam eder.
Bir söz de kendime veririm.
Verdiğim söze sadık kalırım.
Kaldırırım bitmeyecek cümlelerimi.
Yerine nokta koyarım.
Elbet yaparım ya bu gece ya sonrakilerde.
Gün gelir sabaha erer de.
Bir ben de ererim elbet kendime!19.05.24 00:30
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kasımpatı
PoetrySözlerin döküldüğü şiirler olunca sesten ziyade, sürükleniyor insan farklı bir evrene. Kasımpatı da isterdi dökülmesin yaprakları ama kabul etti yaşamak için daha fazlasını..