"ÇAKAL RÜYA GÖRDÜ DİYE KURDUN SOYU TÜKENMEZ"
_________________________________________Selam ben Ecrin 13 yaşındayım.
----------_------------------------------------------------------
Yine okuldan dershaneye gidiyordum. Zaten tek bir rutinim vardı o da Evden okula okuldan dershaneye dershaneden eve bu rutin sadece cuma günü değişirdi o da Fırat ile çalışma yapardık.
Ne çalışması mı? Astsubaylık çalışması
Yani genelde o beni çalıştırırdı çünkü o yaşına göre biraz fazla (!) güçlüydü. Yani o kolunu öne uzatırdı bende onun koluna asılı kalırdım ve süre tutardık en uzun kaldığım süre 5 dakikaydı. Yani bence yaşıma göre çok iyi.
Ben Astsubay olmak istiyordum çocukluk hayalimdi. Küçükken Asker ablaları görünce içimde kelebekler uçuşurdu. Ve hala da öyle bi gün bende olucam kendime söz verdim...
Dershaneye geldiğimde hoca daha gelmemişti. Sınıfa girdim ve herkes birden ayağa kalkıp asker selamı verdi bende gülümsemeye başladım.
Sınıf:HOŞGELDİN ASENA HANIM
Ben:Hoşbuldum hoşbuldum
Daha çok gülmeye başladım alışıktım ama bu sefer daha bi çok bağırdılar.
Selin:Aşkım matematikten 93 almışsın Burak hoca gelip söyledi.
Ben:Valla mı ya
Selin:Evet de şey dicem hani bugün cuma ya gezsek mi senle biraz
Ben:Gülüm valla olur derdim de çalışma yapıcaz Fıratla
Selin:Aşkım şu Astsubaylık aşkını birazda Efe'ye verseydin şimdi dershanenin gözde çifti olucaktınız ya
Ben:Gülüm gözüm geçici aşkta değil Kalıcı aşkta😉
Selin:İyi bakalım bu arada sınıfa yeni biri geliyomuş
Ben:Kimmiş o
Selin:Ş-şey kürtmüş
Kürt lafını duyunca bana bi geldiler. Elimi masaya vurup hızlıca ayağa kalktım.
Tahtaya ilerleyip hemen bi müzik açtım.
"TEŞKİLAT TÜRKÜSÜ"açtım.
Bi süre sonra kız sınıfa girdi ve birden yüzünü buruşturdu.
Ben:Noldu beğenemedin mi?
Dilan: Beğenemedim canım var mı
Ben:Var... Var ama önce şunu bil ki burası TÜRKİYE HEPİNİZ HADDİNİZİ BİLİN burası senin sandığı kürdistan değil ve ayrıca bizim bi bayrağımız var.
Dilan:A-
Ben:Hiç bizim de bayrağımız var deme çünkü üç tane emoji bir bayrak etmiyor.
Kız öylece kalakalmıştı.
Ben:Hee bide ülkesi olan konuşsun dedim sustun öyle ya noldu canını mı yaktım.
Kız sinirle yerine oturmuştu.
Sonunda dershane işi bitmişti. Hızlıca bahçeye gitmiştim. Fırat daha gelmemişti. Onu beklemeye başladım. O sırada "Gözler yıldız kaş hilal" şarkısını açtım ve Fırat'ı beklemeye başladım.
Bi 5 dakika sonra gelmişti.
Ecrin: Sonunda gelebildin beyefendi
Fırat:Anca çıkabildim dershaneden
Ecrin:İyi bakalım hadi başlayalım
Fırat hızlıca ağırlıkları alıp kaldırmaya başladı. Bende mekik çekiyodum. Bi 30 dakikadır yapıyorduk ama ikimiz de hala yorulmamıştık.
Yer değiştirmiştik ben 7 kilo kaldırabiliyodum. O yüzden hızlıca elime alıp kaldırmaya başladım. Bunu da bi 30 dakikadır yapıyorduk.
Fırat:Yoruldum ya
Ecrin: Oturalım
Fırat elini boynumdan geçirip yanıma oturdu.
Ecrin: Bugün noldu biliyo musun?
Fırat:Yine asenalığını gösterdin dimi?
Başımı sevimlice salladım ve anlatmaya başladım.
Ecrin:Kızı baya bi zort ettim ama kız böyle donakaldı.
Fırat: Aferin benim küçük Asena'ma
Ecrin:Fıroş...
Fırat sabır çekmişti. Çünkü ona fıroş dememe çok kızıyordu. Ama onu sinir etmek benim hoşuma gidiyordu.
Fırat:Efendim cadı
Ecrin:Sana kaç kere dedim bana cadı deme diye
Fırat:Sen bana deme bende sana demiyim tamam mı?
Başımı olumlu anlamda salladığımda olduğu yerden kalkıp çantasını koluna taktı.
Fırat:Hadi gidelim artık
Ecrin:Tamam gidelim.
Hızlıca çantamı alıp bahçeden çıktık.
Eve vardığımda babamla sarılıp içeri geçtim. Ama içeride biri vardı.
Gülsüm:Hoşgeldin kızım
Ecrin: Hoşbuldum Gülsüm teyze
Selen:Hadi kızım otur
Ecrin:Tamam anne
Gelenler Fırat, annesi ve babasıydı.
Şimdi ise çay içiyoduk. Gülsüm teyzeyle annem konuşuyodu. Babamla Burak amca konuşuyordu. Fırat ise telefonuyla uğraşıyodu. Bende telefonumu elime almıştım.
Mesajlar
Fıroş:Cadı napıyon ben sıkıldım ya
Ben:Bende sıkıldım ya napsak ki
Fıroş:Annemler sanırım senle beni konuşuyolar.
Ben:Nee ne diyolar
Fıroş:Annem dedi ki Ecrin çok güzel çok oturaklı kız sonra Selen teyze Fırat da çok yakışıklı pek yerli yerinde dedi
Ben:Bunlar var ya büyüyünce kesin evlendirirler bizi
Fırat:Olmaz öyle şey ya
Ben:Niye
Fırat:Çünkü...neyse boşversene
Ben:Tamam
Diyip telefonun ekranını kapattım. Neden böyle söylemişti aklım almıyodu. Kızım saçmalama belki sevdiği var. Üff aman niye takıyosam bende kafama
Gülsüm:Ee kızım sen napıyosun var mı sevdiğin biri
İçtiğim çay boğazımda kalmıştı. Öksürürken biri eliyle su uzattı. Kim olduğunu göremeden hemen suyu alıp içtim. Ama getiren kişi Fırat'tı.
Burak:Hanım öyle söylenir mi küçücük çocuğa
Gülsüm:Ya napiyim öyle birden soruverdim. Kızım sen benim
