İyi okumalar...
Neredeyse yarım saattir yürüyorduk. Ve yarım saattir kimse konuşmamıştı. Ardından sonunda Cadıların mor ve yeşil renkli olan şatosuna gelmiştik. Askerler dışarıda beklerken biz şatoya girmek için adımlamıştık ancak şatonun askerleri bizi durdu ve aralarından biri konuştu "Ne için gelmiştiniz? ".İç çekerek cevapladım. " Kral Park bize karşı saldırı düzenliyor bunun hakkında konuşmaya geldim".Askerler yolu açtı. Ve biz içeri girdik. Kral Gyu yerinde oturuyor ve bir kitap okuyordu. Bizi görünce kitabı kapattı ve konuşmaya başladı "Ne oldu neden geldiniz" Dedi soğuk bir sesle. Hemen cevapladım "Kral Park bize karşı bir saldırı düzenliyor babam Kral Choi benden 5 kişilik bir ekip istedi". Kral Gyu düşünmeye başladı. Birkaç dakika sonra Kral Gyu yanına bir askeri çağırdı ve ondan Beomgyu adında bir çocuğu çağırmasını istedi. Asker 5 dakika sonra adının Beomgyu olduğunu düşündüğüm çocuk ile geldiler. Kral Gyu konuşmaya başladı " Beomgyu benim yiğenim abim Choi öldükten sonra bende kalmaya başladı " . Ardından Beomgyu'ya dönerek tekrar konuştu "Beomgyu sen bu çocuklar ile git benim için " Dedi. Beomgyu iç çekerek "Peki" Dedi. Ve yanımıza geldi . Beomgyu'yu alarak dışarı çıktık. Sırada Kurt adamlar vardı. Şansımıza Kurt adamlar Cadılara yakındı. 10 dakikada varmıştık ve bu 10 dakika içinde hiç konuşma olmamıştı. Hemen kahverengi şatoya adımladık. Aynı konuşmayı kapıda ki askerlere yapıp içeri Kral Kai'nin yanına gittik. Aynı şeyleri tek tek açıkladım. Kral Kai hemen yanında ki çocuğa döndü ve "Huening sen onlarla git " Dedi. Çocuk söylenmeye başladı "Ama baba istemiyorum ki ".Kral Kai oğluna sert bir bakış atınca oğlu sustu ve yanımıza geldi. Onu da alıp çıktık. Son olarak sırada Melekler vardı. Hızlı hızlı yürümeye başladık ve 30 dakika sonunda varmıştık. Meleklerin şatosu bizlerin aksine bembeyazdı. Hemen içeri doğru adımladık. Askerler bizi durdurdu. Aynı konuşmayı yine yaptım ve içeri girdik. Şatonun içeri beyazlığı yüzünden göz kamaştırıyordu . Hemen Kral Bin'in yanına gittik. Kral Bin gülerek bize baktı ve sordu "Ne oldu çocuklar ".Aynı konuşmayı tekrarlamaktan bıkmıştım ancak aynı şeyleri tekrar söyledim. Kral gülerek askerine seslendi asker hemen gitti. Bu melekler çok güler yüzlü insanlardı tabi sinirlendikleri zaman dışında. Asker yanında bir çocuk ile geldi. Kral güler çocuğa baktı ve konuştu "Soobin bu çocuklar ile gidebilir misin Kral Park ile ilgili bir sorun varda".Soobin gülerek cevapladı " Elbette giderim" . Ardından yanımıza geldi yüzünde ki gülümsemeyi bozmadan. Son kişiyi de alıp çıktık. Şimdi o kadar yolu tekrar yürüyecektik. Taehyun konuştu "Ben bu kadar yolu gidemem dinlenelim".Soobin hemen lafa atladı " Bugün bizim şatoda dinlenin yarın yola çıkalım " . Aslında asla kabul etmek istemiyordum ancak yorulduğum için kabul etmek zorunda kaldım ve "Olur " Dedim. Ve şatoya geri döndük. Soobin bizi içeri aldı ardından bize tek tek oda verdi hepimiz odalara dağıldık. Kendimi yatağa atar atmaz uyuya kaldım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eternally (TXT)
FanfictionŞeytanlar, Cadılar, Kurt adamlar, Melekler ve Vampirler asla anlaşamazdı. Bir savaş yüzünden bir araya gelmeleri gerekti...