Kanlı Kuğ

Tanışma

Selamlar ben Ellis Riddel.

Uyandığımda Mattheo beni cimcikliyordu.

Mattheo: hadi uyansana Ellis yoksa Tomun seni uyandırması daha mı hoşuna gider şapşal kardeşim.

Ellis: İnsan önce bir günaydın der ya off kalktım

Mattheo: Hadi hadi çabuk ol ilk okul gününe geç kalmak istemezsin ha?

Bir an duraksadım ve aklım başıma geldi sahi okul vardı..mattheonun gülümseyip çıkmasıyla hızlıca yatağımdan doğruldum ve hazırlanmaya başladım hazırlandıktan sonra aşağı kahvaltıya indim Tom ve Mattheo kahvaltı masasına oturmuştu bile. Tomun elinde herzamanki kahvesi ve kitabı vardı bende masaya oturdum.

Ellis:Günaydın

Tom yine herzamanki gibi bana dik dik baktıktan sonra

Tom: Günaydın. Bende hiç inmiyceksin sandım dün gece baya bi saldırgandın umarım hogwarsta gidene kadar ağzını açmazsın. Bilirsin herkes vampirlere alışık değil.

Mattheo orda gülüyordu bende kendimi tutamadım ve güldüm Tom göz devirip kahvaltısına geri döndü

                            ***

Artık trene gelmişti benim çok heyecanlı olmamın sebebi farklıydı çünkü ilk kez okula gidecektim daha önce güçlerimi kullanamadığım ve kendime hakim olamadığım için okulum ertelenmişti şimdi ise ilk kez gidiyordum çok heyecanlıydım.

Trene doğru giderken yüzüğüm elimde düştü ve durup Mattheoya baktım.

Ellis: siz gidin ben şimdi gelirim.

Mattheo başıyla onayladı zaten etraf çok kalabalıktı ben en sonunda yüzüğü bulunca hızla trene doğru yol aldım..

Trene binince bir elimde Tom verdiği kitaplar diğer elimdede çantamla yürüyordum hızlıca yürüdüğüm için fatketmeden birine çarptım ve kitaplarım elimden düşüverdi o anlık gerginlikle önümdeki sarı saçlı çocuğa baktım.

?: Önüne baksana kime çarptığını görmüyormusun?!

Çocuk hem biraz sinirle hemde küçümseyici bir tavırla konuşuyordu.

Ellis: Bana bak sana çarptım sadece kolunu koparmadım abartma herşeyi.

?: Gerçeten bu Hogwarts sınırını aşmış delileri ve itaatsizleri bu okula sokmayı her seferinde başarıyor bunu babamla konuşucam.

Artık bunlara çok sinirlenmiştim şüphe çekmemek için kibar davranıyordum ama bu son noktaydı.

Ellis: sen kendini ne zanediyorsun ha?! Bende seni insan sanıp insan gibi konuşuyordum meğersem değilmişsin.

Hızlıca çocuğu ittip vagona geçtim.
Tom ve Mattheo oturmuştu bile bende hızlıca eşyaları koyup Tomun yanına oturdum.

Tom: Nerde kaldın Ellisa ?

Mattheo şakacı bir şekilde gülüyordu.

Mattheo: Bir vampirin abilerinin kanının kokusunu alamamasına şaşırdım.

Gözdevirdim ve Toma döndüm

Ellisa: Beyinden sakat bir öğrenciye çar-

Sözüm yarıda kaldı çünkü bana çarpan çocuk bir anda küçümseyici bir gülüşle içeri girip konuştu.

?: Hala mı konuşuyorsun cidden?

Çantasını alıp yerleştirdi ve Matheonun yanına oturdu. Matheo hala gülüyordu ve dracoya selam verdi .

Matheo: Doğru siz tanışmıyorsunuz bu benim küçük kız kardeşim.

Çocuk hala sana bakıyordu yüzsüzce elini uzatı.

?: Kardeş olduğunuzu bilseydim daha nazik davranırdım. Ben Draco. Draco Malfoy.

O an gülesin geldi ama kendimi tutum ve hala sinirli suratımla ellini tutmayarak.

Ellis: Ellis Riddel.

Tom bu hareketimden memnun gibiydi Matteoysa hala gülüyordu.

Mattheo: Draco o zaman güvenliğin için sana söyleyeyim yoksa bu kızı bir gün öyle sinirlendireceksin ki kanını paylaşmak zorunda kalıcaksın.

Draco bir anda anlamayarak Mattheoya baktı.

Draco: Bu ne demek şimdi?

Mattheo: Ellis bir vampir.

Draco gülmeye başladı galiba inanmamıştı Mattheo bana kaş göz işaretiyle dracoyu gösterdi bende güldüm.

Ellis: Sanarım bay Malfoy anlamadı. Göstermemi ister misin?

Draco hala gülerek başını salladı.

Ayağa kalktım ve dracoya yaklaştım yaklaşınca kanı hissetim ve dişlerim sivrileşmeye başladı draco buna şok ve birazda korku içinde karşılık verdi.
Tam draconun boynuna ısırık atmak için yaklaşıyordum ki Mattheo beni tutu.

Mattheo:Ellis tamam bu kadar.

İstemsizce abimin sesiyle geri oturdum draco hala olayın şokundaydı.

Ellis: Ne o korktun mu Malfoy? Merak etme yemem.

Ben hala gülerken Tom bizi izliyordu.

Tom: Umarım okulda bizi rezil ettmezsiniz.

Matheoyla birbirimize baktık.

Ellis: Yok canım ya ne alaka seni ne zaman rezil ettik hem biz?

Tom bana dik dik baktı.

Tom: Bence bu konuları Draconun yanında söylememi hiç istemezsin ha?

Tomun dediğini anlamıştım Matheo gülmeye başladı bende sustum ve camdan bakmaya başladım.

Tom:sende arada yemek istemiyorsan sus Mattheo.

Draco birşeyler demek istiyordu ama tom sağolsun bişey demedi.