YALNIZLIK

26 3 25
                                    

"İki kalp arasında en kısa yol:
Birbirine uzanmış ve zaman zaman Ancak parmak uçlarıyla değebilen
İki kol.

Merdivenlerin oraya koşuyorum.
Beklemek gövde kazanmanın zamanı
Çok erken gelmişim seni bulamıyorum
Bir şeyin provası yapılıyor sanki.

Kuşlar toplanmış göçüyorlar
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni."

Cemal Süreya

***

"Mihre bu elbise nasıl? Bence tam senlik."

"Bakayım" dedim Nazlı'nın elinde ki mavi elbiseye.

"Aslında... güzel. Ama sanki bir mezuniyet için biraz fazla abartılı değil mi?" Dedim

Yani alt tarafı üniversiteyi bitiriyorum.
Bunu kutlamak için de bu elbise abartıydı.
Ben bunu kendi düğünümde bile giymem.

"Mihre işte mezuniyet bu. Tabii abartılı olacak." Dedi Nazlı

"Nazlı ben bunu kendi düğünüm de bile giymem. Hem sizinde vardı mezuniyet. Hiç böyle şeyler almamıştınız."Dedim

"Ya olsun. Biz giymedik sen giy."Dedi

"Bak senin gözlerin zaten mavi. Bu elbise sana daha yakışır. Yazın olacak düğünlerden birinde giyebilirsin aslında. Sizin sülalenin maşallah her gün bir düğün olduğu için." Dedim

" Peki. Ben deneyeyim bi bunu" dedi elinde ki elbiseyi göstererek.

Nazlı artık çok şükür gitti bi rahat elbise bakayım derken Doğa'nın sesini duydum.

Yarabbim sabır.

" Mihre bak bu renk sana çok yakışır. Gözlerinin rengine de benziyor." Dedi

Gözlerim elaydı.

Elbisenin rengi güzeldi de. Modeli..

Offf. Yine beğenememiştim. Bana bir şey beğendirmek zordu zaten.

" Doğa..." Dedim de cümlemi tamamlamama izin vermeden Doğa konuştu.

"Dur ben tahmin edeyim. Beğenmedin. Rengi beyaz değil. Çok abartı. Sana yakışmaz. Yeter be. Hiç mi bir şey beğenmez insan. Bok giy Mihre" Dedi

Bunların hepsini bağırarak söylemişti.
Koooooppppeeekkk.

Koluna hemen bir tane yapıştırdım.

"Sus be. Ne bağırıyorsun. Beğenmedim. Siz bana göre elbise seçemiyorsanız ben ne yapabilirim mesela?" Dedim

" Mesela çok beğendim falan diyebilirsin. Bizi bu kadar yormayabilirsin" Dedi

" Tı tı tı tı. Sizin mezuniyetiniz de kaç mağazaya girdik haberin var mı Doğa Hanım. Verdiğim emeklere yazık emeklere." Dedim

Tabii ki şakasına söylüyordum bunları.

Ben zaten bir tane beğenmiştim. Beyaz bir elbiseydi. Onu alacaktım. Gözüm o elbisedeydi.

"Mihre" dedi Doğa

"Efendim Doğa" Dedim

"Biz elbiselerimizi internetten sipariş ettik ya canım mal arkadaşım." Dedi

Doğru. İnternetten bakmıştık.

"Her neyse. Sen kendine bir şeyler bak. Ben bulurum bir elbise. Önemli değil zaten o kadar da" Dedim

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 21 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KARANLIĞIN IŞIĞI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin