I'II Get you Screaming My Name All Night!!

157 16 5
                                    

Medya: Shaker - Taste of the Divine

Beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın🏵

Rahatsız olanlar lütfen kurguyu terk etsin.

○○○

O gün her şey normaldi aslında. Jisung her zamanki gibi video oyunu oynuyor, Minho ise kütüphaneden daha yeni dönüyordu. Hukuk okuduğu için arkadaşlarıyla vakit geçirmeye bile fırsat bulamıyordu. Ne zaman doğru düzgün bir ilişkisi vardı, onu bile hatırlamıyordu.

Jisung ise her zaman evde takılan bir tipti. Bağımlı olduğu video oyunlarıyla birlikte fazlasıyla içine kapanıktı. Ailesi Malezya'da yaşıyor, ona para gönderiyordu ama sevgi denilen o duyguyu hiç tattırmamışlardı. Böyle olunca da Jisung, bölüm olarak bilgisayar mühendisliğini seçmiş ama uzaktan öğretim görerek kendini daha da kapatmıştı.

İkisi de birbirinden tamamen farklı insanlardı. Ev arkadaşı olsalarda kızgınlıklarında ve rut dönemlerinde çok dikkat ediyorlardı. Okudukları bölümden dolayı birbirinin yüzlerini çok nadir görüyorlardı ama kısa da olsa sohbet edip tanışma fırsatları olmuştu.

Sonuçta birbirimizin yüzünü hiç görmicez, en fazla ne olabilir ki? Diye düşünmüşler ve çok fazla takmamışlardı. Hem ikisi de birbirlerine karşı bir çekim bile hissetmiyorlardı. Bu yüzden bir şey olmaz diye düşündüler.

Ta ki bugüne kadar...

Minho oldukça yorgun bir şekilde eve girdiğinde Jisung'u yine video oyunu oynarken görmüştü. Ayakta bir oyana bir buyuna sıçrıyor ve heyecanla bağırmaya devam ediyordu. Göz devirdi, bu aptal video oyununda ne buluyordu anlamıyordu.

"Hadi ama!! Ben bir sürü adam öldürdüm ama sen hala oyalanıyorsun!!"

Jisung heyecanlı bir şekilde bağırmaya devam ederken Minho yüzünü ekşitti. Çok fazla çalıştığı için başı ağrıyordu ve Jisung'un bağırışları daha da başını ağrıtmıştı. "Lütfen biraz sessiz ol, bugün kendimi pek iyi hissetmiyorum"

"Ahh, Minho sen mi geldin??" Jisung kulaklığını çıkarıp Minho'ya baktığında onun söylediği kelimeleri sonradan anlamıştı. "Hasta mısın?? Bir şeyin mi var??"

"Sadece başım ağrıyor, o yüzden biraz sesini alçaltırsan sevinirim"

"Tamam"

Jisung kulaklığını geri takıp oyun oynamaya devam etti ama bu sefer sesini çıkartmadan sadece içinden bağırıyordu. Minho'nun bölümünün zor olduğunu biliyordu. Eve genellikle yorgun argın geliyor ve başının ağrımasından sürekli şikayet ediyordu. Onu daha da zor duruma düşürmek istemezdi, bu yüzden kendini tutmaya çalıştı.

Oluşan sessizlikten dolayı rahatlayan Minho ise ne olur ne olmaz diye mutfağa girdi ve bir ağrı kesici içti. Aynı zamanda kızgınlığı da yaklaşıyordu, bu yüzden dolayı baş ağrıları daha da çoğalmıştı. Bugünlerde her şey üst üste geliyordu ve onun bir molaya ihtiyacı vardı.

Sıkıntılı bir nefes verdi ve canı sıkıldığı için salona geçti. Belki Jisung'un aptal video oyunlarını izlerse kafası dağılır diye düşündü. Bu yüzden kendini koltuğa atıp Jisung'u izlemeye başladı. Her adam öldürdüğünde yerinde zıplıyor ve bağıramadığı için elini yumruk yapıp ağzına sokuyordu.

Minho'nun yüzünde bir gülümse oluştu. Garip bir şekilde onun bu hareketleri gözüne tatlı gelmişti. Bu çocuk bazen Minho'yu şaşırtabiliyordu. Bundan şikayetçi değildi ama düşüncelerinin tamamen değişmesine yol açıyordu. Kafası karışıyordu.

O tekrar düşüncelere dalmışken gördüğü şeyle yüzündeki gülümse soldu ve derince yutkunmaya başladı. Jisung'u biraz daha inceledi ve bundan kesin olarak emin oldu. Altında bebek mavisi bir şort vardı, üstünde de yine aynı renkte göbeği açık kısa kollu bir tişört.

Play 2 // Minsung🔞✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin