İki üç gün önce arkadaşların seninle iletişim kurmaya çalıştılar ve sen hep engelledin, seni tehlikeli bir yerde bırakmaları hoş değildi. Zaten olaydan 1 hafta geçmişti.
Okuldan çıkmıştın ve yokuş aşağı yürüyordum, güneş batıyordu ve harika bir görüntü oluşturuyordu. Korkulukların dibine gittin ve fotoğraf çekmek için telefonunu açtın, kamerayı ayarladın. Manzarayı çekecekken, kavga sesleri duydun. Eğilip aşağı baktığında, aslında çokta aşağıda bulunmayan sokağın kuytu bir köşesinde birilerinin kavga ettiğini gördün.
Normalde bunu takmazdın ancak kavga eden kişiler rastgele kişiler değildi, o gün seni kurtaran kişi vardı. Tek başına üç kişiyle baş ediyordu ama hırpalanmıştı.
Koşarak yokuşu indin. O sokağa girdin ve o kuytu bölgeye daldın. Ancak sen geldiğinde kavga çoktan sona ermiş, üç kişi yerde yatıyordu.
Ve o, çok hırpalanmıştı.
Sana baktı. İlk başta tanıyamadı ama sonradan fark etti.
Ona yaklaştın.
"İyi misiniz?"
"Hemde çok."
Gitmeye hazırlanıyordu ama onu durdurdun.
"Lütfen iyiliğini karşılamama izin ver."
"Karşıla diye yapmadım, gerek yok."
"Bende gerek olup olmadığını sormadım."
"....."
"İlk yardım eğitimim var. Ailen seni böyle görse endişelenmez mi?"
Düşünmeye başladı. Annesi daha önce onu hiç bu kadar hırpalanmış görmemişti. Kesinlikle endişelenirdi. Bunu istemiyordu. Babası denen pisliğin annesini üzmesi zaten onun için büyük birşeydi. Kendiside annesini ne olursa olsun üzemezdi.
"Şey..."
"Hadi!"
Aslında sadece yardımına karşılık vermek için değildi, onu beğenmiştin ve kesinlikle tanımak, hakkında herşeyi öğrenmek istiyordun. Şu an üzerindeki çete üniforması onu daha da yakışıklı hale getirmişti.
"Annem üzülsün istemem, nereye gidiyoruz?"
"Hadi yürü o zaman, evime."
.
.
.Evine varana kadar ikinizde sessizdiniz. Kapıyı açtın ve önden eve girdin. Arkandan o geldi.
"Dağınıklık için kusura bakma."
"Sorun yok."
Salona geçirdin ve kendinde mutfağa, ilk yardım setini almaya gittin. Geldiğinde L şeklindeki koltuğa yayılmıştı. Kafasınıda geriye atmış, gözlerini kapatmıştı. Harika görünüyordu. Bu adama nasıl denk gelmiştin?
Yanına oturunca dik oturdu ve sana baktı. Yara bantlarını, pamukları ve bazı kremleri çıkardın. Birkaç sargı bezide.
"Sakıncası yoksa...Adın ne?"
"Ben...Baji, Baji Keisuke."
Sende kendini tanıttın.
"Tanıştığımıza memnun oldum, Baji."
"Bende."
Sessizce yaraları temizledin. Bir süre sonra işin bitti.
"Acıktın mı, yiyecek birşeyler hazırlayabilirim. Su falan içmek ister miydin?"
"Hayır, sağol. Artık dönmem lazım zaten. Arkadaşlarım endişelenmesin."
Üzülmedin diyemezdin, onu lezzetli yemek yeteneğinle etkileyebilirdin sonuçta.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
flawless • baji keisuke~
Фанфик"Bir daha size uyan aklıma sıçayım." baji keisuke x reader