Gözlüklerimi takarak koridorda yürüdüm. Bizim okulumuz da ayrımcılık olmazdı. Sadece zengin ve fakir kısım vardı.
Bense o grubun tam ortasındaydım,herşeyimi sır gibi saklardım.Ucube sanılan bir kızdım ben. Bakışların rahatsız ettiği bugün karne günüydü. Üç ay boyunca rahat olacaktım. Hızlı adımlarla sınıfa girdiğimde gözler bana dönmedi,farkedilmemek gerçekten korkunçtu. Kimsenin bana ucube gibi bakmasını kaldıramazdım. En ön sıraya oturarak öğretmenin gelmesini bekledim. Zil çaldığındaysa herkes hızlıca sınıfa geçmişti. Sırama gömülüp,farkedilmek isteme duygumu bastırmaya çalışıyordum. Derslerim çok iyi değildi,bütün gün kalemim ve defterimle birşeyler karalardım. Küçük şeyler yazar , yazdıklarımla mutlu olurdum. Öğretmen geldiğimdeyse hiçkimse ayağa kalkmadı. Gökhan hoca masasına oturarak geçen seneki gibi bir konuşma yapacaktı. "Evet çocuklar... Söze nasıl girilir bilemiyorum" diyerek mahçupça gülümsedi fakat arkadan gelen orkunun sesi beni rahatsız etmişti."Hoca kısa kesebilir misin? Burdan çıkmak için dakika sayıyorumda.Senin açından sıkıntı olmasın" gökhan hoca istifini bozmadan gülümsedi...Sadece gülümsedi.Çantasından çıkardığı küçük kağıtları eline aldı ve okumaya başladı. "Bu sene sizin için önemli olduğu kadar bizim içinde önemliydi. Seneye üniversite sınavına girecek olmanız gerçekten bize gurur veriyor çocuklar." bir nefesle söylediği cümleyi keserek derin bir nefes aldı ve kağıdı değiştirdi."Hepinizinde bildiği gibi okulumuzun yaz kampı her zaman açık olacağı gibi de size hizmet etmekten mutluluk duyacaktır." gözlerimi devirdim. Her seferinde konuyu aynı yere getiriyordu. Yaz kampına sadece çalışkan kısımların gittiğini herkes bilirdi. Tuhaf bir sınıf değildik her zamanki süslü tayfası ve kötü yola düşmüş bir tayfa vardï. Bense onların açısından ucubeydim.Ucube olduğumu her seferinde söylüyor,beni oyuncakları gibi kullanıyorlardı. İtiyor , bana zarar veriyorlardı. En kötüsüde benim korkaklığımdan çoğu şeyi kaybediyor olmamdı.Küfürbaz bir sınıf değildik,sadece biraz dalgacıydık. Liseye ilk geldiğim günden beri nefret ediyordum bu sınıftan. Kendini birşey sananlar çoktu. Gökhan hoca dinlemediğimizi anlayarak kağıtları çantasına tıkıştırdı.Ortaokul çocuğu gibi herkesi çağırıp öperek karne verecekti.Karneleri aldıktan sonra sınıftakilerin çoğu işinin olduğunu söyleyerek gitmişti. Zenginlerin tek işi gezmekti. Göz devirdim. 'Sen de bir zenginsin' diyen iç sesimi susturdum. Bumu kimse bilmemeliydi. Zengin takımında takılanları çekemezdim. Bu saatten sonrada yer edinemezdim.Tuhaf bir okulduk,dayanışma denen birşey yoktu. Herkes kendi başına bakardı.İnsanlar birbirine iğrenerek bakar,birbirlerinden faydalanmak için arkadaş oluverirlerdi. Benim hikayem sıradan değildi. Annem ve babam mutluydu,fakat başımda bir üvey abi vardı. Babamın eski sevgilisinden olan bu çocuk bizimle yaşayacaktı. Allah sonumuzu hayır etsin.
Evet arkiler sonunda yazdim!
Diger bolum cok erken gelicek bu deneme bölümüydü! Gorüşlerinizi eksik etmeyin! Sabahin 6 sinda yazdim. Daha sonrada paylastim. Uyku tutmadigi icin bolum yaziyordum.iyi okumalar! Umarim desteklersiniz!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Öğretmen Bozuntusu\askïda
Short Story"Seni seveceğim" dedi üstüne basa basa. "Sen ne kadar kaçarsan kaç,seni seveceğim asi" asinin kayahanatoru. herkesin garip gözlerle baktığı ucube sanılan bir kız! ve öğretmeni. kapak tasarımı için sosyalbukalemunn a teşşekkür ediyorum ♥