Müdürün bahsettiği önemli müşteri bu olmalıydı. Hemen yanlarına gidip onları karşılamıştım.
-Hoşgeldiniz
-Hoşbulduk, nereye oturabiliriz?
-Beni takip edin lütfen
Diyip onlara boş bir masa göstermiştim.
-Ne alırdınız?
-En ağırından alalım biz
-Tamamdırr hemen getiriyorum
Dedikten sonra masadan ayrılıp tezgahın önüne geldim. Felixe siparişi söyleyip beklemeye başladım. Telefonumu açıp saate baktım ve yaklaşık 30 dk geçmişti.
-jis içecekler çok ağırlar dikkat et!-tamam ederimm
Diyip içecekleri tepsiye koydum. Gerçekten de çok ağırlar dı. Tepsiyi alıp masaya doğru yürürken bir adam bana çarpmıştı. Tüm içecekler üstüme dökülmüştü ve diğer tüm müşteriler bana bakıyordu. Kafamı kaldırdığımda bana çarpan adamın müdürün dediği önemli müşteri olduğunu gördüm. Hemen kalkıp müşterinin yanına gittim.
-iyimisiniz efendim-ben iyiyim de sen iyimisin sincap?
Düştüğümde tüm içkiler üstüme dökülmüştü. Felix yanımıza gelmişti.
-jisung nolduu??-düştüm sadece
Diyip yerdeki cam kırıklarını toplamaya başladım.
-dur ben toplarım sen lavaboya git geliyorumDedi önemli kişi.
-yok hayır önemli değil ben temizlerim-sen lavaboya git
-çok teşekkür ederim
-rica ederim sincap
Onun bu sözüyle yanaklarımın kızardığını fark edip hemen lavaboya gittim. Geldiğimde birkaç tane peçete alıp üstümü silmeye başladım. Sildikten sonra tam çıkacaktımki o kişi elinde bir ilk yardım çantasıyla içeri girdi.
-hadi gel pansuman yapacağız
Demişti. Bende kafamı aşağı yukarı sallayıp bir tane duvara yaslanmıştım. İsmini çok merak ediyordum ve dayanamayıp sordum
-şey sizin adınız ne
-Lee Minho-bende Lee jisung ay pardon han jisung
(Kurban olurummmmm)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fake eyes
Fanfictionhafızasını kaybeden jisung ve ona platonik olan Minho ♡ilk ficimm♡