ağustos masalı|1

22 1 2
                                    

22.08.2003

"Anne, bugün bana bir masal anlatır mısın?" dediğimde, benim söylememe ihtiyaç olmadığını biliyordum. O her gece bana masal okurdu.
Derince bir iç çekişi koyverdi dudaklarından. Kederliydi, anlamam için bir yetişkin olmama gerek yoktu.

Hiç bekletmedi beni, kafasını salladı usulca. Boğazını temizleyip kendine birkaç dakika izin verdi.

"Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde... Birileri hep var olmuş ama bu dünyaya birileri olarak gelen insanlar asla var olmayı başaramamışlar..."
Her zamanki tekerlemesiyle başladı masalına. Yine özellikle tek bir kelimeyi bastırarak söyledi ve gözlerimin tam içine bakıp yine derince bir nefes aldı.

"Bilinmeyen bir ülkenin, ücra bir kasabasında 'Noir (Siyah)' isimli, soluk tenli bir kız yaşarmış. İnsanı andırmayan bembeyaz teni, simsiyah ve upuzun saçlarıyla bir ölüyü çağrıştırırmış. Noir, upuzun saçlarını kendini hapsettiği kaleden sarkıtır ve gününün tamamını saçlarını tarayarak geçirirmiş. Arada sırada şarkılar mırıldanır, su gibi berrak sesiyle şarkısına bir cevap ararmış. 'İsmim Matmazel Noir. Gördüğünüz gibi; ne gülümsüyorum, ne kahkaha atıyorum, ne de yaşıyorum.'

Noir, kendini bir kaleye hapsetmiş, oğlum. Çirkin, hissiz, korkunç ve hatta yaşamayan bir yaratıktan herkesin nefret edeceğini düşünmüş. Çareyi de kimseye görünmemekte bulmuş.
Oysa tüm köy Rapunzel'i konuşuyor, onun masalsı güzelliğine şarkılar yazıyormuş. Sarı saçları, capcanlı teni ve yaşam dolu enerjisiyle herkesi büyüleyeceği düşünülen Rapunzel'e şarkılar yazılırken; Noir kendine karşı duyduğu büyük bir nefret içerisindeymiş. Hem bir insanın onu görüp ondan korkması düşüncesinden delice korkuyor, hem onu o kaleden kurtaracak prensi bekliyormuş.

Hâlbuki oradan çıkmak için bir sürü seçeneği varmış, oğlum. Noir kendisini dışarıdaki insanlardan birine onaylatma isteğiyle yanıp tutuşuyormuş yalnızca, hepsi bu... Noir kendisini o kaleden kurtarabilirmiş ama oradan çıktıktan sonra onu kendinden kim koruyacakmış ki? İşte bu yüzden Prensi'ni bekleyip durmuş...

Günün birinde bir başka kasabaya savaş için seyehat eden bir Prens, ağaçların arasında koskocaman bir kale görmüş. Oraya doğru gittiğinde, kendi tabirleriyle 'yaşayan bir ölüyü' görmenin verdiği korkuyla tanışmış.

Noir ona bir şeyler söylüyormuş ama Prens ile aynı dili konuşmadıkları için Prens ondan deli gibi korkmuş ve kendisine büyü yapmak isteyen bir cadı olduğunu düşünüp koşarak oradan uzaklaşmış. Köyüne haber vermiş ve ellerinde ateşlerle ve kazmalarla birlikte Noir'in kalesini basmışlar. Kale ateşe verilirken Noir, ölmeden önce son kez yalnızlık şarkısını mırıldanmış ve oracıkta can vermiş.

Böylelikle, halkın 'Rapunzel' olarak adlandırdığı Noir, tutsaklığından asla kurtulamamış bir zavallı olarak ölmüş."

22.08.2016

Maşuk'undan, Mahperi'sine...

Ben küçükken, annem bana her gece masallar anlatırdı, Jeongguk. Çok güzel bir masal dinledim kendisinden. Rapunzel'in gerçek hikayesiydi bu... Bir gün sana bu masalı anlatacağım, hatırlat olur mu?

Sevgili Jeongguk'um, çok üşüdüğümü, buranın senin anne karnı kadar sıcacık kollarına benzemediğini söylersem eğer, seni çok mu üzmüş olurum?
Herkese söyledim üşüdüğümü. "Çok üşüyorum, yalvarırım yardım edin bana!" diye bağırdım. Anlamadılar sevgilim. Hatta dalga geçtiler benimle. "Hava sıcacık! Nasıl olur da bağıra çağıra bize üşüdüğünü söylersin? İyi değilsin sanırım." dediler ve çekip gittiler.

Sen olsaydın, tutardın ellerimi. Öperdin göğsümü, tam da ciğerlerimi soğukluğuyla yakan kalbimden... Ah, sevgilim. Nasıl da sıcacık olurdu içim.

"Kayboldum, yardım edin! Yalvarırım yardım edin..." diye ağladım bir keresinde.
"Üç yaşında çocuk musun ki biz sana yol gösterelim? Kendi yoluna bak." dediler. Jeongguk, meleğim benim. Bir tanem...
Asla anlamayacaklar sevgilim. Benim tek yolumun sana çıktığını, senden başka bir yolum olmadığını ben onların yüzüne bağırıp çağırsam da anlamayacaklar. Sen olsaydın, yatırırdın göğsüne. Öperdin, okşardın saçlarımı. "Kaybolduysan olurum ben senin evin, ağlama aşkım." derdin.

Jeongguk, neden yoksun? Sen olsaydın keşke...

ağustos çıkmazı |taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin