Jungkook sonraki birkaç hafta sürekli olarak taehyungun çalıştığı kafeye gitmiş ve onu izlemişti.
Onun hakkında Bilgi toplanmaya çalışıyordu ama herkes onun sessiz bir çocuk olduğunu ve pek konuşmadığını söylüyordu.
Tekrardan kafenin önüne geldi ve bir süre esmeri izledi.
Kıvırcık denilebilecek kirmizi saçları vardı.
Jungkookun aklına annesinin saçları geldi.
Zavallı kadının da saçları kıvırcıktı ve annesinin en sevdiği renk kırmızıydı.
Beyaz oğlan kafenin içine girip her zaman oturduğu masaya kuruldu ve menüye göz attı.
Taehyung bu gün tek başına çalışıyordu ve bu jungkook için iyi bir fırsattı.
Müşteriyi gören esmer jungkookun olduğu masaya yaklaştı.
"Hoş geldiniz, Ne içersiniz?"
Jungkook başını kaldırıp çocuğun yüzünü inceledikten sonra elini çenesine kattı ve aptal bir gülümseme takındı.
"Bir latte lütfen"
Taehyung siparişi yazıp uzaklaştı.
Jungkook bir plan yapmaliydi. Asla konuşmadığına göre kolay olmayacaktı ve plana ihtiyacı vardı.
Ama çocuğun nelerden hoşlandığını, hobilerini, fobilerini bilmiyordu.
Ama jungkookun beklediği fırsat ayağına gelmişti.
Latteyi getiren taehyung açık ayakkabı Bağcıklarına takılmış ve latteyi olduğu gibi jungkookun üstüne dökmüştü.
"Aman tanrım çok özür dilerim benim ayağım takıldı çok üzgünüm iyi misiniz"
Yalan yok jungkook yanmanın hissi ile taehyungun kafasına sıkmak istemişti ama sabırlı olmalıydı.
"Ah evet evet kolum çok fena"
Saf esmer karşısındaki adama çok mahcup hissediyordu.
Hemen bir buz aldı ve sandalye çekip oturdu.
Jungkookun kolunu nazikçe tutup buzu ustune yerleştirdi.
"Bilerek yapmadım bağcığım açılmış fark etmedim"
"Peki sen iyi misin senin de eline geldi sanırım"
Kahvenin döküldüğü yeri nazikçe okşayıp çocuğun gözlerine baktı.
"Çok güzelsin incinmeni istemem"
Esmer yutkunup başka yerlere bakmış ve utandigini gizlemeye çalışmıştı.
"Kolunuz iyi mi"
"Şimdi daha iyi buz tuttuğun için"
"Kendimi nasıl affettirebilirim"
Beyaz tenli düşünüyor gibi yaptı ve yalandan bir gülücükle cevap verdi.
"Eğer bu akşam benimle randevuya çıkarsan seni affedebilirim"
Esmer afallamis ve adama bakmıştı.
"Sizi tanımıyorum"
"Tanisabiliriz günlerdir seninle sohbet etmeye çalışıyorum ama olmuyor. Ben jeon jungkook 27 yaşındayım"
Küçük olan derince bir nefes almış ve müşteri geldiği için kalkmıştı.
"Numaranı versen bari?"
"Peki 0546 *** 2441"
Beyaz tenli ayaklanmış ve çocuğun dibine girmişti.
"Sana mesaj atacagim teşekkür ederim"
Jungkook taehyungu daha fazla görmemek için bir gülümseme takinmis ve kafeden ayrılmıştı.
Şimdi sıra taehyungun evini ogrenmekteydi.
Arabasına binip akşama kadar taehyungun çıkış saatini bekledi ve sonunda taehyungun çıktığını görünce arabayı çalıştırdı.
Esmer kısa bir mesafe yürüyüp bir otobüse binmiş ve oturmuştu.
Yarım saatin ardından çocuk inmiş ve durağın karşısında olan eve girmişti.
Jungkook bir kez daha zaferle siritmiş ve tam gidecekken evin penceresindeki "ev arkadaşı aranıyor"
Yazısını görünce kendini tutamayıp kahkaha patlattı.Yazan numara taehyungun numarasiydi ve hemen telefonunu alıp aradı.
"Merhaba ben pencerenizdeki ev arkadaşı aranıyor ilanı için aramıştım"
"Evet çalışıyorum"
"Yanliz benim acilen taşınmam lazım ev sahibim beni yarın kapıya koyucak"
"O halde yarin gelirim görüşmek üzere"Aramayı sonlandirip babasına söylemek için hızlıca eve gitti ve içeri girip babasina baktı.
Yaşlı adamın önünde eğildi.
"Baba bu gün taehyungla konuşma fırsatını yakaladım ve onun numarasını aldım. Evini öğrenmek için takip ettigimde ev arkadaşı aradığını öğrendim. Yarın onun evine taşınacagim."
Yaşlı adam duyduğu cümleler ile gülmüş ve yaslanmişti.
"Aferin sana oğlum. Onu boş bırakma"
"Siz nasıl isterseniz baba o zaman ben toparlanayim"
Adam kafasını sallamış ve kahvesini yudumlamisti.
Beyaz tenli ise odasına dönüp eşyalarını toplamaya koyuldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
still with you / taekook / omegaverse
Fanfictionyıllar önce taehyungun babası jungkookun annesine tecavüz etmiş ve öldürmüştü. daha 7 yaşında olan jungkook ise bu anlara şahit olmuş ama sadece sessizce aglayabilmisti. o gün yemin etti. bu adamın soyundan olan kim varsa kurutacagina. yıllar sonra...