BİR TUTAM BENCİLLİK

11 2 0
                                    

Vahşetin çığlıkları sağır ederken kulağımı, zar zor açtığım gözlerimi dumanlar arasındaki parçalanmış bedenlerde gezdirdim. Sadece bir kişiyi aradı gözlerim.

Lütfen yaşıyor ol lütfen

Hemen yanımda hissettiğim ağırlıkla gözlerimi korkarak indirdim sol tarafıma. Zaman durdu.
Kanların içindeki yüzünü tanımamam mümkün müydü? Gözkapakları o çok sevdiğim yeşil gözlerini kapatmıştı. Dudaklarından kan akıyordu. Ona hediye olarak aldığım beyaz gömleği kanıyla mühürlenmişti. Kanlı ellerim onun güzel yüzünü buldu.

"Hayır.. hayır.." "Onur, bana bak hadi . Benim Eslem. Uyan hadi." Çaresiz sesim onu uyandırmaya yetmiyordu. Ama o beni konuşmasam bile duyardı. Daha güçlü şekilde konuşmalıydım o zaman uyanırdı.

"Onur hadi kalk sevgilim. Aç o güzel gözlerini. Benimle konuş hadi." Etrafta acı dolu çığlıklar yankılanıp duruyordu. Ama benim duymak istediğim tek ses kulaklarıma ilişmiyordu. Uyanmıyordu o uyanmıyordu. Bunu fark etmemle çığlıklarım yükseldi göğe doğru. Başını aldığım gibi göğsüme yasladım. Gözlerimden akan yaşlar kanlı, kurumuş yüzümü ıslatıyordu. Dudaklarım ise tek onun ismini haykırıyodu. "Onur. Onur gitme.." "Gitm-"

Aniden sarsılarak uyandım. "Eslem iyi misin?"
Onu gördüğüm gibi sarılmam bir oldu. Bir eli hemen belime yerleşirken diğeri saçlarımı okşuyordu. "Tamam geçti güzelim. Yine mi aynı kabusu gördün ?"

"Evet , üç yıldır her gece aynı kabus. Artık çok yoruldum."

Saçlarımı geriye atarak bana içimi ısıtan gülüşünü sundu. "Ben sana su getireyim." diyerek kalkmaya çalıştığında kolundan tutarak onu durdum. " Gitme. Kalsan yanımda olmaz mı?"

Bana baktıktan sonra iç çekti ve beni kollarının arasına aldı.

Bu gecede hiç uyumadım. Tıpkı diğer geceler gibi

~

" Hadi Eslem çabuk ol."

" Tamam be geliyorum alt tarafı iki dakika daha bekleyecektin."

"İki dakika mı sen gelene kadar fenerbahçe şampiyon olur be. "

" Abart canım abart alt tarafı biraz bekle dedik. Neyse nasıl olmuşum?"

Son kelimeyi söyledikten sonra etrafımda döndüm.
Gözlerimi yüzüne çevirdiğimde bana yüzünde bilmiş bir gülüşle bakıyordu. "Her zamanki gibi.. çok çirkin olmuşsun."

Sözü bittiği an yerimde donakaldım. O ise bu halime bakıp güldü ardından ise yanağımdan makas alıp " Şaka yapıyorum canım çok güzel olmuşsun." İçli bir nefes çekti içine ve " Hem sana beyaz çok yakışıyor." dedi.

Bu sefer anlamlı bakan bendim. Taki arkadaki gözbebeğimi, yeni aldığımız beyaz BMW'yi görene kadar. Hızlıca arabanın yanına gittim. "Seni  her gördüğümde nefesim kesiliyor." Sözlerim bittikten sonra arkadan Onur'un homurdanmasını duydum.

Komşumuzun olduğu tarafa baktığımda bana hüzünlü gözlerle bakıp baş selamı verdi. Bende aynı şekilde ona baş selamı verdim.

Soför koltuğunu  oturduktan yaklaşık beş dakika sonra Onur'da arabaya bindi ve AVM'ye doğru yola çıktık.

~

AVM'ye kısa bir süre içerisinde varmıştık. Arabayı kapalı garaja park ettikten sonra 2. Kata çıktık. Genellikle kıyafet markalarının çoğu bu kattaydı bu nedenle ilk durağımız genellikle 2. Kat oluyordu.

Çok  bilinmeyen ama benim genellikle giyindiğim mağazaya girdiğimizde yeni gelen ürünler karşısında gözüm kamaştı. Mağazada 2 veya 3 kişi vardı. Gömlek kısmına gittiğimde kalçamın hemen altında biten haki renginde, ince gömleği elime aldıktan sonra üzerime doğru tuttum. Gömlek giymeyi çok severdim. Aynanın yansımasından baktığımda Onur'un dışarıya baktığını gördüm.

"Sarı saç rengi çok mu ilgini çekti."

" Eslem inanamıyacaksın ama sarışınlık kadınlara daha çok yakışıyor" demesine rağmen dışarıya bakmaya devam etti.

Gömleği sol elime alıp diğer ürünlere bakmak için aynanın önünden çekildiğimde sesini duydum."Ölmüş birini hala kıskanabildiğine inanamıyorum Eslem."

Arkama doğru döndüğümde yüzünü keder kapladığını gördüm.

"Bu daha ne kadar böyle devam edecek, sen ne zaman benim öldüğümü kabul edeceksin?"

"Neyden bahsettiğini anlamıyorum."

"Hadi ama Eslem bunun en çok  farkında olan kişi sensin."

Derin bir nefes alıp verdim ama yine de gözlerimin dolmasına engel olamadım.

"Kolay mı zannediyorsun? Geride kalan olmak kolay mı?
Sen gittin ,hiç geride kalmadın, ben seni hiç geride bırakmadım ki. Şimdi karşıma geçip böyle konuşamazsın."

"Evet ben gittim. Çünkü ben sensizliğe dayanamazdım. Senin kadar güçlü değildim. Sen olmadan yaşayamazdım."

"Bunu söylemek benim içinde  çok zor ama hayatına devam etmelisin. Beni kalbine gömmelisin. "

"Zor , çok zor. Hiç denemedim mi zannediyorsun?"

" Hayır Eslem hiç denemedin. Sen bensiz kalmayı hiç demedin."

"Benim yüzümden oldu. Eğer o gün, oraya gitmek için ısrar etmeseydim ölmeyecektin. 10 Ekim 2016  yüreğimde büyük bir yara açtı. Seni benden aldı."

"Ben hep senin kalbindeyim. Ve senin için herşeye varım. Ölmeye bile."

"Zaten öldün. Ama  ben de seninle öldüm."

"Hayır, ölmedin. Artık farkına var yaşadığının. Aldığın her nefesi benim için al ve yaşamına devam et. Benim en çok bu şekilde mutlu edersin."

" Benim için yaşa sevgilim."

Gözümden akan yaşlara rağmen başımı salladım. Onunda gözünden yaş akıyordu.

Bu bir vedaydı. Birgün kavuşacağımızı bilerek ettiğimiz bir veda. Bir nevi ,üç yıl, gecikmiş bir veda.

Adımları yavaş yavaş arkaya doğru gitti. O giderken arkada bizim şarkımız çalıyordu.

Sevdim seni bir kere, başkasını sevemem
Deli diyorlar bana, desinler değişemem
Desinler değişemem
Desinler değişemem

Sevdim seni bir kere, başkasını sevemem
Deli diyorlar bana, desinler değişemem
Desinler değişemem
Desinler değişemem

Daha yolun başındasın değişirsin diyorlar
Oysa sana çıkıyor bildiğim bütün yollar

Sevgi anlaşmak değildir nedensiz de sevilir
Bazen küçük bir an için ömür bile verilir
Sevgi anlaşmak değildir nedensiz de sevilir
Bazen küçük bir an için ömür bile verilir

(Teoman - Sevdim Seni Bir Kere)

BİR TUTAM BENCİLLİKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin