0.1

665 25 103
                                    

oy vermeyi unutmayın lütfen bebişlerr 🤍🤍🤍

Hiç niye hayatta olduğunuzu sorguladınız mı? Neden yaptığınız hiçbir şeyden keyif almamanıza rağmen robot olmaya devam ediyorsunuz?

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hiç niye hayatta olduğunuzu sorguladınız mı?
Neden yaptığınız hiçbir şeyden keyif almamanıza rağmen robot olmaya devam ediyorsunuz?

Ben 3 sene önce ailemi kaybettiğimden beri bu sorulardan kaçıyorum, cevaplayacak kadar cesur olmadım hiçbir zaman.

Matematik dersindeyiz şimdi, eskiden severdim tek sevdiğim dersti diyebilirim hatta ama şu an nefret ediyordum derste neden yaşamaya devam ettiğimi düşünüyorum ve ne kadar korkak olduğumu. Değiştirmek için de asla çaba göstermiyorum ama dedim ya korkağın tekiyim. Yaşıtlarım ders için bile bu kadar yırtındıklarını görmek beni utandırıyor ama ben hiçbir şeye anlam yükleyemiyorum.Ben sadece bir bitki gibi yaşıyorum. Bağımlıyım ben. Aileme bağımlıyım. Önceki konforuma bağımlıyım. Umursamazlığıma bağımlıyım. Düşündükçe kafayı yiyecek gibi oluyorum. Önceden derimde açtığım yaralar kurtarıyor ama beni, sol bileğimin üstünü kaşıyıp durdum kanatana kadar. Kanı görünce rahatladım, ama kanla birlikte iki göz pınarımdan da yaşlar süzülmeye başlamıştı. Tanrım kafayı yiye-

"Of Jennie yine mi? Gel lavaboya gidelim"

Chaeyoung alışmıştı artık böyle yapmama, sorgulamıyordu ben de onu sorgulamadım ve kafa sallayıp tuvalete gitmek için ayaklandım. Dersin bittiğini fark etmemiştim bile, dikkatim ekstra dağınıktı bu aralar.

Chaeyoung kabine girdi ben de bileğimdeki kanı temizlemeye koyuldum. Bir anda kapı çarptı ve içeriye telaşla hoseok girdi.

"Siktir Hoseok, erkekler tuvaleti yan tarafta"

"Hadi ya ciddi misin? Onu ben de biliyorum ama şu gorilden kurtulmak için kendimi ilk gördüğüm kapıdan içeri atmam gerekti" dedi başıyla Jin'i göstererek. Jin harbiden çok sinirliydi. Ama anlamadığım bir şekilde ellerini arkasında saklıyordu sanki kıçını saklamak ister gibi.

"Jennie at şu salağı dışarı, lan Hoseok! Götüne tutkal şişesi sokucam olum senin"

Hoseok küçük çocuklar gibi arkama geçti. Fısıldayarak "Ne yaptın da bu kadar sinirli?" diye sordum.

Tam bu sırada Chaeyoung hanım nihayet tuvaletten çıkabilmişti.

"Sırasına tutkal döktüm, oturunca da pantolonunun yarsı sırada kaldı" dedi fısıltıyla. Ben gözlerimi belertip baktıktan sonra "Napayım ama durup dururken çiğköftemin yarısını ısırdı öküz" dedi yavru köpek bakışlarıyla, çok tatlı göründüğü için sırıttım. Chaeyoung da kahkaha patlatmıştı bu duyduklarının ardından.

"Bırak işte şu çocuğu Jin baksana çok korkmuş" dedi kıkırdayarak.

" Ya kızım verin şu çocuğu bana, en azından pantolonunu alayım orospu evladının, sonra da sizin yedek etekleriniz falan varsa onlardan giyer"

Jin cümlesini bitirdiği anda Jimin ona çarptı. Jimin'in saçı başı dağılmış, zaten dolgun olan dudakları silikonlu denilebilecek bir görüntüye ulaşmıştı

Cowardly Captive | TaennieHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin