my teacher | taekook (ASKIDA)

12

Victoria'nın sesini duyan stajyer Elena bize doğru döndü. Bana baş selamı verip Victoria'yla İngilizce bir şekilde konuşmaya başladı.

"Hi Victoria, how's it going?(Merhaba Victoria, nasıl gidiyor?)"

"Hi sir, it's going well because l'm with Jungkook.(Merhaba efendim, iyi gidiyor çünkü Jungkook'la beraberim.)" dediğinde bana bakıp göz kırptı.

Stajyer Elena kıkırdadı. "You seem to get along well. Take care of her Jungkook.(Iyi anlaşıyor gibisiniz. Ona iyi bak Jungkook.)" Taehyung hocanın kasıldığını hissediyorum. Sağ bacağını hızlıca sallıyor, dilini yanağının iç kısmında dolaştırıyordu.

Güldüm. "I take good care of her.(Ona iyi bakıyorum.)" Taehyung hocanın gözleri bana döndüğünde bakışlarımız çarpıştı. Dişlerini sıkarak bakıyordu.

Hassiktir, kıskanmış olabilir mi?

Victoria koluma girdi. "Hadi gidelim." Beni çekiştirerek yürütmeye başladı. En son gördüğüm Taehyung hocanın bana keskin gözlerle bakmasıydı...

•••

Victoria beni Jimin'lerin oturduğu masaya getirmişti. Bütün herkes kantinde masaya kurulmuştuk. Sohbet ediyorlardı ama ben Kim Taehyung'u düşünüyordum... Jimin'in bakışları bana döndü ve gözlerini devirdi. "Bu yine başka alemlerde"

"Çok konuşma." dedim. "Ne anlarsın sen be aşktan."

"Aşka düşündüğünden daha da bağlıyım, merak etme." Yoongi'ye dönüp göz kırptı. Yoongi ters ters ona baksa da hoşuna gidiyordu, belliydi.

"Götümün ağrısı hâlâ geçmedi ya." dedi Namjoon.

"Dün gece yüzünden mi?" diyen Seokjinle şaşkınlıkla ona döndük. Namjoonun ağzı şaşkınlıktan gergedan gibi açılmıştı.

"Ne diyorsun sen be, sapık. Geçen koridorda götümün üstüne düştüm ya."

"Ha, pardon... Evet ya morarmış bir de." dedi Jin.

"Sen nerden biliyorsun oğlum adamın götünü?" diye sordum.

"Şaka," dedi Seokjin. "sadece şaka."

"Hoseok yine nerede?" dedi Jimin. "Ne yani illa Ho-se-ok diye çağırıp duralım mı?"

"Selam dadaşlar." diye kantine giren Hoseok'la ona döndük. "Cidden Selena gibisin, her ismin anıldığında ortaya çıkıyorsun." dedim.

"Sus oğlum kız tavlamaya çalışıyorum."

Içeri giren kişilerle ağzımdan küfür yuvarladım. "Hassiktir..." Stajyer Elena ve Taehyung hoca kantine girmişti ve kahve almak için kahve makinesine ilerliyorlardı.

"Aha, geldi seninki." diye bağıran Jiminle ensesine bir tane geçirdim. "Babanın amı, sussana bütün okul duydu."

Taehyung hoca Jimin'in bağırışıyla bizim masaya doğru döndü. Gözlerimiz buluştuğunda göz kırptı. Utançla baş selamı verdim. Gözleri yanımdaki Victoria'ya kayınca bütün neşesi gitmiş gibi ciddileşti. Kıskanıyordu işte vicdansızın oğlu...

Ama Stajyer Elena ile odasında yemek yediğini aklımın bir köşesinde, Stajyer Elena'yı ise kara listeme yazmıştım.

Taehyung hoca Stajyer Elena ile gülüşerek kahvelerini bardaklarına doldurdu. Oyun mu istiyorsunuz Kim Taehyung?

O zaman oynayalım.

Ayağa kalktım ve onlara ilerledim. Taehyung hocanın bakışları bana döndü ona doğru yaklaştım, yaklaştım. Şaşkınlıkla bana bakan gözlere gözlerimi diktim. bedenim bedenine değdiğinde sadece bana bakıyordu. Yüzüne yaklaştım. "Bardak Bay Kim, aranızdaki bardaklardan alacağım." dedim gülümseyerek.

Transa girmiş gibi bana bakıyordu, aniden kendine geldi. "Tabi, tabi ya bardak... Elbette alabilirsin." Biraz kenara kaydı. Bardaklardan birini aldım ve Victoria'ya döndüm.

"Güzelim, biraz kahveye ne dersin?" Taehyung hocanın keskin bakışlarını üzerimde hissediyordum. Oyun oynuyoruz işte Kim Taehyung.

"Elbette, bir bardak alabilirim!" diyen Victoria'ya dönüp göz kırptım, utanarak önüne döndü. Taehyung hocaya baktığımda bakışlarının bende olduğunu fark ettim. Ona gülümseyip Stajyer Elena'nın kahvesini doldurmasını bekledim. Doldurduğunda bardağını dikkatlice kaldırdı. Fakat kaldırdığında dirseğimle bardağına çarpıp üstüne dökülmesini sağladım.

Gülmemi bastırmaya çalışarak, "Aman Tanrım, üzgünüm!" dedim. "İyi misiniz?"

Al sana mükemmel bir oyun Kim Taehyung.

•••

bolum sonuu

farkindayim bolumler cok gec geliyor fakat okunma ve oylar az olunca hal boyle oluyor iste

ama olsun sonucta eglenmek icin yapiyorum

gelecek bolumlerde gorusmek uzere, kendinize iyi bakin!💞