Bugün çok önemli bir sinavim vardi. Bu sınavı gecemezsem sınıfta kalacaktım ve dört yıllık üniversiteyi beş yıllık yapacaktım.
Sabah kalktım. Kahvaltimi yaptıktan sonra annemi öptüm ve arabamin anahtarlarini alarak evden çıktım. Arabaya bindim camları ve müziği son ses açtıktan sonra iskeleye dogru yol aldım. Iskeleye gitmem gerekiyordu çünkü üniversite karşı yakadaydı. En sonunda iskeleye vardım. Gemileri beklemeye başladım. Hah iste bir tanesi geliyordu. Yaklaştı ve iskelede durdu. Tam gemiye biniyordumki aksilikler yine her zamanki gibi peşimi bırakmayıp sağ bacagimin iki merdiven arasina girmesine neden oldu. O sırada balikci gibi görünen geminin görevlisi sağ eliyle belimi kavrarken sol eliyle de elimi tuttu. Bir anda göz göze geldik sonra gözlerimi ayırdım ve
"Çek be ellerini üzerimden "diyerek elini ittirdim.
"Bende sana çok merakli değilim zengin zuppe" diye karşılık verdi.
Ona kötü bakislarimdan yolladiktan sonra ilerledim ve ilk bos bulduğum yere oturdum. Kulakligimi çıkardım ve'AUSTIN MAHONE-Say Something dinlemeye başladım.
Ardından gemi kalkmaya hazırlanırken sağa sola yalpalandı. Bu sırada az onceki ki gerizekali yolculardan birine götürdüğü çayı üzerime döktü.
Ayağa kalkmamla üzerimi cekistirmem bir oldu.
"AH! Yandım, yandim"
"Tamam özür gel şimdi pansuman yapalim"diyerek kolumu tuttu ve çekistirmeye başladı.
"Bırak kolumu ne yaptığını sanıyorsun sen, Ah! Kolummm."
Sonunda kaptan barakasi olduğunu düşündüğüm oda gibi bir yere geldik.
"Hadi otur şuraya da pansuman yapayım sonrada kalk git. "
Ama ben oraya hayatta oturmazdim çünkü taburenin üzerinde parmak kadar toz birikintisi vardi.
"Ya sen nasil birisin, hem pişkin hem gerizekalisin. Ben oraya hayatta oturmam temizlemeye çalışsak belediyenin tüm işçileri gelse yine içinden cikamaz. "
Aptal balikci bana 'oturuyomusun yoksa yanmaya devam mi edeceksin' bakışı attıktan sonra yanda duran bez parçasını aldim ve taburenin üzerine serecek oturmak zorunda kaldım.
Hayır yani pansumanini ayakta yapsa olmuyor iste. Tam bir gerizekali!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BALIKÇI
Teen FictionO sessiz geminin icinde bircok insan vardi. Galiba denizde ilerliyormusuz ama bizim için dünya durmuştu. Mavi suların dalgalarının kuma olan golgesiydi o. Bense ona göre zengin, şımarık, baba parası yiyen kızın tekiydim.
