Mafya aşkı

Bizi bekle İstanbul

Bu gün okulun son günü. Yorucu bir gün olacağı kesin salya sümük ağlayacağız ama benim için sıkıntı yok.Benim en değerlilerim yanımda olacak. Duru ve Güneş karneleri aldıktan iki gün sonra Mersin'den istanbul'a gideceğiz. Üç kardeş tatil yapacağız evet yanlıi duymadınız onlar benim kardeşlerim öz değil ama ben olnları öz kardeşlerim gibi seviyorum. Telefonun çalmasıyla düşüncelerimin içinden sıyrılıp çıkabildim.Arayan Duru

"Efendim."

"Derin çıktınmı?"

"çıkıyodum şimdi."

"beni bekle ya bende Yağız'ı görmek istemiyorum."

"tamam bekliyorum çabuk gel."

"tamam bay."Deyip deyip telefonu kapatı. Kardeş diyoruz yüzümüze telefonu kapatıyor  sizin arkadaşlığınıza.Aslında o bu aralar üzgündü Yağız onu aldatmıştı. Aslında Duru aldatığı kızdan fazlasıyla güzeldi.kapı çalıyodu kapıyı açmak için aşağıya indim.Duru gelmişti.

"Aşkım ne oldu sana ."Gözleri kızarmıştı.

"Derin yağız yalvarıyor onunla barışmama için.

"Bana bak kardeşim bak ben bunları hiç takıyomuyum?"

"Ben senin gibi tokat atıp geçemiyorum işte senin o gün söylediğin gibi aradığın aşk değildi. "

"O zaman seninde aradığın aşk değilmiş."

"Ama ben onu seviyorum."son kelimeyi vurgulayarak söylemişti.

"Ama o seni sevmiyormuş zaten tatile gidiyoruz onu görmeye görmeye unutursun"Saate bakarak.

"Kalk lan kalk geç kalıyoz sonra Hoca Kefserin vır vırını çekmek istemiyorum."ikimizde gülmüştük.

"Güneşi alacakmıyız."Diye sordum.

"Güneşi kuzeni bırakacakmış Anıl."

Okula geldiğimizde Hoca Kefser karneleri dağıtıyordu tam Derin dedi yüzünü buruşturarak burdayım salak karı bakışı atım sinirle karnemi verdi hoca bize takık salak ya bu karı cidden salak.

2.Gün sonra

Duru Bilici

Kendimi toplamıştım artık beni hiç bişey üzemez çünkü kardeşlerimle tatile çıkıyoruz kim tutar bizi . Şimdi orda ne taşlar vardır onları tavlarım kendime derken aşağıdan annemin sesi.

"Duruuuuu kızlar geldi."Rujumu sürerek.

"Geliyorummmmm."Diye bağırdım.

Aşağı indiğimde vvaaavv sesleri yükseldi .Güneş, saçını açık bırakıp mini bir bahçivan giymişti.Derin,siyah bir etek siyah çorap ve deri ceket giymişti (mültimed yada var ) valizimle inerken. 

"Bizi Bekle İstanbul." Diye bağırdım. Alında bunun bir açıklamasıda deprestonda değilim  anlamındaydı.Hava alanına son süratle ilerledik uçakla istabula üçüyoruz.

_ _ _ _ _ _ _ 

İsatnbul' a vardığımızda herkez bize bakıyordu sanki hiç  güzel kız görmemişler. Eve vardığımızda yan evden içeri gitren gördüm. Arkadan yakışıklı görünüyordu. Hadi bakalım nasıl biri acaba derken karnıma yediğim dirsekle Güneşe ölümcül bakışlarımı yoladım . Kapının önünde benim girmemei bekliyorlardı .

"Hadi kızım girsene."

"Tamam be ne vuruyosun ."

sonra oda dağılımı yaptık.Deirin  yemek yapmak için mutfağa gitti, gider gitmez kızlar diye cırladı . Mutafağa koştuk.

"Ne oldu lan ." dedi Güneş.

"Evde yumurta yok ve menemen yapamıyorum."dedi. Aman ne büyük sorun aslında biz menemeni çok seviyorduk hemen aklıma bir plan geldi .

"Ben yeni komşulardan alıp geliyorum menemensiz olmaz ." Onlar bişey diyemeden dışarı fırladım. Yumurta bahaneydi benim kafam o çocukta kalmıştı onu görmeliydim. Kapı açıldığında aman Allahım sen.......

Bu bölüm kısa oldu ama daha uzun bölümler var hergün bir bölüm yayınlayacağım.