Zerrin 'in hikayesi daha doğmadan başlamıştı aslında. Annesi ve babası görücü usulü ile evlenmişlerdi. Evlendikleri ilk ay kavgaları başlamıştı. Annesi güzel şeyler hayal ederken evleneceği adamın bukadar gaddar olacağından haberi yoktu. Koca zaman gelip geçmişti ve 1 yıl olmuştu. Soğuk şubat akşamıydı. Zerrinin babası kemal yine eve gelmemişti. Saat gece 2 sularında annesi rüveyda mide bulantısı ile uyanmıştı. Geçer diye bekledi ama gitgide kötü oluyordu. Üst katında oturduğu kayinvalidesinin yanına çıktı ve kapıya vurdu. Bir iki kez tıklatı açan olmadı. Son kez vurunca kemalin küçük kardeşi Burak kapıyı açtı. Yengesini o halde gören Burak endişelenmeye başladı ve uykulu sesle:
Burak:Yenge bişeymi oldu hayırdır bu saate yüzün sararmış.
Der. Rüveyda elini karnının üzerine koyup titrek bir tavırla:
Rüveyda: Burak ben kötüyüm abin hala eve gelmedi telefonlara da cevap vermiyor.
Der. Demeye kalmaz başı döner ve bayılır. Burak hızla evdekileri uyandırır ve rüveydayı hastaneye yetiştirir. Rüveyda gözünü açtığında sabah olmuştu. Burak ve kayınvalidesi Ayşe başucunda gülümseyerek bakıyorlardı. Yavaşça kalkar ve ne olduğunu sorar:
Rüveyda: Ne oldu bana neden burdayız?
Kayınvalidesi ağzı kulağında gülümseyerek:
Ayşe:Hadi bakalım anne oluyorsun.
Der. Rüveyda şaşkın şaşkın bakar ve tepkisiz kalır. Burak gülümseyerek:
Burak: Amca oluyorum be yaşasın.
Der. Rüveyda ayağa kalkıp karnını tutar ve kayınvalidesi ayşeye dönüp:
Rüveyda: Kemal aramadımı hala?
Ayşe:Aradık kızım fakat telefonuna ulaşılmadı evdedir belki sen takma kafana yat dinlen doktor saat 9 gibi bizi taburcu edecek zaten.
Der. Rüveyda telefonu eline alıp kemali yeniden arar fakat yine ulaşılmaz. Telefonu kenara bırakıp uzanır ve gözlerini kapar. Uyandığında saat çoktan 9 olmuştur ve doktor yanı başında duruyordur. Rüveyda yavaşça kalkarak doktora bakar doktor elini Rüveydanın omzuna koyarak :
Doktor: Hayırlı olsun Rüveyda hanım 3 haftalık hamilesiniz .
Rüveyda gülümseyerek cevap verir:
Rüveyda: Teşekkür ederim doktor bey ama nezaman gidebilirim ?
Doktor:Ufak bir kontrolden sonra hemen gidebilirsiniz.
Der ve odadan çıkar. Yarım saate kalmaz hastaneden çıkarlar ve eve gelirler. Rüveyda arabadan inip giderken kayınvalidesi yanına gelip koluna girer ve beraber eve yürürler. Rüveyda kapıya gelince kapı açıktır ve kayınvalidesine bakar. Ayşe ve Rüveyda kapıdan içeri girdiklerinde kemali baygın bir şekilde salonun ortasında bulurlar. Yine bir dolu alkol içip kıraathane köşelerinde borç batağına batıp kendini eve atmıştı belliki Kemal. Rüveyda korku ile başına gider ve yüzüstü uyuyan kemali dönderir ve yüzüne dokunarak:
Rüveyda: Kemal uyan hadi kendine gel.
Der.Kemal zil zurna sarhoş olduğu için pek duymaz. Ayşe Rüveydaya dönerek:
Ayşe: Bırak kızım birazdan ayıkır zaten ozaman kalkar.
Der. Rüveyda baş sallayarak " tamam" der ve duşa girmesi gerektiğini söyler. Kayınvalidesi Ayşe kapıyı çekip üst kata çıkar. Rüveyda önce duş alıp sonra kahvaltı hazırlar o arada kemal uyanmaya başlar. Rüveyda salona gidip kolundan tutar ve kalkmasına yardım eder. Kemal duştan çıktığında bitkin haldedir ve masaya oturur. Rüveyda nasıl olduğunu sorar. Kemal elindeki çatalı tabağa bırakıp:
Kemal: İyiyim .
Rüveyda: Yalan söyleme Kemal yine noldu ?
Kemal:Yok bişey Rüveyda neyi merak ediosun hergünki şeyler işte .
Diyerek sofradan kalkarken Rüveyda kolundan tutar ve:
Rüveyda: Sana bişey söylemem gerek.
Kemal boş boş Rüveyda ya bakar:
Kemal: Ne söylüceksen çabuk söyle uyumalıyım.
Rüveyda yerine oturup kısık sesle ellerini bağlar.
Rüveyda: Ben hamileyim!
Kemal şaşkınlıkla Rüveydaya doğru gider ve kolundan tutup kaldırır.
Kemal: Sen ciddimisin ben şimdi babamı olucam ?
Rüveyda: Evet akşam rahatsızdım seni aradım ulaşamadım yukarı çıkmıştım bayılmışım saolsun Burak hemen hastaneye götürmüş orda öğrendim .
Kemal: Allah be yaşasın.
Der ve Rüveydaya sarılır. Rüveydanın gözleri dolar ve kendini tutamayıp ağlar. Bu mutlu haberi tüm aile duymuştu bir zaman sonra . Rüveyda için ilk 1 ay çok güzel geçmişti. Derken hamileliğin 3. Ayında kavgalar iyice artmış ve kemalin yaptıkları arşı aşmıştı. Rüveyda bir sabah herşeyini toplayıp baba evine dönmeye karar vermişti. Kemal uyanmadan erkenden evden çıktı ve yola koyuldu. Kapıyı çaldığında abisi kapıyı açmıştı ve elinde bavulları görünce endişelenmişti. Abisi Hasan hemen elindekileri alıp Rüveyda ya içeri geçmesini söyledi. Rüveyda içeri girdiğinde herkes donuk bir ifadeyle ona bakıyordu. Rüveyda kendini tutamayıp ağlamaya başlamıştı.Annesi hemen kalkıp Rüveydaya sarıldı ve ne olduğunu anlatmasını istedi. Rüveyda hiç uzatmadan evliliğini bitireceğini söyledi. Kimse bu karara karşı çıkamadı. Ortalık sessizliğe bürünmüştüki hasanın 10 yaşındaki kızı halasının yanına gelip elini karnına koyup :
Sema: Hâlâ bebek nerde peki ?
Herkes gülümseyerek semaya bakar .Hasan semayı kucaklayarak :
Hasan: o nasıl söz kızım tabiki bebekte burda .
Rüveyda: Gökyüzüm benim leyleklerin işi varmış sonra getireceklermiş bebeği.
Der. Herkes gülmeye başlar. Akşam olduğunda herkes sofraya oturur. Birden kapı çalar hasanın eşi kapıyı açar ve Rüveydanın kayınvalidesi Ayşe kapıdadır . İçeri davet eder . Ayşe oturma odasına geçip oturur arkasından Rüveydanın anne ve babası gelir. Biraz konuştuktan sonra Ayşe Rüveyda ile konuşmak ister ve yanına çağırır. Rüveyda odaya girince annesinin yanına oturur ve dinlemeye başlar.
Ayşe: Nasılsın kızım?
Rüveyda: İyiyim saolun .
Ayşe: kızım bak bi bebeğiniz var hemen en ufak şeyde pes etmek olmaz yapma böyle.
Rüveyda: En ufak bişey dediğiniz evlendiğimizden beri olan şeyler lütfen yapmayın artık bende yoruldum.
Der. Annesi Rüveydaya sarılıp sakin olmasını söyler. Ayşe başını yere eğip çıt ses çıkarmaz. Rüveyda ayağa kalkıp,
Rüveyda: uzatmaya gerek yok ben yarın davayı açacağım sizde beklemeyin deyip odadan çıkar. Ayşe pek bişey demeden müsaade isteyip kalkar ve evin yolunu tutar. Eve vardığında kocasını karşısına alıp iyice konuşur ve yapacak bişey olmadığını netleştirirler. 1 saate kalmadan Kemal çıkıp gelir . Babası Hüseyin gözlerinin içine bakar ve odadan kalkar gider. Kemal annesine ne olduğunu sorar . Ayşe olanları anlatır. Kemal herzamanki olduğu gibi hiçbirsey demeden olanları kabul eder.
...
Aylar geçmişti Kemal ve Rüveyda boşanmışlardı. Ağustos akşamıydı ve sıcaktı. Rüveyda balkona oturup sessizce boşluğu izliyordu. Hiçbirşey istediği gibi değildi. Karnındaki bebeği sadece yük olarak görüyordu kendisine. Gün geçtikçe nefret ediyordu doğmamış bir bebekten. Çoğu zaman aldırmak isteyip başaramamıştı. İçindeki nefret büyümekle kalmayıp doğacak o küçük kız çocuğuna bile sıçrıyordu. Sadece ondan kurtulmak istiyordu. Ailedeki hiç kimse Rüveydanın hamileleğine olumlu bakmıyordu zaten. Sadece ablası zümre Hata yapmaması için durmadan uyarıyor ve kemale dönmesi gerektiğini söylüyordu. Tabi gözünü nefret bürüyen Rüveydaya bu uyarı ne katacaktıki? Ve yaz bitmişti çoktan Kasım ayı gelmişti ve Rüveydanın doğum zamanı gelmişti. Kasımın ilk gününde doktora gitmişti fakat hala doğuma hazır olmadığını öğrenmişti. Sadece sancısını beklemeliydi. Artık hiç sabrı kalmayan Rüveyda biran önce doğum yapmak istiyordu. Ramazan ayının verdiği sıkıntı ve sitesiyle sinirleri iyice bozulmuştu son günlerde. Kasımın 4' ü Ramazan bayramıydı. Taki Kasım 3 gecesi Rüveydanın sancısı başlamıştı. Hemen hastaneye kaldırmışlardı. Rüveydayı doğumhaneye almışlardı fakat birşeyler ters gidiyordu. Saatler geçmişti fakat doğum birtürlü gerçekleşmemiş ve Rüveydanın durumu kötüye gitmişti. Rüveydanın annesi Melehat iyice korkmuş ve kemala beddua etmeye başlamıştı. Hemşireler acilen çıkınca ne olduğunu sormuşlardı fakat kimseden ses çıkmıyordu. Melehat ağlamaya başlamıştı. Hasan sakinleştirmek için çabalarken Rüveyda baygın bir şekilde sedyede çıkarılmıştı. Melehat onu o halde görünce dayanamayıp baygınlık geçirdi. Hasan ne yapacağını bilemeden annesinin başında onu ayıktırmaya çalışıyordu. Rüveydayı başka hastaneye sevk ediyorlardı. Hasan annesini ayıktırınca hemen Rüveydanın peşinden gitmeye başladılar. Gittiklerinde Rüveyda çoktan ameliyata alınmıştı ve sessiz bekleme başlamıştı. Saniyeler geçti, dakikalar geçti ,saatler geçti ses seda yoktu. Taki 3. Saatin sonunda işte o ses duyulmuştu. Sonunda Zerrin doğmuştu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kırık Can
No FicciónAilesi ile arası iyi olmayan zerrin tesadüf eseri tanıştığı jandarma astsubay çavuşa aşık olur. Kızın farkına varan fakat gayeleri farklı olan jandarma astsubay çavuş kıraç Paksoy kızı etkilemeye çalışır. Zerrin acı geçmişiylemi yüzleşecek yoksa kı...