Hyunjin, Felix'i sapasağlam havuzdan çıkardıktan sonra güzelce havluya sardı ve eve soktu. "Yağmur mu yağıyor ya?" dedi Jisung olduğu yerde sallanırken. "Hee yağmur yağıyor gerizekalı." İkili yanlarına ıslak kıyafetler ve havlularla oturdu. "Biraz daha mı içsek ya, ne yapsak?" Jeongin'in teklifine karşı hepsi kafa salladı ve shot bardaklarını tekrardan doldurdular.
Saat artık geceyarısını geçiyordu, herkes iyice kafayı bulmuştu. Hyunjin eline müzik kumandasını alıp Beyonce- Love on Top'u açtı ve Felix'e baktı. Sarışının gözleri artık açılmayacak derecede bayıktı ve yanakları kıpkırmızıydı.
Honey, honey
I can see the stars all the way from here
Can't you see the glow on the window pane?
I can feel the stars whenever you're near
Every time you touch me, I just melt awaySevdiği çocuğun yanına oturdu uzun olan ve onu kollarının arasına aldı. Yaşına göre küçük olan bedeni kollarının içine tam sığmıştı. Felix, yavaşça Hyunjin'e bakmak için kafasını kaldırmaya çalıştı fakat Hyunjin onu durdurdu ve kafasını daha çok göğsüne çekti.
Gözünün ucuyla diğerlerine bakınca herkesin birbirine sırnaştığını ve yakınlaşma saatine girdiklerini gördü. Bu tatil, verdikleri en güzel karardı. "Biz çıkıyoruz biraz, hava alacağız." Kafasını kaldırdığında Chris ve Seungmin'in el ele kapının önünden onlara seslendiğini gördü. "Bende geleyim mi? Vallaha midem çok bulanıyor kusucam şimdi." Changbin ayaklandı ve yanlarına gitti. Chris onayladıktan sonra dışarı çıktılar.
Hyunjin'in gözü Jeongin'i aradı ve onu dışarıyı izlerken görünce kötü hissetti. En yakın arkadaşıydı sonuçta, yalnız kalmasına dayanamıyordu. "Şşşt, Ayen." Jeongin ona dönünce Hyunjin eliyle gelmesini işaret etti. Kızıl olan dizlerinin üstünde ikiliye yaklaşırken Hyunjin hiç beklemeden arkadaşının kafasını aldı ve onu da dizlerine yatırdı. Şu an daha mutlu olamazdı.
Jeongin'le arkadaşlığı yıllardır sürüyordu, ikili tanıştıklarından beri götle don gibi ayrılmaz olmuşlardı ve son birkaç gündür onu aksattığını hissediyordu. Ne olursa olsun onun için arkadaşlık her şeyden önce gelirdi. Uzun parmaklarını ikisinin saçlarına daldırdı ve oynamaya başladı. "Kanka..." Jisung sessizce fısıldadı Hyunjin'e, yerde yatıyordu. "Noldu?" dedi Hyunjin aynı şekilde fısıldayarak. "Kanka siz şimdi sevgili mi oldunuz ya?" dedi arkadaşı dizlerinin üstüne oturarak. "Bilmem ki?" Hyunjin, Felix'e baktı, kollarının arasında uyuyakalmıştı. "Kanka benle de Minho'yu yapcan mı ya?" Hyunjin, Minho'ya baktı. O da koltuğun üstünde uyuyordu. "Sen merak etme, o iş bende." Sonrasında kucağında yatan ikiliye baktı. "Bende şunları yatağa götüreyim artık sizde yatın. Tamam mı?"
˚ʚ♡ɞ˚
Felix, gözlerini güneşin yüzüne çarpmasıyla araladı. Ne olduğu hakkında hiçbir fikri yoktu, doğrulup etrafına baktığında sağında Hyunjin'in ve solunda Jeongin'in yattığını gördü ve hemen dikeldi. "Hassiktir." dedi sessizce, tam yataktan çıkmaya yeltenecekti ki evin kapısı açıldı ve bağırışmalar yükseldi. "Chris siktir git konuşma benimle bir daha!" Bağıran Seungmin'di. Hyunjin de bağırışmalar yüzünden uyanmıştı. "Ne oluyor amınakoyayım?" dedi Hyunjin gözlerini ovuştururken. "Sanırım Chris, Seungmin ve Changbin yeni geldi." dedi Felix sessizce, Jeongin daha uyanmamıştı. İkili yataktan çıkıp bağırışmaların olduğu yere gittiğinde yeni gelen üç kişinin baştan aşağı sırılsıklam olduğunu gördü. "Ne oldu lan size?"
"Bu gerizekalılar oldu!" Seungmin, Changbin ve Chris'i gösterdi. "Kayıkla açılmak harika bir fikirmiş değil mi Changbin BEY!" Tekrardan bağırdı Seungmin ve sonrasında Jeongin'de odadan çıktı. Minho ve Jisung ise zaten salonda uyuyakaldıkları için uyanmış, olayı anlamaya çalışıyorlardı. "Seung cidden özür dilerim ya, kaybolucağımızı düşünmemiştim." Changbin saçlarına dokundu. "Bir dakika şimdi siz dün gece çıktınız bir anda, sonra ne oldu?"
"Biz yürüyoruz güzel güzel, sonra Changbin ANDAVALI." dedi ve Changbin'i gösterdi Seungmin. "Bir tane kayık buldu tutturdu açılalım da açılalım, diye. Neyse biz bindik kayığa bunlar küreği çektikçe çekiyor. En son biz kaybolduk, bunlarda yıldızlara bakarak yönü bulmaya çalışırken bizim kayık DEVRİL!" Jisung gülmemek için ağzını kapadı. "Sabaha kadar yüzdük amınakoyayım ya!" "Seungmin gerçekte-" Chris, Seungmin'e yaklaşınca küçük olan geri çekildi. "Ya siktirtme Seungmin'ini şimdi, duşa giricem ben." Seungmin uzaklaştıkça hepsi arkasından bakakaldı. "Kolay gelsin kanka, al şimdi gönlünü alabilirsen."
BEGENDINIZ MI??? lutfen love on top'u dinleyin okurken, sınır 50 yorum <3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
love on top, hf
RomanceYıllardır mezun olamayan Hwang Hyunjin ve okula gelen yeni değişim öğrencisi Lee Felix, arkadaşlarıya beraber ölen tiyatro klübünü canlandırmaya çalışırlar.