Jennie: Bir varmış bir yokmuş diye başlar her masal.
Jennie: Bizim masalımızın başlangıcında ise ikimizde vardık.
Jennie: Sonunda ise ben kaldım sen gittin.
Jennie: Oğlum ve ben kaldım.
Jennie: O da gitmeyi istedi.
Jennie: Sana benziyordu biliyor musun?
Jennie: Öyle sakin öyle sessiz bir çocuktu ki
Jennie: Zekiydi de
Jennie: Yaşıtlarına göre uzundu boyu. Kalıplıydı.
Jennie: Top oynamayı severdi.
Jennie: Bizi terk eden seni bile severdi.
Jennie: Adını söylemedim ona hiç.
Jennie: Biliyordu çünkü seni.
Jennie: En sevdiği basketbol takımının favori oyuncusunu bilmeyecek değildi ya zaten.
Jennie: Bu hastalık onu eritmese,
Jennie: Onu koca dünyanın dar kalıplı odalarına hapsetmeseydi o da senin gibi olabilirdi.
Jennie: Şimdi elimde bir top var.
Jennie: Üzerinde senin imzan olan bir top.
Jennie: Onu tanıyamayıp, sana getirdiği topa attığın imzayla yalnızım.
Jennie: Tanımadın.
Jennie: Oğlumuzu, tanımadın.
Jennie: Bir imzanın insanı üşüteceğini hiç düşünmezdim.
Jennie: Küçük oğlumuzu son günlerinde mutlu ettin.
Jennie: Belki babası olduğunu bilsen bu kadar edemezdin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
When Night Comes | Taennie
FanfictionJennie Kim, bebeğini kaybettikten sonra onu terk edip giden eşine mesajlar atmaya başlar.