soulmusic // yeonbin

8

wooyoung:

amına koduğumun orospusu

sen bile hetero oğlan tavladın

ben hâlâ yatış

yeonjun:

OSMAJZNANSNAS

AĞLAMA

EVE GEÇİNCE HER ŞEYİ ANLATICAM SİZE

ŞİMDİ ONUN YANINDAYIM

YAKINDAN DAHA AYAKIŞIKLI OF

İMDAT GAY Mİ OLUYOEUM

dino:

şey..

yeonjun:

sus.

ben gider

yeonjun offline.

Elindeki telefonu kapatmış ve yanındaki bedene bakmıştı Yeonjun. Gözleri karşısında kendisine göre uzun olan çocuğun üzerinde gezinirken ister istemez heyecanlanmıştı. Dışarıdan soğuk duran yapısı Soobini daha çekici kılıyordu sanki.

"Bir sorun yok değil mi?"

Yeonjun, duyduğu soruyu başını iki yana sallayarak reddetmişti.
"Hayır, gayet iyiyim. Kahveler geldiğine göre boş bir masaya geçelim mi?"

Soobin ikisine ait kahveyi alarak onunla birlikte az önce oturduğu masaya oturmuştu. Sandalyeye yaslanırken gözü sabahtan beri gözünü ayırmadığı masaya kaymıştı. Hoşlandığı kişi saatlerdir aynı kişi ile oturuyordu ve bunu sindirmesi kolay değildi. Yeonjun, Soobinin bir yere baktığını fark ettiğinde başını o tarafa çevirmiş ve konuşmuştu.

"Tanıdık mı?"

"Hayır, eski bir arkadaş."

Yeonjun onu onayladığında kahvesinden bir yudum içerek kollarını masaya yaslamıştı. Soobin gerçekten.. çok çekiciydi. Oturuşu, parmakları, ses tonu.. Ses tonunun bu kadar güzel olmasını beklemiyordu aslında.

"Geldiğin için.. teşekkür ederim?"

"Teşekkür etmen durumu daha garip bir hale sokuyor o yüzden lütfen teşekkür etme. Biraz gerginim, üzgünüm. Birazdan ortama alışırım eminim."

"Sorun yok çünkü ben de garip hissediyorum. İlk defa sanaldan tanıştığım biriyle karşılıklı oturuyorum ve bu planlı bile değildi. Sosyal anksiyetem yok ama şu an varmış gibi hissettiriyor."

Yeonjun, Soobinin söylediklerine sesli bir şekilde gülmüş ve gülerken farkında olmadan ağzını kapatmıştı. Gülmesi durduğunda Soobin ile göz göze gelmişlerdi. İkisi de birkaç saniye duraksamış ve içeceklerini yudumlamıştı. Sessizliği bozan tabii ki Yeonjun olmuştu.

"Hadi bana kendinden bahset. Neler yapmaktan hoşlanırsın, nelerden Hoşlanmazsın? Seni tanımak istiyorum."

"Tanıtayım hemen. Ben Choi Soobin, en sevdiğim şeyler yürüyüş yapmak ve bir şeyler okumak. Bunun dışında PlayStation oynamaya ve farklı yerler gezmeyi severim. Bir de kahve içmek beni garip bir şekilde mutlu ediyor. Ya sen?"

"Ben Yeonjun. Şaşıracaksın ama soy isimlerimiz aynı ve bu bence tesadüf değil."

Yeonjun konuştuktan sonra gülmüştü çünkü bu cümle onu utandırmıştı. Soobin de güldüğünde utanmasını bir kenara bıraktı ve devam etti.