[ Bir akşam grupça şişe çevirmece oyunu oynamaya başlarlar ve aralarından birinin önerisiyle oyunu daha da ilginçleştirmeye karar verirler. Böylece uzun zamandır Hao'dan hoşlanan Hanbin yakın arkadaşlıklarını bozacak bir hamlede bulunur. ]
Yujin gülümsedi ve Gyuvin'e baktı. "E işte geçmişim gördün mü?"
"Seni o kadar çalıştırmıştım yazıklar olsun." Gyuvin arkasına yaslanıp kollarını birleştirdi.
"Nasıl çalıştırdın? En son hatırladığım pipi nasıl çizilir dersine geçiş yaptığımızdı."
"İftira!"
Gyuvin yaslandığı yerden hızla Yujin'e bakınca Jiwoong kafasına vurdu. "Sessiz olsana biraz." Hanbin'le beraber içecekleri getirmişlerdi.
Hanbin elindeki tepsiyi masaya bıraktı ve içecekleri diğerlerine verdi.
"Hanbin ingilizce hocası notları girmiş, notuna bak hemen." Taerae haber verdiğinde kafasını salladı.
Hanbin de diğerleri gibi yerine oturduğunda telefonu eline aldı ve sisteme girdi. Düşünceli bir şekilde notlarına bakındığında aniden iki omzunu tutan ellerle birlikte bir ses kulaklarının dibinde duyuldu, onu neredeyse korkutmuştu. "Kaç almışsın Hanbin?"
Hanbin'in kafasını çevirmesine gerek yoktu. Gelen kişinin kim olduğunu sesinden anlamıştı. Yakınlığından dolayı kafasını çevirmeden cevapladı. "96 almışım."
"Tüh be! Hangi soruda yanlış yaptın acaba?" Hao omuzlarından elini ayırdı ve Hanbin'in yanındaki her zamanki yerine oturdu. Dudakları büzüldü. "Ben olsam 100 girmiştim."
"Bu lise değil ki Hao, senin gibi favorilerine ayrıcalık yapamazlardı."
Ricky'nin cevabına göz devirdi ve telefonu çantasından çıkardı. "Yine de o hakediyor yani."
"Ee sen kaç almışsın baksana."
Hao dudaklarından homurdanma sesi çıkardı, "geçen seferki gibi 84 almışım."