Giriş

9 1 1
                                    

Senaryo saçma olsa da olm değil ki aşk bu yeri zamanı belli olmeeesssss neyse okuyun

Hanji intihar etmeden önce

Yine gece gece içip eve gelmiştim, öleceğim için üzgünüm çünkü şeker gibi tadan sojuyu özleyeceğim. Eve gelmeden önce birkaç ilaç almıştım içinde ne var onu bile bilmiyorum ama bana ölmemde yardım edecekleri için hepsine teker teker teşekkür edeceğim.

Soğuk havadan sonra aniden iliklerime kadar ısınmıştım, evin kapısını kapattım botlarımı çıkarıp atkımla kabanımı astım, kendimi koltuğa atıp biraz dinlendim yumuşak koltukta uzunca uzandım, televizyondan belgesel açtım biraz izledikten sonra biraz kestirmek istedim ama uyandığımda saat 4tü

"hayır ya, iki diye planlamıştım"

Ölüm saatimi kaçırdım, neden iki derseniz uğurlu sayım ölmek için neden şans diliyorsam bende bilmiyorum.

Ayağa kalktım lavaboya gidip duş aldım, hızlı hareket ediyordum. Her neyse ki koltuğa sonunda elimde bilmediğim ilaçlar haplar ve bir su bardağı ile oturdum, sonra düşündüm ki neden mektup yazmayayım? Kalkıp evi aradım sonunda bi kalem ile kağıt bulmuştum, gereksiz şeyler yazdım galiba ama neyse.

İlaçları 4er 5er içmeye başladım ağzım o kadar doldu ki yanaklarım çıkmıştı, yanaklarımdan nefret ediyorum.

Hepsini zar zor yuttuktan sonra biraz bekledim, sabırsızım, bu dünyadan gitmek istiyorum.

Bu sefer lavaboya gidip küvete su doldurdum, sıcakmış soğukmuş hiç, direkt içine girdim. Kendimi suyun içine bıraktım, bu sırada gözlerim kararıyordum, sanırım ilaçlar etkisini göstermeye başladı.

Biraz çırpınsamda çıkmadım, çıkamadım, çıkmak istemedim, çok keyifliydim yavaş yavaş ciğerlerim suyla dolduğunu hissetmeye başladım, sanki içki içtikten sonra için yanar ya onun gibi.

Artık kendimi suda hissetmiyordum, sanki ölmekten vazgeçtim de küvetten çıkıp kusmaya gidiyormuşum gibi. Kupkuru hissettim bir o kadarda, hafiftim.

Gözlerimi kapattım, bir daha da açamadım. Bi takım şeyler duyuyordum telefonum çalıyordu, ama o kadar hissizdim ki gidip açamadım.

Sonra sesler kesildi ama hala çalmaya devam ettiğine yemin edebilirim. Büyük bi boşlukta o kadar hafiftim ki. Vay be.

Ben Han. Han jisung

Biliyorum, belki herkes bu mektubu okurken ben çoktan yer kapıcaktım, çok kızabilirler, üzülebilirler ama çoğunuz ben öldüğüm için mutlu olursunuz umarım, ne acınası dimi? Ama kimse bana acımadı. Belki mutlu olabilirim, sizin deyiminizde; etrafa neşe saçan ve mutluluğunuz olabilirim ama içimdeki alev o kadar körü körüne yanıyor ki bana bunları unutturuyor, yüküm o kadar ağır ki yerin dibini boyluyormuşum gibi. İnanın ben de böyle olsun istemezdim ama belki daha iyidir?

Acaba babam gibi cerrah olsaydım mutlu olur muydum?

Ya da hafızamı kaybetmeseydim?

Hafızamı kaybettikten sonra tek bir şey hatırlayabildim; koca adam. Hiçbir yerde bulamadım, kim olduğunu bilmiyorum ama
Olurda bir ihtimal bu mektup eline geçerse ona tek demek istediğim şey; seni seviyorum.

Canım felixim, kalbimin parçası, ne kadar bücür ve gıcık bir kardeş olsanda tek istediğim şey benden nefret etme, elinden geldiği kadar yardım ettin, bana bu kadarı yeter. Kendine iyi bak lütfen. En sevdiğim çiçek papatya bilirsin.

Koca adam, umarım buluşuruz...

Kanka senaryo napak amk hanım yaaaa. Koca adam kim acep he bide felix kardeşimiz anlamayanda yaaaneee neyse bb

Me Gustas Tu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin