Childhood Friend | Minsung

~1~

HERKESE SELAMMM!! Bu benim ilk düzgün ficim olabilir o yüzden lütfen okuyun oylayın ve yorum yapınnn♡
İyi Okumalarr♡♡

13 Yıl Önce 20 Kasım...
(Minho 12 Jisung 11 yaşında Hyunjin 12 yaşında Felix 11 yaşında)
MİNHO'NUN AĞZINDAN
Bu gün annem Hyunjin ile görüşeceğimi söyledi. Onun için hazırlanıyorum beraber alışveriş merkezinde gezeceğiz.

Giyeceğim kıyafetler kargo pantolon ve basit bir tişört ama üşürsem diye de bir hırka...

Kıyafetlerimi giydim. Güzel kokulu bir parfümde sıktım ve hazırdım. O an aynada kendime bakarken çok yakışıklı olduğumu düşünmüştüm o anda annemin bana seslenmesiyle hemen evden çıktım.

              《ALIŞVERİŞ MERKEZİ》

Buluşacağımız cafe'nin önündeydik. Gözümüz Hyunjin ve annesini arıyordu.
Ah işte o masadalar... ama yanlarında başka bir kadın ve biri daha vardı. Masaya doğru ilerledik yakınlaştıkça o kişilerin Felix ve annesi olduğunu gördüm. Açıkçası Felix ile pek yakın değildik. Hyunjin hemen yanıma geldi ve dudağını büzdü.

"Sadece ikimiz buluşacaktık" dedi Hyunjin, bende "Evet" diyerek onu onayladım. Felix bizimle gezmeyecekti öyle değil mi?

"Biz onunla beraber mi gezeceğiz?" dedim Hyunjin'e "Hayır biri daha gelecek onlar yakın arkadaşlar, beraber gezerler" Hyunjin'in dediğiyle rahatlamıştım çünkü ben buraya Hyunjin için gelmiştim diğerleri için değil...

                      5 Dakika Sonra
Bir anda sincaba benzeyen bir çocuk ve sanırım annesi geldi. Felix ile selamlaştılar ve telefonlarıyla oynamaya başladılar. Sincaba benzeyen çocuğun annesi "Sanırım Hyunjin'in yanındaki çocuğu tanımıyorsun Jisung, tanışsanıza" o an biraz tırstım nedenini bilmiyorum... "Merhaba ben Han Jisung"
Jisung önümde eğilip beni selamladı. "Bende Minho" dedim. "Tanıştığımıza memnun oldum Minho" dedi ve elini uzattı Jisung. Bende elimi uzattım, elleri yumuşacıktı. Jisung gülümseyerek elimi sıktı sonrasında Felix ile oynamaya devam etti. Felixe göre daha sosyal biriydi.

Biz Hyunjin ile bir kıyafet mağazasında geziyorduk, Jisung ve Felix ise telefon mağazasında telefon modellerine bakıyorlardı. Başka bir mağazaya giderken telefon mağazasının önünden geçiyorduk. O sırada Jisung "Benim yakın zamanda telefonum kırıldı annem bana yeni bir telefon alamayacağını söylüyor ve benim de param yok ama bu model çok güzelmiş di mi Felix?" Bunu duyduğumda üzülmüştüm Jisung'un beğendiği model çok pahalıydı...

"Hey Minho sorun ne?" "Bir sorun yok dalmışım sadece" diyerek geçiştirdim.
Bir süre sonra sinema salonundan patlamış mısır kokusu geliyordu. O kadar güzeldi ki Hyunjin ile bir paket patlamış mısır almaya karar verdik. Aldıktan sonra oyun alanına ilerliyorduk...Felix ve Jisung da oradaydı. Basketbol oynuyorlardı.

Oyun alanına gittik ve o ikiliye patlamış mısırlarımız ile hava attık. Sonra çok canları çekince onlara da biraz ikram ettik ve beraber orada eğlenmeye karar verdik. Bir oyunda gruplara ayrıldık. Gruplar şu şekildeydi: Ben ve Hyunjin - Jisung ve Felix

İlk turda Hyunjin ile Felix birbirlerine karşı oynadılar ve Felix kazandı sonra Ben ve Jisung oynadık. Ben "Sakın kazanacağını düşünme" diyerek Jisung'u korkutmaya çalıştım Jisung ise "Vayy.. Minho Bey iddialı" diyerek gülümsedi. Ben "Göreceğiz bakalım" dedim.

Ben ve Jisung birbirimize karşı yarışıyorduk. Oyun sırasında Jisung hadi, of ya gibi garip sesler çıkarıyordu. Oyunun sonunda kazanan Jisung'tu. Açıkçası biraz sinir olmuştum. Çünkü iddialıydım ama sadece bir oyundu pek takmamıştım.