Bir Voleybol Hikayesi

0.2

Antrenman saat 9 da olduğundan dolayı alarmımı saat 7'ye kurmuştum. Antremana gitmek yaklaşık 20 dakikamı alıyor fakat ben erken gidip arkadaşlarımla takılmayı seviyorum.

Antreman salonuna yaklaşmıştım. Yavaş yavaş daha çok yaklaşırken telefonumdan gelen bildirime bakmak için omzuma taktığım siyah spor çantasından telefonumu çıkardım. Fakat telefonumun şifresine açmaya bir okadar da üşenmiştim. O yüzden telefonu geri çantama koyup fermuarını kapattım. Bazenleri hayatımı çok sorgularım, üşengeçlik beni nereye kadar götürecek? Belki çok başarmak istediğim, başarmaya çok yakınken pes edecektim? Kim bilir...

Antreman salonuna girdim. Karşımdaki kocaman sahayı görür görmez kafamdaki tüm kargaşayı bir yana atmıştım. Sola doğru dönerek merdivenlerden çıkmaya başladım. Oldukça stres yapmıştım. Kendimce fısıldayarak "Sakin ol Sedef, her zamanki givi stres yapıyorsun sadece ama her sahaya girdiğinde, topa dokunduğunda çok güzel oynadığını fark ediyorsun" diyerek kendimi teselli etmeye çalışmıştım. İşe yarıyorduda. Merdivenlerin sonuna geldikten sonra bir kez daha sola dönerek soyunma odasının gri kapısının kulbundan tutarak kapıyı açtım.

"Günaydınn!" Onlarda bana karşı günaydın diyerek karşılık verdiler. "Bugün ısınma eşim kim olmak ister? Boş olan var mı?" Ardından Nisa'dan heyecanlı bir ses yükseldi "Ben, ben boşum!" Sevinmiştim, bugün de yalnız kalmamıştım. Henüz çok yakın olduğum biri yoktu. Aslında vardı fakat kursa yeni kişiler gelince onlarla takılmaya başlamıştı. Bahsettiğim kişinin adı Meryem. Benden 1 yaş büyük, mavi gözleri ve açık kumral saçları var.

Yaklaşık 20 dakikada hazırlandıktan sonra sahaya indik hepimiz. Herkes sahada 5 tur koştuktan sonra ısınma eşiyle olup ısındılar. Isındıktan sonra antranörümüz kondisyon parkuru hazırladı. Parkuru yaptık. Hatta 20 dakika maç bile yaptık.

"herkes yerine, pozisyonuna geçsin" herkes pozisyonuna geçtikten sonra servis kullanılır. Ben arkada libero olduğumdan dolayı genellikle top gelir, çünkü arkaya oynarlar ve benim amacım ölen topları kurtarmak yani top ölmeden kurtarmak. Tanrım anlatamadım....

Topu kurtardıktan sonra çok kusursuz bir şekilde pasöre gitti pasör topu kaldırtıktan sonra smaçör adımlama yaparken hata yaptı fakat hiç kafasına takmadan topa vurabildi. Herkes hata yapabilir. Önemli olan yaptığın hatayı anlaman ve onu düzeltmen. Bende buralara elimi kolumu sallayarak gelmedim yada hoca beni bir anda libero'ya koymadı. İsterseniz herşeyi yaparsınız...