Bu zorlu süreçte paylaşmak ne kadar doğru bilmiyorum ama buranın durumu belli değilken, daha yeni yeni alışmaya başlamışken yazmaktan da geri durmak istemedim. Uzun bir süre kapalı olacak gibi duruyor, hatta hiç açılmayadabilir. Buna rağmen ilerlediğiniz yoldan vazgeçmeyin, direnelim ve devam edelim.
...
Ringin sert zemininde, ter damlaları yere düşerken benim için her şey netti. Kick boksta hayat buluyor, her yumruğumda bir özgürlük çığlığı yankılanıyordu. Adrenalinle dolu anlar, beni gerçek benliğime taşıyordu. Düşünmek yok, sadece hissetmek vardı. Gözlerim kapalı gibi, ama içimdeki ateş hiç sönmüyordu.
Caner... O karanlık adamın gölgesinde yaşamak, her zaman bir bedel ödemeyi gerektiriyordu. Güçlü, karizmatik ve bir o kadar da tehlikeli bir mafya lideri. Hayatımı paylaştığım adam, beni bir savaşın içine sürüklemişti. Her adımı, her kararı beni daha derinlere götürüyordu. Ama ben pes etmeye niyetli değildim. Ringin dışında da bir kraliçe olabileceğimi biliyordum. Ama onun kraliçesi olmayacaktım. O adam beni aldatmıştı.
Özel suçlar birimi amiri... Sungur... O soğuk bakışları, acımasız taktikleriyle bilinen bir isimdi. Caner'e karşı savaş açmıştı, onu köşeye sıkıştırmak için her şeyi yapmaya hazırdı. Ama ben biliyordum, adalet her zaman galip gelemezdi ve belki de benim cesaretim, bu karanlık labirentte ışığı bulmama yardım edecekti.
Güçlü bir kadın olarak, hayatın her zorluğuna meydan okuyordum. Caner'in gölgesinde bile dimdik duracak, kendi yolumu çizecektim. Ringdeki zaferim, hayatımın her alanına yayılacak ve beni asla yıldıramayacaklardı. Bu savaş, benim için sadece bir başlangıçtı ve sonunda zafer benim olacaktı.
"Güzelim..." dedi Caner. Başlayacaktım artık onun güzeline! "Orada ne oldu o polis bozuntusu seni neden götürdü?" sinirle nefesimi verdim. Ben önümdeki boks torbasını yumruklarken o da bana ardı arkası kesilmeyen sorular soruyordu. Benim gibi bir kadını aldatmıştı. Ona hayatı cehennem etmek vardı ama dua etsin bana görev verilmişti. Ben bu görevi zevkle yapacaktım, ama onunla hiçbir şey olmamış gibi nasıl konuşacaktım bilmiyordum. Derin bir nefes alıp ona döndüm. Yüzüme her zamanki gülümsememi kondurdum. Cilveyle ona yaklaştım.
"Bebeğim!" dedim tatlı bir tebessümle. Ellerimi boynuna doladım, beni belimden çekip kendine yasladı. "Boşver bunları, basit sorgular işte. Ama hiçbir şey söylemedim. Nasıl beğendin mi karını?" Yüzünde kocaman bir gülümseme oldu. Yüzümü buruşturmamak için yanağımı ısırmam gerekmişti.
"Sen benim karım olacaksın, tabii ki Caner'in karısına da bu yakışırdı bebeğim." Gülümsedim. Karısı olma fikri... Daha düne kadar ne kadar güzeldi oysa. Şimdiye baktığımda bu yakınlıktan bile tiksindiğimi görebiliyordum. Dudağıma uzandı ve öptü, karşılık verip geri çekildim.
"Bebeğim ben antrenmana devam edeceğim, sen de kardeşini karşılamaya git gelecekti bugün." dedim gülümseyerek. Kardeşiyle anlaşamadığımızı biliyordu. Ama ona bir şey olma fikrinden çok korkmuştum ve en kısa zamanda görmek istemiştim. Zaten geceleri ara ara geldiğini duyuyordum. Ama ses etmiyordum.
"Tamamdır bebeğim, sen evliliğimizi ertelemek istediğine emin misin?" dedi şaşkınlıkla. Gözlerimi devirmemek için zor durarak ona gülümsedim.
"Bebeğim bu benim için çok önemli bir maç, ve bizi orada daha erken görmek istiyorlar, iki ay sonraya erteleyeceğiz sadece sorun olmaz diye düşünüyorum. Olacaksa da tarihimizde evlenelim, ama maça gidemem." dedim üzüntüyle. İçimde fırtınalar kopuyordu, kalbim buz kesilmişti. Kalbim çok acıyordu. Onu çok seviyordum, artık ondan tiksinme derecesine gelmiştim. Artık onunla aynı evde bile kalmak istemiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafyadan Gizli
Teen FictionBana gerçekten zorla bu yaptırılıyordu. Ben ahlaklı bir sporcu olmak istememe rağmen beni yeraltı dövüşüne getirmişlerdi. Bu dala başlarken kendime verdiğim sözü birazdan çiğneyecektim ve karşımda Sungur Deviren vardı. Onunla dövüşecektim. "Efsun bi...