Üniversitenin ünlü kötü çocuğu ve ineği bir gün tesadüfen karşılaştı, sonra bir kere daha karşılaştılar ve bir kere daha...
Mini fic
Kötü çocuk: jk
İnek: jim
asıl yazar @1 jkjm13 thanks 🥰😊
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
....
"sorun değil tatlım, sorun değil. buradayım." jungkook, sırtını nazikçe okşayarak ve kulaklarına tatlı şeyler fısıldayarak Jimin'i rahatlattı. "şu anda konuşmuyorsun, daha önce olanlar için kızgın olduğum için üzgünüm, kendin hakkında kötü konuşmasına izin verdiğin için kızgındım, bebeğim neden? sonra sorduğun mesajlarda, seni bırakmak istiyor muyum? pişman olsaydım? aramızdaki şeyi kırmak istersem?" jungkook kızgın görünüyordu ve jimin'in kolları uzunun boynuna dolandı, ama jungkook'un ona kızgın olmadığını da biliyordu, yoksa şu anda ona sarılmayacaktı, değil mi?
"özür dilerim ..." jimin üzgün olmaktan başka ne söyleyeceğini bilmiyordu, uzunu yargıladığı için üzgündü. bunları söylememeliydi ama o anda güvensizdi.
"hayır civciv ,sorun değil. bu senin hatan değil ve sana kızgın olduğumu düşünme, değilim. ama kendini savunmadığın için hayal kırıklığına uğradım." jungkook, daha küçük sızlanmalar yapmak için jimin'in etrafındaki tutuşunu gevşetti. "sana bir bakayım güzelim." jungkook, küçüğün gözyaşlarını nazikçe silerken kırmızı yüzünü lekeledi. "hala güzel görünüyorsun." jimin'in kalbi iltifata çarptı.
Jimin, ona olabildiğince yakın olması için uzun ceketinin üzerine yapıştı.
"şimdi bana ne düşündüğünü söyle? gergin ifadelerini hissedebiliyorum." jungkook, duygularını çok iyi saklayabileceğini düşünen jimin'i hayrete düşürdüğünü, ancak şimdi ne kadar yanlış olduğunu bildiğini ve jungkook'un duygularını her zaman açık bir kitap olduğu için okuduğunu belirtti.
"ben her zaman böyleydim ... övünmüyordum, çocukluğumdan beri çok zekiyim." jungkook, kendisine bakan Jimin'in saçlarını karıştırırken Jimin kıkırdadı ama yine de devam etti. "umm ... zaten bildiğin gibi anaokulumdan sadece bir arkadaşım var, o bana karşı tatlı ve samimi, ortaokulda pek çok kişi benimle arkadaş olmaya çalıştı, mutluydum ama beni kullandılar, ödevlerimi bırakarak notlarını alırdım, onlara anlatırdım. sınavda 2-3 sorum kalsaydı ve zamanım bitseydi umursamazdım. bana ihtiyaçları olduğunda her zaman oradaydım, ama asla olmadılar, bunun yerine benimle dalga geçtiler. hoseok orada değildi babasının işi yüzünden sürüklendi ve yalnız ayrıldım, hoseok'a aynı zamanda gerçekten öfkeli ve üzgün olduğunu söylediğimde, onlardan uzaklaşmamı söyledi ve ben de öyle yaptım ama sonra kimseye güvenemedim. kendime arkadaş edinmeyeceğime söz verdim, lisede birçok öğrenci denedi ama onlarla hiçbir şey yapmak istemediğimi açıkça belirtiyordum ve o kadar çok kişi bana asılmaya çalıştı ki ... um, evet. görünüşüme rağmen güzel olduğumu biliyorum." jimin, son satırı mırıldanırken kızardı ve jungkook sözünü kesmeden onu dikkatle dinledi. "ama sözümü tutamadım ta ki..." jimin uzuna bakarken durdu.
Jungkook kaşını kaldırdı. "ne zamana kadar?"
"- sen hayatıma girene kadar." jimin sözlerini tamamlarken surat astı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
