Turan Gülü

4

Korktuğum Şey

Gün çekildi pencerelerden; Aynalar baştan başa tenha.
Ses gelmez oldu bahçelerden;
Gök kubbesi döndü siyaha.

Sular kesildi çeşmelerden; Nerden dolacak bu taş nerden, Nergislerin açtığı yerden
Ey kuş uçurtmayan ejderha?

Ne yardan geçilir, ne serden; Korkuyorum bu gecelerden. Bel bağladığım tepelerden Gün doğmayabilir bir daha.

Cahit Sıtkı Tarancı

Elime ayakkabılarımı alarak geldiğim yöne geri gittim sinirlerim bozulmuştu ve anahtarım kapının arkasında kalmıştı saat dört buçuktu bu saatte nasıl çilingir bulabilirdim?

Kapının önüne gelip derin bir nefes aldım ve zile bastım kapıyı açan Hilal merakla gözlerimin içine bakıyordu.

"Ş-şey rahatsız ediyorum kusura bakma ama bugün burada kalabilirmiyim?"

Dedim, sonra

"tabii kalabilirsin gel içeri"

Dedi ama gözleri hâla çok meraklı bakıyordu bana, bir açıklama yapma gereği hissettim

"Kedi için aşağıya indiğimizde anahtar kapının arkasındaydı kapıda rüzgarın etkisiyle kapanmış olmalı"

Hilal gülerek

"bak Allahın işine"

cevabını verdi.

Salona geçtik ve bana pijama takımlarından birini getirdi

"Al bakayım cici kız giy şunları da rahat rahat uyu"

Dedi, iyi olurdu hem yorgundum hem uykusuz

"Ülkü ev iki oda bir salon ama senin koltukta yatmana gönlüm el vermez"

Şaşkın şaşkın baktım daha önce kimseden bu kadar ilgi görmemiştim çok garip hissettim gülümseyerek

"Seni yatağından ve rahatından etmek istemiyorum zaten şurada 3 saat uyuyup gideceğim Hilal"

Karşı koltuğumda oturan Hilal bana doğru geldi ve elini omzuma koyup

"çiçeğim sen benim odamda yat ben abimin odasında yatarım o gelmedi büyük ihtimallede gelmez."dedi.

Bende başka çarem kalmayarak Hilalin odasına doğru yol aldım.

bu kızın kokusu evi bile esir almıştı resmen, çok hoş kokuyordu ismini bilmediğim ve anlam veremediğim bir kokuydu ve aynı zamanda masumiyet, tatlılık, iyilik, ve çekicilik taşıyan bir kokuydu.

hilalin yatağı da onun gibi tatlı ve neşeli görünüyordu. Bir tane boy aynası vardı yatağıyla aynı renkteydi, yatağı beyazdı ve üstünde gri ve beyazdan oluşan bir çarşaf takımı vardı,yastıkları beyazdı yatak kırlentleri griydi, yatağının sağında ve solunda 2 tane şifonyer vardı yatağın üstünde duvara monte edilmiş 3 tane çerçeve vardı bu çerçevelerde ise kendi fotografları vardı. Yatağının etrafını ışıkla çevirmiş ve çok tatlı duruyordu

Gülümsedim, ve yatağına doğru yürüdüğümde yatağının solundaki şifonyerin üstünde duran fotoğraf çerçevelerini gördüm Hilal,Turan, tanımadığım bir kadın ve bir adam vardı.

Sanırım bu fotoğraf aile fotoğrafıydı Çerçeveyi elime alıp yatağa oturdum. parmaklarımı Turanın yüzünde gezdirdim, gözleri babasının gözlerinin aynısıydı . Sonra annesine baktım güzel bir kadındı bakımlı olduğu her halinden belliydi doğal sarışındı 1.68 boylarında görünüyordu. Hilalde güzelliğini annesinden almıştı belliki . Arkamda Hilali fark ettiğimde ister istemez utanmıştım.